GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ELEKTRİK PİYASASI KANUNU (S.S.:426)
Yasama Yılı:3
Birleşim:78
Tarih:14.03.2013

MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve Sayın Bakan; çok önemli bir kanunun, 76 milyon insanımızı ilgilendiren bir konunun düzenlenmesiyle ilgili kanunun sonuna geldik. Kanunun her şeye rağmen hayırlı, uğurlu olmasını -kanunun hazırlanmasında emeği geçenlere de teşekkür ederek- diliyorum.

Değerli milletvekilleri, bir konuyu hatırlatmak için söz aldım. Sizler de biliyorsunuz, günümüz dünyasında artık kalkınma, büyüme kriterlerinin tanımı değişti. Artık, gayrisafi millî hasıladaki artışla büyüme ölçülmüyor. Artık, büyüme, böyle, altyapı yatırımlarıyla, Merkez Bankasındaki rezervle falan ölçülmüyor. Kalkınma, başka değerlerle ölçülmeye başladı. Bu değerlerin başında çevre gelmektedir, çevre duyarlılığı gelmektedir. Bir toplum ve bir ülke çevreye, doğaya, tabiata ne kadar çok duyarlıysa ne kadar çok bunu korumak için hukuk geliştiriyorsa, kurumlaştırıyorsa, meseleyi topluma mal ediyorsa o kadar kalkınmış, medeni ülke olarak tanımlanıyor. Başka değerler de var, süre kısa, uzun anlatmamak için oralara girmiyorum.

Şimdi, çevreye karşı en tahrip edici sektör enerji sektörü maalesef. Enerji sektörü çok önemli, çok değerli. Enerjiye ihtiyacımız var. Enerjiye ulaşabilmek için her şey yapılmalı, her tedbir alınmalı ama doğayı kazanamayız. Enerjisiz çok zor durumda kalırız ama doğa olmazsa, tabiatı tahrip edersek? Bir yurt kaybettik, buralara sığındık biliyorsunuz. Dolayısıyla enerji sektörünün hukukunu çıkartırken, enerji sektöründen sorumlu Sayın Bakan buradayken -burada düzenlediğiniz geçici 8'inci maddede getirdiğiniz husus gerçekten yani intihar gibi bir hadise değerli arkadaşlar- değerli milletvekilleri, dikkatinize sunmak için söz aldım. Bakın, burada diyorsunuz ki: Elektrik üretim tesislerinin çevre mevzuatına uyumuna yönelik yatırımların gerçekleştirilmesi ve çevre mevzuatı açısından gerekli izinlerin tamamlanması amacıyla 2021 tarihine kadar elektrik üretim faaliyeti durdurulamaz, idari para cezası uygulanamaz. Yani, çevre mevzuatına yönelik eksikliklerle, yanlışlıklarla ilgili, elektrik üretim tesisleri durdurulamaz, cezalandırılamaz diyorsunuz. Bunun anlamını en iyi Sayın Enerji Bakanlığı bürokrasisi anlar, Sayın Bakan anlar, sizler de bilirsiniz.

Değerli arkadaşlar, çevreyi kirleten, özellikle termik santrallerden sürekli şikâyetleniyoruz. Ben de burada şikâyetlendim, Sayın Bakanım "İnceleyeceğim." dedi. Ama, Akdeniz'in incisi Mersin'in Silifke ilçesinde 2 tane termik santralin kuruluşuna hiçbir gerekçe meşruiyet kazandırmaz. Öncelikle bunu söylemek istiyorum. Bu yanlış bir düzenlemedir. Bu düzenleme Türkiye'nin medeni dünyada yerini sıfırlayacaktır, azaltacaktır. Ne kadar büyürseniz büyüyünüz, ne kadar paranız olursa olsun, eğer siz çevreye duyarlı değilseniz sizi medeni kabul etmezler. Bunu bilmenizi istiyorum.

İkinci söyleyeceğim hadise: Sayın Bakan, bir kanun çıkartıyorsunuz, bu kanunla bazılarının sorunlarını çözüyorsunuz; bir şey söylemiyorum. Devletin sebep olduğu yani birtakım düzenlemelerle öyle sorunlar yaratıyorsunuz ki uluslararası camiada rezil oluyoruz. İşte, son kabul ettiğiniz düzenlemeyle Samsun'daki bir sorunu bu anlamda çözüyorsunuz. Vatandaşın sorununu niye çözmüyorsunuz Sayın Bakan? Lütfen ya, Allah aşkına? Asgari ücretle geçinen, gecekonduda kalan insanın kullandığı elektrikten aldığınız vergilerden utanmak gerekmiyor mu değerli milletvekilleri? Parası olan versin, bir şey söylemiyorum ama kullandığı elektrikten aldığınız ücretin en az yüzde 50'sinin, 40'ının üzerindeki bir oranının vergilerden oluştuğu bir tarife adaletli midir, doğru mudur? Bu yanlış. Bir hukuk düzenlemesi yapıyoruz, bu hukuk düzenlemesinde adaletli olmak her şeyden önemli.

Bir diğer şey: Sulamada kullanılan elektriğe hiç pozitif ayrımcılık yapmayacak mısınız? Üretimde kullanılan, sanayide kullanılan elektrik enerjisi dünyanın en pahalı enerjisi. Bunlarla ilgili hiç mi düzenleme yapmayacaksınız? Bir kanun çıkartıyorsunuz, çıkarttığınız kanun birtakım sorunları çözüyor olabilir ama toplumun sorunlarını çözmüyor. Katkı verdiğimiz, emek verdiğimiz, üzerinde müzakere yaptığımız bu kanun hayırlı olsun diliyoruz ama sorunları çözmüyor Sayın Bakan.

Sonuç itibarıyla, on yıldır bu ülkeyi yönetiyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET ŞANDIR (Devamla) - On yıldır övünüyorsunuz ama halkın sorunları çözmeden övünüyorsunuz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)