| Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 70 |
| Tarih: | 08.03.2023 |
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kaç gündür depremi konuşuyoruz ama herkes çok iyi biliyor ki millet, bina enkazının altında kalmadı, AK PARTİ-MHP cumhur zulüm ittifakının yirmi yılda oluşturduğu enkazın altında kaldı; bunu herkes net bir şekilde görüyor. Gezdiğimiz illerde AK PARTİ'li vatandaşlar da bunu söylüyordu; bakın, çok net bir şekilde bunu söylüyordu. Hiç üstü örtülemeyecek bir gerçek var.
Bakın, doğal afetlerde 3 unsur önemlidir: 1'incisi, yapısal hazırlık; 2'ncisi, ani müdahale; 3'üncüsü, koordinasyonun sağlanması. 3'ü de yoktu bu depremde, 3'ü de yoktu. Yapısal hazırlık var mıydı? Bakın, Adıyaman'da binaların ancak yüzde 5'i yönetmeliğe uygunmuş arkadaşlar. Yapısal bir hazırlık olabilir mi ya? Hâl bu. İmar afları; toplanma alanlarının binaya, ranta çevrilmesi; bütün bunları bir Kocaeli Milletvekili olarak her 17 Ağustosta hatırlattık, bu Mecliste deprem komisyonları kuruldu, yine elde var sıfır! Yönetmeliklere uygun olmayan bir bina, yapı stoku ve yapısal hazırlık sıfır!
İkincisi, ani müdahale; var mıydı? Kesinlikle yoktu. Biz hangi ile gitsek inanın ki herkes şunu çok net söylüyordu: "İlk üç gün devlet yoktu. İnsanlar enkazların altından feryat ediyordu, herkes de bunu duyuyordu ama hiç kimse bir şey yapamıyordu."
Bakın, Adıyaman'daki bir kadını anlatayım size: Konya'dan gelmiş, pazartesi sabahı doğum yapacak ve depreme yakalanıyor, enkazın altında kalıyor. Üç gün boyunca mesaj yolluyor, diyor ki: "Kurtarın beni, kurtarın!" Hiç kimse bir şey yapamıyor. Sordum köylüye: Ne oldu sonrasında? "4'üncü gün onları enkazın altında bulduk." dedi. "Onları" derken kimleri? "Enkazın altında doğum yapmış. Bebeği ile annesini bulduk, çıkardık." diyor. Arkadaşlar, bunlar vebaldir, vebal! Bakın, ani müdahale yapmadığınız için bir kadın enkazda doğum yaptı, enkazda ve o bebeğiyle o enkazın altından ani müdahale olmadığı için kurtarılamadı, hayatını kaybetti.
Koordinasyon var mıydı? Sıfır. Kesinlikle hiçbir koordinasyon yoktu, kim ne yapacağını bilemiyordu. Ekip oluyordu, ekipman yok; ekipman var, ekip yok. Büyük bir koordinasyonsuzluk vardı.
Şimdi, bakın, burada asıl önemli husus şudur: Maddi bir enkaz yok ortada, bu ittifakın oluşturduğu manevi bir enkaz var, bunu görmek lazım. Bu enkaz karşısında suskun kalma depremi var aslında, bunu görmek lazım. Şimdi, bu depremde herkes çok iyi biliyor ki millet sınıfı geçti, devleti elinde bulunduranlar sınıfta kaldı, çok net bir şekilde bu ortadadır arkadaşlar ve bütün bu yetkililer istifa etmelidir ama pişkin pişkin beklemektedirler. Bakın, bütün bu hazırlıksızlıklarına rağmen ilk yaptıkları iş ne oldu? Sosyal medyayı, Twitter'ı kısıtlamak, vatandaşların kurduğu aşevlerini kapatmak ve en sonunda Sayın Erdoğan işi yine, her zaman olduğu gibi, tüm doğal afetlerden sonra olduğu gibi kadere bağladı. Ne kaderi ya! Allah'a iftira etmeyin Allah aşkına. Siz tedbire uygun davransaydınız, imar afları çıkarmasaydınız "Ey Maraş halkı, ey Hatay halkı, imar affı çıkardık, alkışlayın bizi." demeseydiniz bu yıkımlar olur muydu?
Ve arkadaşlar, bakın, şu anda çadır ihtiyacı hâlâ bitmiş değil, yüz binlerce insan göç ediyor ve bu göç eden insanlar perişan ama öylesine zalim ve vicdansız bir iktidarsınız ki... Bakın, bugün oldu, Maraş'tan depremden kaçmış, Adana'ya gelmiş ve Niğde'ye yurda gitmiş KHK'yle ihraç edilmiş bir öğretmene -4 kişi- yurt görevlileri diyor ki: "Hayır, seni almayız." Vatandaş "Cehennemi yaşadığım yerlere dönmek zorunda kaldım, 7,7 şiddeti bile bu zalimliği bitirememiş." diyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Bakın, bu zalimliği nasıl bitirememişsiniz size bir başka örnekle anlatayım: Şu gördüğünüz insan bir akademisyen; çok başarılı, zeki, çalışkan bir insan; lise ve üniversitede dereceleri var; Fehmiye Çelenk. ÖYP sınavında Türkiye 3'üncüsü olarak Sakarya Üniversitesine girmiş -coğrafya bölümüne- ardından KHK'yle ihraç edilmiş ve öylesine bir çıkmaz sokağa itilmiş ve oradan çıkmasına müsaade edilmemiş ki en sonunda ne oldu biliyor musunuz? Bu zalimliğinizin sonucunda, daha yeni, dört gün önce, 3 çocuk annesi Fehmiye Hanım, işte sizin bu AK PARTİ-MHP cumhur zulüm ittifakının oluşturduğu KHK enkazı yüzünden evinde kendisini astı. İşte, bakın, 3 çocuk annesi kadının hâli ortada. Mezarlıkta en son...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Siz bir OHAL ve KHK depremi oluşturdunuz. İnsanları işte böyle mahveden bir iktidarsınız. Babaları, kardeşleri, çocukları mahveden ve insanları perişan eden bir iktidarsınız. Böyle bir iktidarın enkazının olmaması, bu depremin olmaması mümkün değil.