GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:11
Tarih:24.10.2023

HEDEP GRUBU ADINA ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2-3 maaş alan bürokratları burada ifşa ediyorum:

Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Üyeliği olmak üzere 2 maaş alıyor. Erişah Arıcan, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Varlık Fonunun Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Alpaslan Çakar, Varlık Fonunun Yönetim Kurulu Üyesi ve Ziraat Bankası Genel Müdürü. Cemil Ertem -maşallah, bu 2 değil, 3 tane maaş alıyor- Cumhurbaşkanı Başdanışmanı, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu Üyesi, Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Daha devam ediyor; Adnan Ertem, Mücahit Demirtaş, Meltem Taylan Aydın, Ebubekir Şahin, Sezai Uçarmak olarak devam ediyor.

Değerli arkadaşlar, bu ne iştir ya? Allah'tan korkmuyor musunuz? Bakın, Necip Fazıl'ın şiirlerini okuyarak buraya geldiniz değil mi Sayın Vekil? Ne diyordu "Destan" şiirinde? "Allah'ın on pulunu bekleye dursun on kul/Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul/Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa." Bunu dediniz; kurttan beterini yaptınız, kurttan beterini yaptınız arkadaşlar! Bakın, yine, Mehmet Akif'in şiirleriyle geldiniz; ne diyordu merhum Mehmet Akif Hazreti Ömer'e ithafen? "Kenar-ı Dicle'de bir kurt aşırsa koyunu/Gelir de adl-i ilahi sorar Ömer'den onu." Hazreti Ömer'in adaletini anlatıyordu. Siz neredesiniz? Tam tersinde. Hazreti Ömer bir gün "Yönetimim altındakilerin durumu nedir?" diye tebdilikıyafet yapar, çöle çıkar, bir çadır görür. Çadırda yaşlı bir kadın bir tencere kaynatmaktadır ve çocuklar ağlamaktadır. "Behey kadın! Niye çocukları ağlatıyorsun, tenceredeki yemeği yedirsene." der. Kadın da der ki: "Gel bakalım, tencerenin içinde ne var, niye yedirmiyorum bir bak." Tencerenin içinde taş vardır. "İşte, hiçbir şey olmadığı için taş kaynatıyorum." der. "Peki ya, yönetici Ömer'den niye istemedin bir şeyler, ona hâlini arz etmedin?" der Hazreti Ömer. Kadın da "Allah belasını versin o Ömer'in! Yönettiği insanlardan haberi olmayacaksa niye başımıza geldi?" der. Hazreti Ömer koşar, beytülmalden, hazineden bir çuval un kapar ve yine çöle doğru koşturur, kadına unu verir ve orada bir yemek yapar kendi elleriyle. Hatta o sırada o çuvalı taşırken yanındaki arkadaşı "Ben de taşıyayım." der, ona bırakmaz, "Öte dünyada benim günahlarımı sen üstlenmezsin, üstlenemezsin." der.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Şimdi, bu menkıbeleri anlatarak geldiniz. Şimdi siz ne yapıyorsunuz AK PARTİ'li vekiller? Sizin de sırtınızda bir çuval var, içinde yalnız paralar var; beytülmalden, hazineden doldurdunuz onları, evinize doğru dörtnala koşturuyorsunuz, evinize doğru dörtnala koşturuyorsunuz; tüyü bitmemiş yetimin hakkını hukukunu böyle 3, 4, 5, 10, 11 maaşlarla cebinize indiriyorsunuz. Ya, Allah'tan korkan yok mu aranızda? Bakın, liste burada arkadaşlar, liste burada! Yani apaçık gerçekleri söylüyoruz, tek bir kelime niye etmiyorsunuz? Haramdır bu ya, haram! "Helal" diyebilecek birisi var mı aranızda? Haram bunlar ya, haram mal! (HEDEP sıralarından alkışlar)