GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HEDEP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:23
Tarih:21.11.2023

SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA MUSTAFA BİLİCİ (İzmir) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bugün ülkemizin demokratik değerlerine yapılan bir müdahaleye dikkat çekmek amacıyla HEDEP tarafından verilen önergeyi konuşuyoruz. Kayyum atamaları son yıllarda sıkça karşılaştığımız, toplumda derin bir endişe uyandıran antidemokratik bir uygulamadır. 2016 yılında başlanan kayyum atamaları demokratik süreçlere açık bir müdahaledir. Bu atamalar halkın iradesini yok saymaktır, halkın kendi temsilcilerini seçme hakkını gasbetmektir. Kayyum atamalarının toplumda yarattığı güvensizlik ve huzursuzluk kaygı verici boyutlara ulaşmış durumdadır. "Güvenlik" ve "terörle mücadele" adı altında meşrulaştırılan bu gayrihukuki uygulama demokrasimizi itibarsızlaştırmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, kurum ve kuruluşlarıyla her türlü hukuki önlemleri ve caydırıcı tedbirleri almaya muktedirdir. Dolayısıyla halkı tercihlerinden dolayı cezalandırmak çözüm değildir. Vatandaşın seçme iradesini gasbeden ve yerel demokrasiyi yok sayan bu hukuk dışı uygulama toplumsal huzura ve birlikteliğimize zarar vermektedir.

Sayın milletvekilleri, Türkiye'de belediye başkanlarının idari vesayet doğrultusunda görevden uzaklaştırılmaları 1982 Anayasası'yla başlamıştır ancak Eylül 2016 tarihinde yürürlüğe giren 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında, teröre destek verdiği gerekçesiyle yargı kararı olmaksızın birçok belediye başkanının görevden uzaklaştırılmasına imkân tanınmıştır. Ülkemizin batı illerinde ve bazı ilçelerinde gerek istifa gerekse görevden el çektirilmesi neticesinde bazı belediye başkanları görevden alındı. Peki, orada nasıl bir uygulamaya gidildi? Seçilmiş belediye meclis üyeleri toplandılar ve yeni belediye başkanlarını seçtiler. Ülkemizin doğu ve güneydoğu illerinde ve ilçelerinde ise görevden el çektirilen belediye başkanlarının yerine valiler ve kaymakamlar atandı. Hatta, daha ötesini söyleyeyim, güneydoğuda bir ilçemizde belediye başkanına deniyor ki: "Seni terör örgütüne yardım ve yataklıktan dolayı görevden alacağız ve muhtemelen cezaevine gideceksin." "Peki, ne yapmam gerekiyor?" diye soruyor. "Eğer iktidar partisine geçer isen görevine devam edersin..." Netice itibarıyla iktidar partisine bu belediye başkanı geçiş sağlıyor ve hâlen görevine devam ediyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.

MUSTAFA BİLİCİ (Devamla) - Daha bir gün öncesinde terör örgütüne yardım ve yataklıktan dolayı suçlanan belediye başkanı, bir gün sonrasında yerli ve millî ilan edilerek maalesef görevine devam ediyor. Böylesi bir çifte standartla, böylesi bir hukuksuzlukla ülkemizin yol alması mümkün değil değerli milletvekilleri.

Dolayısıyla, Anayasa'nın 127'nci maddesi başta olmak üzere merkezî yönetimin yerel yönetimler üzerindeki baskıcı uygulamalarına izin veren tüm yasal düzenlemeler kaldırılmalıdır. Yerel yönetimler, demokratik bir hukuk sistemi ve vatandaşlar karşısında sorumlu kılınmalıdır. Bu bağlamda, seçilenler üzerinde açık bir vesayet niteliği taşıyan, demokratik hukuk devletiyle çelişen kayyum uygulamalarına bir an önce son verilmelidir. Seçilmiş belediye başkanlarının yargı kararı olmaksızın görevden el çektirilmesini asla tasvip etmiyoruz. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)