| Konu: | Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 83 |
| Tarih: | 03.04.2023 |
MHP GRUBU ADINA ABDURRAHMAN BAŞKAN (Antalya) - Sayın Başkan, Gazi Meclisimizin değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle Gazi Meclisimizi ve televizyonları başında bizleri izleyen aziz Türk milletini saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, Millî Enerji ve Maden Politikası kapsamında enerji kaynağı türlerine göre tüm santral ekipmanlarının imalatının yurt içinde gerçekleştirilmesi ve ülkemizin enerji sektörüne yön veren ülkeler konumuna gelebilmesi için yapılan çalışmalar son derece önemlidir. Bu nedenle yerli imalat, teknoloji transferi, nitelikli personel ve istihdam sağlamakla beraber sahip olduğumuz su kaynaklarının yerli üretim aksamla elektriğe dönüştürülmesi ülkemiz için çok büyük ve önemli bir konudur. Yenilenebilir enerji kaynaklarımızı; daha verimli, katlanılabilir maliyetli, çevresel etkileri en aza indirilmiş, güvenli, yeterli miktarda ve mümkün olan en yüksek düzeylerde ve olabildiğince yerli teknolojiler kullanarak sonuna kadar değerlendirmek amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarımızın enerji portföyündeki payını artırmak, Millî Enerji Politikamızın temel hedeflerindendir.
Görüşmekte olduğumuz kanun teklifiyle pompaj depolamalı hidroelektrik santralleri ile elektrik depolamalı batarya tesislerinin YEK Destekleme Mekanizmasından ve yerli aksam destek fiyatları teşviklerinden yararlanabilmesinin de önü açılacaktır. Bu iki depolama yöntemi, sistem işletmecisinin de ihtiyaç duyduğu esnekliği de sağlamakla birlikte toplam kurulu güç içerisindeki yenilenebilir enerji payının Türkiye Ulusal Enerji Planı'ndaki hedeflere ulaşmasına katkı sunacaktır.
Yine, yapılmakta olan düzenlemeyle yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik enerjisi üretimi amaçlı kullanımının yaygınlaştırılması amacıyla uygulanabilecek destek mekanizmaları ve uygulamada ortaya çıkan ihtiyaçların karşılanmasına yönelik yasal altyapı oluşturulmuş olacaktır. Yerli katkı fiyatı desteğinin rüzgâr ve güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesisleriyle bütünleşik olarak kurulan elektrik depolama tesisleri için de uygulanması ve böylece elektrik depolama teknolojilerine dayalı elektromekanik aksamın ülkemizde de üretilmesine imkân verecektir. Pompaj depolamalı hidroelektrik santralleri kurulmasıyla elde edilecek faydaların ülkemiz ekonomisine kazandırılabilmesi için rezervuar alanına bakılmaksızın YEKDEM ve yerli katkı fiyat desteğinden yararlanılması amaçlanmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; enerji arz güvenliğine yönelik endişeler, öngörülemeyen piyasa koşulları ve iklimsel şartlar nedeniyle tüm dünyada devam etmektedir. Bunun yanı sıra jeopolitik gerilimler de bu kaygıları etkilemekte, piyasalarda istikrarsızlığa neden olmakta ve fiyat artışlarına yol açmaktadır. Bu nedenle, dengeli, uzun vadeli ve akılcı bir planlama gerektiren enerji arz güvenliğimiz açısından kaynakların ve güzergâhların çeşitlendirilmesi son derece önemlidir. Tam da bu kaygıların yaşandığı bir dönemde, Türk Devletleri Teşkilatı pek çok konuda olduğu gibi enerji alanında da umutlarımızı yeşertmeye devam etmektedir. 30 Mart 2023 tarihinde Macaristan'da Türk Devletleri Teşkilatı Enerji Bakanlarının 3'üncü defa bir araya gelerek özellikle çok uluslu petrol, doğal gaz ve elektrik projelerinin gerçekleştirilmesi için sinerji oluşturulması bu anlamda önemli bir adım olarak değerlendirilmelidir. Bu toplantıya Enerji Bakanımız Sayın Fatih Dönmez de bizzat iştirak etmiştir. Yapılan bu iş birliklerinin ülkeler arasındaki ilişkileri geliştireceğine, enerji güvenliğini artıracağına ve Teşkilatın güçlenmesine de büyük katkı sağlayacağına olan inancım tamdır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye doğal gaz piyasasında alım satım yapacak yerli ve yabancı ticaret şirketlerinin güven duyacağı, objektif kurallara göre işletilen rekabetçi bir piyasa yapısının oluşturulması hedefi doğrultusunda geçici 2'nci maddede yapılan değişikliklerle birlikte doğal gaz ithalatına hem BOTAŞ hem de özel sektör tüzel kişileri açısından serbestlik getirilmesi amaçlanmıştır. Türkiye'nin doğal gaz ticareti merkezi olma hedefleri doğrultusunda, doğal gaz piyasasında serbestleşme, rekabetle ticaretin geliştirilmesi büyük önem arz etmektedir. Yapılan düzenlemeyle, piyasada oyuncu sayısının artması ve tedarik imkânlarının çeşitlenmesiyle birlikte tüketicilerin güvenli, kaliteli ve daha uygun fiyatlı enerjiye erişim imkânları çoğalmış olacak. Böylelikle, ayrıştırma, doğal gaz tedarik ve altyapı faaliyetlerinin kurulan farklı tüzel kişiler eliyle yürütülmesi de sağlanacaktır.
