| Konu: | Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 76 |
| Tarih: | 21.03.2023 |
KEMAL PEKÖZ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun teklifinin 6'ncı maddesi üzerine grubumuz adına söz aldım. Meclisi selamlıyorum.
Dirilişin, mücadelenin ve zaferin bayramı olan "Nevroz" Bayramı'nı bütün halkımız ve cezaevlerinde siyaseten mahpus tutulan arkadaşlarımız için kutluyorum. Kendilerine sevgi ve selamlarımı iletiyorum.
Değerli arkadaşlar, her kanun maddesi, her kanun geldiğinde bir algı operasyonuyla karşı karşıya kalıyoruz. Geçen gün Malatya'daydım, arıcılarla bir araya geldim. Bal üretiminde, bildiğiniz gibi, Türkiye sayılı ülkelerden bir tanesi ancak devlet destek verdiğini ifade ediyor ve "Arıcılara destek verdik." diye de bar bar bağırıyor. İktidarın yaptığı destek şöyle bir destek: Kışın arıların beslenebilmesi için "kek" denilen bir ürün arılara yediriliyor ve her kovan için aylık 1 kilogram civarında kek verilmesi gerekiyor. İktidar destek vermiş üreticiye ve kovan başına 30 gram destek vermiş yani otuz üçte 1'i kadar bir destekte bulunmuş ve onu da bir sefer yapıyor oysaki arının en az üç ay beslenmesi gerektiğini arıcılar ifade ediyor.
Yine başka bir algı operasyonu, depremin 27'nci günü Bakanlık bir açıklama yaptı, dedi ki: "1 milyon 800 bin bağımsız bölümün teknik incelenmesi tamamlandı." Şimdi, 1 milyon 800 bin bağımsız bölümün incelenebilmesi nasıl olabilir, nasıl mümkün olabilir? Her bölüm için 1 saat ayırdığımızda ve en az 2 teknik eleman gerektiğinde 3 milyon 600 bin saat iş saati yapıyor ve 8'e böldüğümüzde 450 bin iş günü yapıyor. 2 kişinin bu işi yaptığını varsayarsak 1.000 kişi çalışırsa 900 günde, 5 bin kişi çalışırsa 180 günde, 10 bin kişi çalışırsa 90 günde ancak bu sayımı tamamlayabiliyor ama Bakanlık, açıklamasında 27'nci günde 1 milyon 800 bin bağımsız bölümü incelediğini ifade etti. Bunun gerçek olmadığını herkes bilir ama rakamları incelemediği zaman bu inandırıcı gelebilir oysaki bugüne kadar yapıldığı gibi bu konuda da yine bir algı yaratılmaya çalışıldı ve doğru olmayan bilgilerle dolduruldu insanlar, ortalık. Dolayısıyla da böyle bir incelemenin yapılabilmesi için en az 2 kişi... Ki bu insanların nitelikli olması lazım, teknik bilgiye ve donanıma sahip olması lazım ve dediğimiz gibi, 1.000 kişi 900 günde, 5 bin kişi 180 günde, 10 bin kişi ise 90 günde ancak bu incelemeyi yapabilirken 27'nci günde Bakanlık bu incelemeyi bitirdiğini söyledi.
Tarım Bakanlığı her gün, her yıl vermesi gereken desteğin ancak üçte 1'ini veriyor. 2022 yılında 78 milyar lira ödeme yapması gerekirken 25 milyar 800 milyon lira tarıma destek verdi. Onun içindir ki Çiftçi Kayıt Sistemi'ndeki çiftçi sayımız her gün biraz daha azalıyor; 2021 rakamlarına göre 500 binin altına düşmüş durumda. Tarımda çalışan nüfusun yaş ortalaması -2021'e göre yine- 56. Bu demektir ki on sene sonra tarımda çalışacak insan bulamayacağız. Buna bir çözüm aranması gerekirken, gençlerin tarımda çalışabilir, yaşamlarını temin edebilir olmasının yolları aranması gerekirken algı operasyonlarıyla bunlar farklı mecralara çekiliyor ve Türkiye her gün tarımda biraz daha geriye düşüyor ve her gün biraz daha ithalata bağımlı hâle geliyor. Ondan sonra da gençler tarım alanında çalışmaktansa 8.500 liraya asgari ücrete razı olup şehirlere akın etmekte ve yeni alanlarda, ne hayvancılıkta ne tarımda ne de orman alanlarında gençler çalışamamakta ve kendi geleceklerini kuramamaktadır.
Bunlar bugüne kadar yapılmadı ama 14 Mayıstan sonra, en azından önümüzdeki dönemde bunların mutlaka yapılması için biz de elimizden gelen mücadeleyi gösterecek, çabayı sarf edecek ve gençlerin tarımda yaşamlarını temin edebilir duruma gelmeleri için bir mücadelenin içerisine girmek istiyoruz ve gireceğiz.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.