| Konu: | YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNU (S.S.:310) |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 81 |
| Tarih: | 21.03.2013 |
YUSUF ZİYA İRBEÇ (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan, Avrupa Birliği Polis Teşkilatı'nın (Europol) yeni yayımlanan Ciddi ve Örgütlü Suç Tehdidi Değerlendirmesi Raporu'na göre, Avrupa'ya uyuşturucu ve insan kaçakçılığının ana rotasının Türkiye'den geçtiği belirtiliyor. Ayrıca, Asya'dan Avrupa Birliğine uyuşturucu maddeler ve insan kaçakçılığında Türkiye'nin ana nokta olduğunun altı çiziliyor. Bu problemi çözmeden terör örgütünün finansman kaynaklarından vazgeçeceğini düşünmek doğru bir yaklaşım mıdır? Tıpkı, iyi niyetle izleyip işi Diyarbakır'da Türk Bayrağı'nı kullanmamaya kadar getiren anlayışla kardeşlik sağlanabilir mi? Ancak, bölücülüğe prim verilmiş olmaz mı?
Merak ettiğim başka bir konu: Hükûmet bu olayların olacağını bile bile Diyarbakır'a konuyla ilgili olan İçişleri Bakanını değil de Öcalan'la aynı frekansta mesaj vermek için Dışişleri Bakanını gönderiyor. Türk milletinin kafası "sıfır sorun" mantığı gibi yanlış uygulamalarla karışık hâle mi getirilmek isteniyor? Böyle bir yaklaşımı nasıl değerlendiriyorsunuz?