Ayrıştırma uygulaması, şebeke altyapıları ile tedarik çıkarlarının aynı tarafta bulunmasını engellemek ve böylece piyasaya rekabetçi yeni girişlerin önünün açılmasına imkân sağlayacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yine, görüşmekte olduğumuz bu kanun teklifiyle "yeşil OSB" tanımı yapılarak OSB'lerin Bakanlıkça belirlenen kriterler çerçevesinde TSE tarafından sertifikalandırılması da düzenlenmektedir. OSB'lerin yer seçim işlemi yaklaşık sekiz ila on iki ay sürmekte ve bu nedenle sanayicinin ortak altyapı ve arıtma gibi OSB imkânlarına erişmesi de gecikmektedir. Yapılacak düzenlemeyle hâlihazırda planda sanayici olarak belirlenmiş alanlar için yeniden yer seçimi yapılmasına esasen gerek olmadığından şeklen gerçekleştirilen yer seçimi işlemi kaldırılmakta ve sanayi imarlı alanların yer seçimi yapılmadan, ilgili idarelerin görüşü alınması ve imar planına esas, jeolojik ve jeoteknik etüt yapılması kaydıyla hızlı bir şekilde OSB'ye dâhil edilmesine veya OSB alanı olarak belirlenmesine imkân sağlanmaktadır. OSB olarak belirlenen alanda yatırım yapma taahhüdünde bulunan maliklerin taşınmazlarının OSB tarafından uygun görülmesi hâlinde kamulaştırılmaması ancak yönetmelikte belirlenen süreler içerisinde malikin yatırım taahhüdünü yerine getirmemesi hâlinde kamulaştırılması düzenlenmekte olup mevcutta dernekler ve kooperatifler gibi kamu tüzel kişiliğini haiz olmayan meslek teşekküllerinin yalnızca ihtisas OSB'ler içinde yer alması da mümkün kılınmıştır.
Yine, kanunla yapılan düzenlemeyle ilgili kurum ve kuruluşlardan gelen talepler üzerine OSB'nin finansal olarak daha güçlü ve daha kapsayıcı olmasını temin edebilmek için konuyla ilgili mesleki derneklerin, birliklerin, kooperatiflerin, ihtisas OSB'lerde olduğu gibi, karma OSB'lerin de kuruluşuna katılmalarına imkân tanınmaktadır.
Değerli milletvekilleri, Avrupa Yeşil Mutabakat Eylem Planı'nda Yeşil OSB ve Yeşil Endüstri Bölgesi Sertifikasyon Sistemi'nin uygulamaya alınmasına yönelik olarak teknik ve idari çalışmaların tamamlanması görevi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Türk Standardları Enstitüsüne verilmiş ve bu doğrultuda Yeşil OSB Belgelendirme Programı da oluşturulmuştur. Türk Standardları Enstitüsü tarafından OSB'lerin sertifikalandırılmasıyla birlikte, sürekli gelişim prensibi benimsenerek, yeşil OSB'lere dönüşüm hızlandırılarak yeşil altyapı yatırımlarını desteklemek, orta ve uzun vadede OSB'lerin yeşil ekonomiye entegrasyonunu sağlayacak yeni yatırımlar için cazibe merkezi hâline gelmesi de bu kanunla hedeflenmektedir. Teklifle aynı zamanda yeşil OSB olmak için hazırlanan projelerin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca kredilendirilmesi ve öncelikli olarak değerlendirilmesi sağlanacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz bu kanun teklifiyle OSB içinde parsel tahsislerinin şeffaflık ilkesi çerçevesinde yönetmelikte belirlenen esas ve usullere göre yapılması da düzenlenmektedir. Yapılacak düzenlemelerle OSB içinde tahsise uygun parsellerin kamuoyuna duyurularak elektronik ortamda şeffaf bir süreçle tahsis edilmesi de sağlanacaktır; bu, aynı zamanda adaleti de sağlayacaktır. OSB'lerde imar uygulaması yapılana kadar parsel tahsisinin yapılması mümkün olmadığından tahsis öncesinde OSB'ler, kamulaştırma ve altyapı inşaatı için kaynak sıkıntısı yaşamaktadırlar. OSB'lerde detayları yönetmelikle belirlenmek üzere ön tahsis uygulaması getirilerek tahsis öncesinde OSB'lere kaynak sağlanması da amaçlanmıştır.
