GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Afet Yeniden İmar Fonunun Kurulması ile Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:73
Tarih:15.03.2023

CHP GRUBU ADINA CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; öncelikle ben de hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Bugün yaşanan sel felaketinde kaybetmiş olduğumuz vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum.

Afet Yeniden İmar Fonunun Kurulması Hakkında Kanun Teklifi'ni görüşüyoruz. Önce şunu hatırlatmak isterim: Geçtiğimiz günlerde, depremin hemen ardından canlı yayında "Türkiye Tek Yürek" kampanyası düzenlendi. Televizyonda bir anlamda şova çevrilen bu yardım kampanyasıyla 115 milyar lira bağış toplandığı ifade edildi. Ancak bu bağışın 30 milyar TL'si Merkez Bankasından, 20 milyarı Ziraat Bankasından, 12 milyarı Vakıfbanktan ve 7 milyarı Halk Bankasından yani 69 milyar sağ cepten sol cebe aktarıldı.

Peki, öncelikle şunu sormak istiyorum iktidara: Bu toplanan para, şimdi oluşturulmaya çalışılan Afet Yeniden İmar Fonu kapsamına neden alınmaz? Bakın, Plan ve Bütçe Komisyonunda bu konuyu sorduk, dedik ki: Bu toplanan 115 milyar lira bu Fon kapsamına alınıyor mu? "Hayır." cevabı verildi yani Fon kapsamına bu para alınmıyor. Peki, tekrar soruyorum: Bu paranın Fon kapsamına alınmamasının sebebi Fonda toplanacak olan paraların Sayıştay denetimine tabi olması mı ve yine kanunla özel denetime tabi olması mı? Yani, siz, bu bağışla topladığınız parayı denetimden mi kaçırmak istediğinizi burada ifade etmek zorundasınız.

Yine, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı bugün bir açıklamada bulundu, dedi ki: "115 milyar lira bağış kampanyasında bağışta bulunan oldu ise de bugüne kadar toplanan para 74 milyar." Zaten bu paranın 69 milyar lirasını kamu bankaları ve Merkez Bankası vermiş ise geriye kala kala 5 milyar. Öncelikle tekrar şunu soralım: Bu 74 milyarı kimler verdi? Ve yine şunu sormak istiyorum sizlere: Bu bağışlanan paralardan bugüne kadar 74 milyar lira bankalar dâhil eğer toplanmış ise geri kalan paranın bugüne kadar ödenmemesinin sebebi nedir? Ödenmemesinin sebebi artık size olan güvenin sona ermesi midir? Çünkü eğer güven devam etmiş olsaydı canlı yayınlarda yapılmış olan bu yardım ve bağış taleplerinin yerine gelmiş olması gerekirdi. Ben de öyle düşünüyorum ki artık toplumda kimsenin size güveni kalmadı ve yardım yapmak isteyen gönüllüler, hayırseverler başka özel teşebbüslere yardımlarını verirken size iktidar olarak yardım yapmaktan kaçınır duruma gelmiş durumdalar çünkü bunun sebeplerini hep birlikte görüyoruz, yaşıyoruz.

Bakın, ülkemizde cumhuriyetle yaşıt bir Kızılay vardı ve hayır kurumu olarak hepimizin bildiği Kızılay kurumunu bir utanç kaynağı hâline getirdiniz. Depremle birlikte insanların en yüksek şekilde çadıra ihtiyaç duyduğu günlerde, bu ülkede -daha 3'üncü günü- deprem bölgesinde insanların açıkta olduğu günlerde, enkaz altında kalan vatandaşın can derdiyle uğraşıldığı günlerde, enkazdan çıktığında sığınacağı çadıra ihtiyacı olduğu o günlerde Kızılay çadırları satmış. Türkiye ilk defa böyle bir utancı sayenizde gördü, yaşadı. 46 milyona -3'üncü gün- 2.050 çadırın satıldığına şahit olduk. Kızılayı hayır kurumu olmaktan çıkarıp ballı kaymaklı koltukların olduğu bir kurum hâline getirdiniz. Kısacası, size güven kalmadığı için bağış kampanyalarında vadedilen paralar ödenmedi, yerine getirilmedi.

