| Konu: | Türkiye Büyük Millet Meclisinin görmezden geldiği yargı ve devlet krizinin 8'inci gününe, Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun Meclisi terk etmeme eylemini sürdürdüğüne, AK PARTİ eski milletvekili Mehmet Doğan Kubat'ın annesinin vefatına, hayatlarını kaybeden Altındağ Belediye Meclisi CHP üyesi Eylem Balcı ile CHP Fındıklı İlçe Başkanı Kadirhan Kadıoğlu'na; Ahmet Kaya'nın ölüm yıl dönümüne, çalışan emeklilere ve çalışan emekli çiftçilere 5 bin TL'lik ikramiyenin verilmemesine ve İBB'nin verdiği burslara ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 16.11.2023 |
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; herkesi 16 Kasım 2023 gününde saygıyla selamlıyorum.
Evet, Türkiye Büyük Millet Meclisinin görmezden geldiği yargı ve devlet krizinin 8'inci günündeyiz. Türkiye'nin çok ciddi sorunları, iktisadi sorunları, sosyal sorunları, dış politika sorunları var; bunun üzerine bir de yargı ve devlet krizi geldi ve gündemine hâkim olduğu iddia edilen -ve her gün kürsüden söylenilen- Türkiye Büyük Millet Meclisi bunu görmezden gelmeye devam ediyor. Bir Meclis Başkanı var, Başkan Vekilleri var, Grup Başkan Vekilleri var, milletvekilleri var ama biz bu başlık altında bir konuşma yapmamaya burada devam ediyoruz çünkü iktidar partisi bloğu kendi oylarıyla bunu engellemeye yeterli oya maalesef sahip.
Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun 8'inci günü dolmuştur, gece gündüz Türkiye Büyük Millet Meclisinde Meclisin onurunu ve ülkenin gündemini tutmak için arkadaşlarımız Meclisi terk etmeme eylemini sürdürüyorlar.
Değerli arkadaşlar, Sayın Meclis Başkan Vekilimiz haber verdi, Doğan Kubat arkadaşımızın annesinin vefat ettiğini öğrendik. Annesine Allah'tan rahmet, kendisine ve ailesine de başsağlığı diliyoruz. Tabii, bir de şu örneği unutmayalım: Doğan Kubat AK PARTİ sıralarında yıllarca milletvekilliği yapmış bir arkadaşımız ama bütün gruplar rahmet ve başsağlığı dileklerini paylaştılar. Bu, Mecliste arkamızda iyi bir izlenim bıraktığımızda tüm gruplar üzerinde nasıl bir saygıyla anılabileceğimizin canlı örneğidir. Ben, Doğan Bey'i de bundan dolayı ayrıca -bu acılı gününde- tebrik etmek isterim.
Cumhuriyet Halk Partisi açısından da bugün acı bir gün çünkü Altındağ'da Belediye Meclisi üyemiz Sayın Eylem Balcı'yı çok genç yaşta kaybettik, bugün toprağa verilecek. Aynı şekilde, Fındıklı İlçe Başkanımız Kadirhan Kadıoğlu'nu da çok genç yaşta, ani bir kalp kriziyle kaybettik. Hem Eylem Balcı'yı hem Kadirhan Kadıoğlu'nu buradan saygıyla anıyorum.
Evet, Ahmet Kaya'nın da ölüm yıl dönümü. Maalesef yaşamını Türkiye'de tamamlamasına izin vermediğimiz bir sanatçıdan, bir aydından bahsediyoruz. İlk gençliğimde Nevzat Çelik'in sözleriyle "Şafak Türküsü"nü dinlemiştik, bazen sabahlara kadar dinlediğimiz oluyor idi. "Ah, akıp gidiyor hayat/Yüreğim anlıyor seni/Artık susma yorgun demokrat" dizeleri herhâlde Türkiye'de solcuların, sosyal demokratların çok yüksek sesle, muhafazakar ve sağ müktesebattan gelenlerin de biraz daha düşük sesle ama zevkle dinledikleri bir şarkıydı. Hangi müktesebattan gelirse gelsin aydınlarımızın, sanatçılarımızın ömürlerini bu memlekette tamamlayacakları bir iklimi yaratmak herhâlde hepimizin ortak görevi olmalıdır.
Sevgili arkadaşlar, evet, Türkiye'nin bir yargı, bir devlet krizi var ama diğer taraftan, vatandaşlarımızın bir geçinme sorunu olabildiğince ağırlığıyla kendisini gösteriyor. Dün ifade etmiştim, 10 kasımda emeklilerin durumunu Anayasa Mahkemesine götürmüştük; daha bu sabah cenaze töreninde arkadaşlar diyorlar ki: "Lütfen her gün, her gün yeniden gündeme getirin. Bir kez daha ifade edelim: Bu memlekette 16 milyon emeklinin en az yarısı 7.500 TL ve altındaki maaşlarla geçimini sağlamaya çalışıyor. Buna "Evet." diyen iktidar partisi milletvekillerini, 7.500 TL'nin üzerindeki aylıklarını bağış yapmalarına ve bir ay 7.500 TL'yle geçinmeye çalışmaya çağırıyorum; belki o zaman size emeklilerin yaşadığı bu acı durumu anlatabiliriz.
Diğer taraftan, 5 bin TL'lik, bence artık çocuklara harçlık düzeyinde verilebilecek bir emekli ikramiyesinden de çalışan emeklileri yani aslında o paraya en çok ihtiyacı olan emeklileri mahrum ettiniz, onlara çok gördünüz ve çiftçi -ÇKS kayıtları olanlar dâhil olmak üzere- yüz binlerce emeklimiz o 5 bin TL'yi de alamıyor. Sizi pek hayırla anmıyorlar dışarıda, bunu ifade etmek isterim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Günaydın.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Son sözüm de şudur: Tabii, gençlerimiz büyük sorun altında. Dün ifade edildi, bursları biz kesmişiz. Rakam söyleyemedim, bugün ben size rakam söyleyeyim: Bizden evvelki İBB yani AKP'nin İBB'si 34 kişiye, seçilmiş 34 kişiye 61 milyon TL burs vermişti. Bunun içerisinde AKP Milletvekili Ravza Kavakcı 155 bin dolar, AKP Milletvekili Fatma Betül Sayan 85 bin dolar, AKP İstanbul Kadın Kolları Başkanı Rabia İlhan Kalender 128 bin euro burs almıştı. Biz ne yaptık, biliyor musunuz? Arkadaşlar, biz 259 bin vatan evladına hiç ayrım yapmadan ayda 7.500 TL burs veriyoruz, 259 bin vatan evladına. (CHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, bitirelim lütfen.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Seçilmiş AKP'lilere değil, 259 bin vatan evladına. Siz ne yapabilirsiniz? "Burada bir ayrım var mı?" diye bir müfettiş yollayabilirsiniz. "Acaba, burada burs verdiklerine ayrım yapıyorlar mı?" Siz ne yapıyorsunuz, biliyor musunuz? İBB yöneticilerini burs verdikleri ve yurt açtıkları için yargılamaya kalkıyorsunuz. İşte aramızdaki fark bu kadar açıktır. Ben bunu da milletimizin bilgisine ve tecrübesine sunmak isterim. Bu çerçevede, yerel yönetimlerdeki farkımızın, vatandaşa yaklaşmadaki farkımızın açıklığını rakamlarla ifade etmiş oldum.
Türkiye Büyük Millet Meclisine güzel bir çalışma günü diliyorum.
Sağ olun.