Yerli ve yabancı yatırımcıların OSB'lerde üst yapılı parsel satın alma ve kiralama talepleri doğrultusunda, OSB'lere mülkiyetlerindeki parsellerde tesis inşa edecek katılımcılara, üretim şartıyla üst yapılı kiralama ve üst yapılı satış imkânı da sağlanmış olacaktır.
Yine, yapılmakta olan düzenlemeyle, OSB içinde yer alan, boş olan ve OSB mülkiyetinde olmayan parsellerin, atıl vaziyetten çıkartılıp sanayi üretimine katkı sağlaması amacıyla mülkiyet sahiplerine, üretime geçmesi veya üretim isteyen yatırımcılara devretmesi için ayrıca süre verilmektedir. Süre sonunda yatırım yapılmayan parsellerin daha önce OSB tarafından mülkiyeti devredilenlerin bedeli ödenmek kaydıyla tapuda OSB adına tescili, OSB tarafından devredilmeyenlerin ise kamulaştırılması sağlanmış olacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmamın bu kısmında seçim bölgem olan Antalya'dan bahsetmek istiyorum. Antalya'mız her ne kadar güneşin ve turizmin başkenti olarak adlandırılsa da şehrimizde bulunan 3 organize sanayi bölgesiyle ülkemiz ekonomisine katkı sunan lokomotif illerimizin başında yer almaktadır. Antalya'da kuruluşu tamamlanmış 3 organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. İlki 734 hektarlık alanda sanayicilerimize tahsis edilmiş 330 sanayi parseliyle ilimizin üretim, istihdam dinamosu hâline gelmiş, yaklaşık 22 bin kişiye istihdam sağlayan, içerisinde, ağırlıklı olarak makina, plastik, gıda ve kimya sektöründe faaliyet gösteren firmaların ürettiği -özellikle bu konuya dikkat çekmek istiyorum- katma değeri yüksek ürünlerle bölge ve ülke ekonomisine ciddi katkı sağlayan Antalya Organize Sanayi Bölgemizdir. Antalya Organize Sanayi Bölgemizde, 2022 yılında, yaklaşık 900 milyon dolarlık da ihracat yapılmıştır.
Diğer ikisi ise 2020 yılında kuruluşu tamamlanan, şu an parselasyon ve imar planı çalışmaları devam eden, 116 hektarlık alana sahip Korkuteli Mermer İhtisas Organize Sanayi Bölgesi ile 35 hektarlık alana sahip Manavgat Organize Sanayi Bölgesi'dir.
Korkuteli Mermer İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nin 59,73 hektar alana sahip arazisinin Korkuteli Mermer İhtisas OSB'ye devri işlemleri tamamlanmış olup özel mülkiyete konu yaklaşık 56 hektar alanda kamulaştırma çalışmaları ile OSB alanına yönelik parselasyon, imar planı çalışmaları da devam etmektedir.
Manavgat Organize Sanayi Bölgesi altyapı inşaatlarıyla ilgili Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız 2022 yılı yatırım programına yeni proje olarak dâhil edilmiş olup parselasyon ve imar planı çalışmalarına devam edilmektedir. Bu konuyla ilgili de Sanayi Bakanlığımıza burada teşekkürlerimi ayrıca ifade etmek istiyorum.
