Konu: | Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 10 |
Tarih: | 19.10.2023 |
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, hastanelerde düzenlenen barbarca saldırıyı lanetlediğimi belirtmek istiyorum. Maalesef, bu katliamda -katliamı yapanlar İsrail Hükûmeti ama- Türkiye başta olmak üzere birçok ülkenin de sorumlu olduğunu unutmamak lazım.
Değerli arkadaşlar, aslında, bizim Malatya ilimizi çok yakından ilgilendiren, bütün bölgeyi, dünyayı ilgilendiren bir mesele vardı; 2011 yılında milletvekili olduğum zaman kucağımızda bulmuştuk. Malatya'da İsrail'i korumaya yönelik bir füze kalkanı kuruldu, Kürecik'te. O gün Mecliste -hiç unutmuyorum- 5 Ekim 2011'de füze kalkanıyla ilgili bir konuşma yapmıştım, füze kalkanının sadece İsrail'i korumaya yönelik bir kalkan olduğunu söylemiştim; o dönemki hem Dışişleri Bakanı hem AKP Grubu da bunun böyle olmadığını iddia etmişti. Şunu buradan ifade etmek isterim: Kürecik füze kalkanı AKP'nin turnusol kâğıdıdır. İsrail'in mi dostusun, Filistin'in mi dostusun, aslında Kürecik'e bakarak karar verebilirsiniz. Maalesef, iktidar partisi, Filistin'i işine geldiği zaman siyaseten kullanıyor, işine geldiği zaman "one minute" diyor, işine geldiği zaman "Gazze'ye gideceğim." diyor. Biliyorsunuz, Sayın Erdoğan "Bu cuma Gazze'ye gideceğim." dedi, tam altı yüz otuz bir cuma geçti, dört bin dört yüz yirmi gün geçti, on iki yıl geçti, hâlâ Gazze'ye gidecek. Gazze'ye gidemedi ama Sayın Bakanını İsrail'e gönderdi. Hele Kudüs başkent ilan edilirken dünyayı ayağa kaldıran, Birleşik Arap Emirlikleri'ne meydan okuyan Erdoğan ne yaptı? Herzog'u kırmızı halılarda karşıladı, Netanyahu'yla kucaklaştı, Filistin'i unuttu. O nedenle, bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak o füze kalkanına verdiğimiz emek, karşı gelişimiz aslında bugün durduğumuz noktanın aynısıdır ama AKP o gün izin verdiği füze kalkanını bugün kapatamıyor.
Eğer samimiyseniz Sayın Akbaşoğlu, Filistin konusunda, bu katliamı yapan, sivil halkı katleden İsrail konusunda samimiyseniz gelin, hodri meydan, Kürecik'teki füze kalkanını hep beraber kapatalım. Kapatabilir misiniz? Yok, ağabeylerinizden korkarsınız. Buradan Amerika'ya meydan okumak kolay, İsrail'e meydan okumak kolay. Hodri meydan, biz destek vereceğiz, hodri meydan, yüreğiniz yetiyorsa, İsrail'den korkmuyorsanız, Amerika'dan korkmuyorsanız, hodri meydan, Kürecik'teki, Malatya'daki füze kalkanını kapatalım Sayın Akbaşoğlu.
AHMET GÖKHAN SARIÇAM (Kırklareli) - Bekâra karı boşamak kolay.
VELİ AĞBABA (Devamla) - Tabii, tabii, aynen öyle. Siz bağlısınız, biz bekârız, biz özgürüz ama siz Amerika'ya bağlısınız, Amerika'ya bağlısınız, Johnny'e bağlısınız, Johnny'e; oradan emir alıyorsunuz, oradan; Amerika'dan alıyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) "One minute" demek kolay.
EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Sen Kandil'e bağlısın, Kandil'e.
VELİ AĞBABA (Devamla) - Sen laf atma oradan Elâzığlı hemşehrim, hiç laf atma. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
VAHİT KİRİŞCİ (Kahramanmaraş) - Niye bağırıyorsun!
VELİ AĞBABA (Devamla) - Gelin, hodri meydan, gelin, hep beraber yarın eylem yapalım, gelin yüreğiniz yetiyorsa. Samimi misiniz? Değilsiniz, değilsiniz; Amerika'nın, İsrail'in yanında maalesef süt dökmüş kedi gibisiniz. (AK PARTİ sıralarından "Şov yapma!" sesi, gürültüler)
Şimdi, arkadaşlar, biraz da Malatya'ya geleyim, depreme geleyim. Şimdi, bu Malatya'da... Biraz önce Abdurrahman Tutdere kardeşim söyledi, maalesef, Adıyaman'ın sorunlarını Abdurrahman Tutdere konuşuyor, depremi Abdurrahman Tutdere konuşuyor, AK PARTİ vekillerinin tuzu kuru, onların çok umurunda değil. Maalesef, en başından beri Malatya'da nasıl bir afet yaşandığını, nasıl bir yıkım yaşandığını ifade etmeye çalışıyorum.
Değerli arkadaşlar, şimdi, maalesef Malatya'da -depremden önce vardı ama depremden sonra katlanarak büyüdü- büyük bir barınma sorunuyla karşı karşıyayız. Kiralar maalesef çok lüks semtlerde -Fahri Kayahan'da, Bostanbaşı'nda- depremden önce 3-4 bin liraydı, şimdi en kötü evin kirası 12-13 bin lira, lüks yerlerde 20 bini geçmiş durumda. Maalesef değerli arkadaşlar, hele hele kiracılar konteyner verilmediği için dışarıda kalmakla karşı karşıya, büyük bir problemi yaşıyoruz. Depremden sonra Malatya'daki kira artışı yüzde 163 olmuş durumda, insanlar büyük bir barınma sorunuyla karşı karşıya. Şanslı olanlar konteynerde kalıyor, şanslı olmayanlar maalesef çadır bulamıyor, dışarıda kalmak zorunda; bunu bütün Türkiye'ye duyurmak istiyorum. Malatyalılar kışı dışarıda geçirecek, lütfen bu sese kulak verin.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Ağbaba.
VELİ AĞBABA (Devamla) - Tamam Başkanım.
Şimdi, kalıcı konutlarla ilgili bir şey söylemek istiyorum: Malatya'da bu yılın sonuna kadar 104 bin tane kalıcı konut yapılacaktı; bu yıl yetişirse yıl sonuna kadar yapılacak konut sayısı 4.400, o da yetişirse. Maalesef çok kötü durumda Malatya, esnafı kan ağlıyor, sanki hayat normalleşmiş gibi değerli milletvekilleri, esnaftan BAĞ-KUR primi alınmaya devam ediliyor, vergiler alınmaya devam ediliyor. Aynı Van depremindeki gibi mutlaka esnafın vergi borçları, prim borçları ertelenmeli, hiç olmazsa 2024'ün Temmuz ya da Aralık ayına kadar ertelenmelidir diyorum değerli arkadaşlar.
Bir de bir sıkıntımız var: Malatya'da göz gözü görmüyor. Burada çok belli olmuyor ama yıkımlar maalesef düzensiz devam ediyor. Malatya'da yıkımlar yapılabilmiş değil, her 3 binadan 1'inin yıkımı yapılmış; diğerinin yıkımları, enkazları kaldırılabilmiş değil.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
VELİ AĞBABA (Devamla) - Malatya toz duman içerisinde yaşamaya devam ediyor. Depremden ölmeyenler asbestten, hastalıktan, tozdan ölecekler, bunu da dikkatlerinize sunuyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)