Şimdi, Afet Fonuyla birlikte birtakım kaynaklar oluşturulmaya çalışılsa da toplanan ilk paranın bu kapsama dâhil edilmemesi, ayrıca, bu paranın iktidarınız tarafından istenildiği gibi kullanılması sonucunu doğuracaktır yani bu para siyasetinize alet edilecektir.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, şunu da söylemek istiyorum: İktidar olarak siz, afetlerde ve özellikle deprem konusunda bugüne kadar samimiyet testinden sınıfta kaldınız. Şimdi "deprem" dedik, deprem toplanma alanlarıyla ilgili geçtiğimiz dönemlerde hep şunlar konuşuldu: Özellikle İstanbul'da çok sayıda deprem toplanma alanlarının bulunduğu yerlerde bugün ne var biliyor musunuz? Bugün sayenizde gökdelenler var, rezidanslar var, AVM'ler var. Meslek odalarının ifadelerine göre, deprem toplanma merkezi olarak kullanılması gereken alanlarda -işte, ifade ettiğim gibi- binalar var ve bu alanları sizin sayenizde yani iktidarınızın marifetiyle yüzde 80 oranında kaybetmiş durumdayız. Bakın, İstanbul'un hemen hemen bütün bölgelerinde çok sayıda AVM, rezidans, gökdelen ortaya çıkmış durumda. Olası ihtiyaç hâlinde bu vatandaşımız nerede toplanacak? İşte, toplanacak alan dahi bırakmadınız, her tarafı binaları dikmiş vaziyete getirdiniz.

Şimdi, değerli arkadaşlar, tekrar şunu söylemek istiyorum: Bakın, kentsel dönüşüm konusu zaman zaman gündeme getirildi. Evet, kentsel dönüşüm konusu çok önemlidir ama kentsel dönüşüm iktidar tarafından zaman zaman rantsal dönüşüme çevrildi ve de ilk kurulduğu dönemlerde arazinin değerinin olmadığı dönemlerden bugüne kadar değerlenmiş vaziyete geldiğini görünce o bölgeler kentsel dönüşüme alındı ama sonuçta vatandaşın mağdur edildiği bir sisteme dönüştü. İşte bunlardan, en güzel örneklerden bir tanesini yani vatandaşın en mağdur edildiği çarpıcı örneklerden bir tanesini Antalya'da yaşıyoruz.

Bakın, Antalya'da, Kepez bölgesinde, iktidarın marifetiyle ve iktidara bağlı AKP'li Büyükşehir Belediye Başkanı döneminde yapılmış bir kentsel dönüşüm 2016 yılında başladı ve bugüne kadar yedi yıla yakın bir zaman geçti ve vatandaşımız orada mağdur durumda. 3 bine yakın vatandaşımız evine kavuşamadığı gibi kiradan da istediği gibi yararlanamadı ve bugün mağdur durumda. Ama en güzel örneğini size şöyle söyleyeyim: Bugünkü Cumhuriyet Halk Partili Büyükşehir Belediyesi döneminde, yine Antalya Kepez'de, Yeni Hal bölgesinde, daha bir sene bile olmayan bir kentsel dönüşüm bugün sona ermek üzere. İşte, güzel örnek arıyorsanız, rantsal değil de kentsel gerçek bir dönüşüm arıyorsanız gidip oraya bakın ki nasıl bir kentsel dönüşüm yapılıyor, örneği orada.

Yine, son olarak şunu söylemek istiyorum değerli arkadaşlar: Bakın, çok sayıda depremzedeyi Antalya'da otellerde, evlerde, konakladığı misafirhanelerde ziyaret ettik. Oradaki vatandaşlarımızın mağduriyetleri gerçekten devam ediyor. Özellikle otellerde kalanlar önümüzdeki süreçte kendilerini ciddi bir mağduriyetin beklediğini biliyorlar. Ama şunu da hemen hemen bütün depremzede vatandaşlarımız ifade ettiler ki bakın, 10 bin TL acil yardım ödeneğini dahi düzenli bir şekilde yapamadınız, çok sayıda vatandaşımız bu parayı alamadı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

CAVİT ARI (Devamla) - Çok sayıda vatandaşımız bu 10 bin TL'lik acil yardım ödeneğini alamadı. Hemen hemen, nereden bakarsanız, belki de 10 kişiden 2-3 kişi ancak aldı; geriye kalan sayıdaki vatandaşımıza siz en acil döneminde, en ihtiyacı olduğu dönemde bu 10 bin TL'lik acil yardım ödeneğini dahi verememiş durumdasınız.

Artık, sizin iktidar olarak bu ülkeye verebileceğiniz hiçbir şey kalmadı, vatandaşımız da bunun farkında. Dolayısıyla, bir an evvel iktidardan gitmenizi ve ülkemizin geleceğini derleyip toparlayacak, depremzedelerin yaralarını saracak bir iktidarın en kısa zamanda ülkemizde işbaşına geleceğini buradan ifade ediyorum.

Tüm vatandaşlarımıza saygılar ve sevgiler sunuyorum.

Çok teşekkür ederim.