Ayrıca, Antalya'mızda kurulmuş 3 organize sanayi bölgesi dışında, yer seçimi kesinleştirilmiş, 75 hektarlık alana sahip Serik OSB ile 34,5 hektarlık alana sahip Kaş Gıda İhtisas OSB'nin kuruluş çalışmalarına da devam edilmektedir. 2019 yılı sonunda Antalya'mızda 692 hektar alan planlı sanayi alanı OSB, 2022 sonu itibarıyla yeni kurulan organize sanayi bölgeleri ve Antalya OSB'nin genişleme alanıyla yüzde 28 artarak 886 hektara ulaşmıştır ve Serik ve Kaş ilçelerimizde çalışmaları devam eden organize sanayi bölgelerinin tamamlanmasıyla birlikte planlı sanayi alanının yaklaşık 1.032 hektara ulaşması hedeflenmektedir. Bu yaklaşık 10 bin dekar alana isabet etmektedir ve Antalya Organize Sanayisinin bir kuruluşunda da katkısı olan birisi olarak da Antalya Organize Sanayimizin başarılı hizmetler vermeye devam ettiğini de burada ifade etmek istiyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; dünyadaki sanayi ve teknoloji gelişmelerini yakından takip eden ve her zaman geleceğe yön veren politikalar üreten partimizin 24 Haziran 2018 seçim beyannamesinde Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin ifade ettiği bazı başlıkları sıralamak istiyorum; yerel kaynakları harekete geçiren, nitelikli iş gücü istihdam eden, ileri teknoloji kullanan ve üreten, özgün tasarım ve marka geliştiren, tüketici sağlığını ve tercihlerini gözeten, çevre normlarına uygun üretim yapan, teknolojik yenilik öngören, dijital çağa uyum sağlayan ve günümüzde önemi giderek artan sanayi 4.0 için gereken dönüşümü sağlıklı bir şekilde gerçekleştiren, uluslararası rekabet gücüne sahip bir sanayi oluşturulmalıdır. Büyüme, istihdam ve ihracat kapasiteleri yüksek olan sektörlerde katma değeri yüksek ürünlerin üretimine ağırlık verilerek ithalat bağımlılığını azaltacak ve yerli imkânları harekete geçirecek sanayi yatırımları da desteklenmelidir. AR-GE ve yenilikçilik kültürünün yerleştirilmesi, ara malı üretiminin Türkiye'de yapılmasının desteklenmesi sağlanmalı, teknolojik değeri yüksek ürün ve hizmetlerin üretilmesi tercih edilmeli, yenilikçilik sürecine destek sunmak için etkin mekanizmalar geliştirilmelidir. İleri teknolojiye dayalı, yüksek ihracat kapasitesine sahip, istihdam öngören sanayi yatırımlarına ucuz ve uzun vadeli kaynak sağlanarak yatırım bankacılığı desteklenmelidir. Yine, nitelikli endüstri bölgeleri oluşturulmalı, mevcut bölgelerin etkin kullanımı sağlanarak yatırımcıları cezbedecek şekilde altyapısı tamamlanmalıdır. Sanayi ve ticaret alanındaki politika ve stratejilerin belirlenmesi amacıyla mevcut sanayi envanteri dikkate alınarak Türkiye'nin sanayi ve ticaret sayısal haritası çıkarılmalı ve bilgi sistemlerine dayanan karar destek sistemleri geliştirilmelidir. Milliyetçi Hareket Partisi beş yıl önce bunları söylemiş ve bunların da önemli kısmı şu anda Cumhur İttifakı'yla uygulamaya sokulmuştur.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yarın 4 Nisan. 4 Nisan, ülkücü, milliyetçi hareketin kadere boyun eğerek hüzünle yoğrulduğu bir gündür. 4 Nisan partimizin kurucu Genel Başkanı Başbuğumuz Alparslan Türkeş'in vefat günüdür. Vefatının üzerinden yirmi altı yıl geçmesine rağmen acımız ve hüznümüz hep taze, yüreğimiz hep buruk. Ne var ki hüznümüz kadar umutlarımız da hep tazedir, dün Başbuğ Türkeş'in fikirleriyle yola çıkan partimiz bugün Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin liderliğinde yoluna aynı inanç ve kararlılıkla devam etmektedir. Başbuğ Alparslan Türkeş'in hayatı hep mücadeleyle geçmiştir. Bu mücadelesi bir siyasetçi kimliğiyle yalnızca siyaset meydanında yankı bulmamış, aynı zamanda nesiller yetiştiren bir dava insanı olarak da Türk milletinin gönlünde bir bayrak gibi dalgalanmıştır. Kendisi Türkiye'nin modern alet makinaları yapabilecek bir endüstriye sahip olması gerektiğini vurgulamış, içinde bulunduğumuz çağda millî sanayisini kuramamış bir ülkenin yaşayabilmesi ve bağımsızlığını sürdürebilmesinin mümkün olmayacağını yıllar öncesinden beyan etmiştir. Bugün üzerinde konuştuğumuz kanun bu anlamda Başbuğ Türkeş'in dokuz ışık doktrini içerisinde ele aldığı en önemli başlıklardan biri olan endüstricilik ve teknikçilik fikriyle de tam anlamıyla bağdaşmaktadır. Bizler de Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak Meclis çalışmalarımızı bu temel görüşler çerçevesinde yürüttüğümüzü ifade ediyor, vefatının 26'ncı yıl dönümünde merhum Başbuğ'umuzu bir kez daha rahmet ve minnet ve dualarla anıyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.