GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:78
Tarih:23.03.2023

HDP GRUBU ADINA EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli vekiller, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yani bu saatten sonra ekonomiyi konuşmanın ne faydası var bilmiyorum çünkü gerçekten neyi konuşacak olursak olalım sizin algılarınız ile gerçek arasında acayip bir fark var. Yani dün Sayın Cumhurbaşkanını dinlerken bunu bir kez daha anladım ki gerçekten Türkiye'de yaşananlar ile Sayın Cumhurbaşkanının duyduğu veya gördükleri arasında çok önemli bir fark var yani esasında toplumla da bağını koparmış durumda.

Şimdi, değerli arkadaşlar, şöyle bir durum var yani yirmi yıllık süreci dikkate aldığımızda gerçekten ekonomiyi yönetmekte başarısız oldunuz. Yani başarılı olduğunuzu söylemeniz ancak lafügüzaf olur gibi geliyor bana çünkü şu anda yaşanan enflasyondan tutun, yaşanan yoksulluğa kadar baktığımızda bu gerçekten yadsınamayacak bir gerçek diye düşünüyorum.

Şimdi, insanlar -önergenin temel meselesi olan konu olarak- kredi kartına yükleniyorlar çünkü gelirleri ile yaptıkları tüketim harcamaları arasındaki fark açılıyor ve ancak ve ancak kredi kartını yani borcu döndürerek yaşamaya başlıyorlar. Dolayısıyla da sonuç olarak baktığımızda, bazıları artık ödeyemez hâle geldi. Mesela, son rakam olarak verilen rakam da 4 milyon civarında kişinin yasal takibe uğradığını söylüyor. Dolayısıyla da bu konunun araştırılmasında tabii ki yarar var, onun için de bu önergeye pozitif bakıyoruz ama demin Adalet ve Kalkınma Partisi Sayın Grup Başkan Vekili konuşurken anladım ki grup olarak da bence gerçeklerden kopmuşsunuz. Yani gerçekten bugün itibarıyla söylenen cümlelere baktığımızda "Her şey çok iyi gidiyor, her şey gayet iyi. Dolayısıyla da bize destek vermekten başka çaresi yok Türkiye'nin." diyen bir dil kullanılıyor ama arkadaşlar, öyle değil, bunu siz de biliyorsunuz aslında ama bunu kabullenmek tabii ki zor. Çünkü yirmi yıl, üstelik de büyük imkânlarla yönettiğiniz Türkiye'yi gerçekten çok kötü bir noktaya getirdiniz. Dolayısıyla da yani...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Bir dakika veriyor musunuz?

BAŞKAN - Size söz veriyorum tabii.

Buyurun.

EROL KATIRCIOĞLU (Devamla) - Teşekkürler.

Değerli arkadaşlar, bütün bu olan bitenin esasında, sonucunda -ben tekrar altını çizmek ihtiyacı hissediyorum- Türkiye'de gelir dağılımı çok çok ciddi biçimde bozuldu. Bunu görmüyor olabilirsiniz çünkü büyükşehirlerde bunu görmek pek mümkün değil. Büyükşehirlere gittiğinizde bütün her yer, lokantalar, şunlar bunlar dolu. Doğrudur çünkü gelir dağılımının bozulması, bir anlamda ortalama gelirin yoksulların aleyhine, varlıklı olanların da lehine olmak üzere bir farkın açılması anlamına geliyor. Dolayısıyla da eğer gerçekten yoksulları dikkate alan bir yerden düşünmeye çalışırsanız o zaman gerçekten özellikle büyükşehirlerimizde "varoş" dediğimiz bölgelere gitmeniz gerekir. Aslında yoksulluğu orada görmek mümkündür diye düşünüyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum.