Konu: | Konya'nın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 17 |
Tarih: | 07.11.2023 |
ÜNAL KARAMAN (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün Konya'mızın kronikleşen sorunlarını konuşacağım. Bu sorunlar çözülmediği takdirde rekabetçiliğimize zarar vermekle kalmayacak, Konyalıların yaşamını da doğrudan etkileyecektir.
Türk tarımının başkenti olan Konya'mız, aynı zamanda güçlü bir sanayi ve ticaret kentidir ancak bugün potansiyelimizin çok azını ortaya çıkarabildiğimiz bir gerçektir. Ürünlerimizin küresel pazarlara ulaştırılması için yeni ticaret koridorlarının oluşturulması şarttır. En yakınımızdaki Mersin ve Taşucu Limanlarına hızla ulaşmak için yeni demir yolu yatırımlarına hız verilmelidir.
Diğer yandan, kent içi trafik de büyük sorundur. Sanayi bölgelerinin kent merkezinde kalması uzun servis ve tır kuyrukları yaratmakta, Konya trafiğini felç etmektedir. Bir türlü tamamlanamayan çevre yolu da trafiği artırmaktadır. Bu yolun açılması kent merkezindeki transit geçişleri azaltacak, trafiği rahatlatacaktır.
Değerli milletvekilleri, Konya'da sayısı bilinmeyen ancak yüz binlerle ifade edilen kayıtsız, kaçak sığınmacı, göçmen bulunmaktadır. Bu kişiler, oluşturdukları kayıt dışı istihdam ve ruhsatsız ticari işletmelerle Konya ekonomisine büyük zararlar vermektedir. Esnafımız bu kayıt dışılıkla rekabet edemez hâle geldiğini, birçok işletmenin kapanmak zorunda kaldığını söylemektedir. Türk esnaf batarken, Türk çocuğu geleceğini yurt dışında aramak zorunda kalırken iktidar ne yapıyor? Suriyeli istihdam eden işletmeciye sübvansiyon sağlıyor. Eve lazım olan, camiye haramdır; Türk çocuğu aç gezerken teşviki başkası için vermek yanlıştır.
Sayın milletvekilleri, tarım bir diğer önemli sorundur. Açıklanan hububat, ayçiçeği ve şeker pancarı alım fiyatları çiftçilerimizi zor durumda bırakmıştır. Yüksek girdi maliyeti altında ezilen çiftçilerimiz her sezonu borçla kapatıp yeni sezonda daha fazla borçlanarak ekim yapıyorlar. Borç ekip dert biçen bu sistem artık sonlanmalıdır. Stratejik sektör olan tarımsal üretimin devamı, hakkıyla desteklenmesine bağlıdır. Türk çiftçisini refaha kavuşturmak devletin asli görevidir, aksi takdirde yakın gelecekte üretim yapacak çiftçi bulamayacağımız nettir.
Çiftçisini toprağa küstürdüğünüz Konya, 2022'de yabancıya arazi satışında 1'inci sıradadır; 2023'te de durum farklı olmayacaktır. Konya'mızda yabancılar arazi toplamaya devam etmekte, bölgemizin mülkiyet çehresi değişmektedir. İktidarın buna müdahale etmesi Türk tarımının geleceği için de çok önemlidir.
Tarımın başkenti Konya'nın modern hal eksikliği tarımsal ticareti baskılamaktadır. Yirmi senedir bitmeyen hal projesinin hiçbir izahı yoktur.
Suya erişim Konya tarımının en önemli sorunlarındandır. Konya'da tarımın kesintisiz devam etmesi havza dışından su desteğine bağlıdır. Bu amaçla yapılan Konya Ovası Projesi'nin gerektiği hızla ilerlemediği açıktır. Mesela, AHİ Kanalı Projesi yüz milyonlarca lira harcanmasına rağmen hâlâ hizmete geçmemiştir; kanalda çatlamalar, çökmeler birbirini izlemiş, kamu yatırımı âdeta çöp olmuştur, çiftçi yine suya ulaşamadığıyla kalmıştır. Bunun adı iş bilmezliktir, liyakatsizliktir. Mavi Tünel Projesi kapsamına girmeyen ilçelerimizde de suya erişim büyük sorundur. Bu sorunu gidermek Kızılırmak suyunun aktarılmasıyla mümkün olacaktır. Mevcut durumda suya ulaşamayan çiftçilerimiz yer altı suyuna yönelmektedir. Bu kullanım geleceğimiz için tehlikelidir. Konya'mızda son dönemde artan, tarlaları, enerji hatlarını, yolları ve evleri tehdit eden obrukların sebepleri arasında kontrolsüz yer altı suyu kullanımı yer almaktadır. Obrukların önlenmesine yönelik çalışmaların başarıya ulaşması can ve mal güvenliğini de artıracaktır.
Kıymetli milletvekilleri, Karapınar ilçemizde hayvancılığa elverişli mera arazisine güneş enerjisi santralleri kurulması planlanmaktadır. 28 yaylanın hayvancılık yaptığı ortak mera on binlerce küçükbaş hayvanın beslenme alanıdır. Buraya santral kurulması bölge hayvancılığına zarar verecek, üreticilerimizin hayvancılığı bırakmasına sebep olacaktır. Artan enerji talebini karşılarken aynı şekilde artan gıda talebini karşılayan sektöre balta vurmamak gerekir. Bu sebeple GES'lerin verimsiz sahalara yapılması en doğru seçenektir. Yetkilileri bu kararı gözden geçirmeye, sürdürülebilir çözüm bulmaya davet ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)