Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 30 |
Tarih: | 06.12.2023 |
HEDEP GRUBU ADINA KEZİBAN KONUKCU KOK (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları karşısında bizi izleyen değerli halklarımız; şimdi, bu önergede tekstil sektöründe ihracatın düştüğü ve patronların müşteri kaybettiği söyleniyor. Şimdi, burada, oturup biz patronların kaybı üzerine üzülecek değiliz. Bizim patronların kaybına üzülmek yerine işçilerin haklarına ve işçilerin durumuna bakmamız daha doğru olur. Az önce tekstil sektörü başta olmak üzere faaliyet yürüten Bursa merkezli BATİS'le görüştüm. Gerçekten merak ettik "Neden ihracat düştü, neden dışarıya bir kayıp var?" diye. Orada, mesela, tekstilde pazarın bir kısmının Türkmenistan'a kaydığını söylediler. "Orada iş gücü daha mı ucuz?" diye sorduk, "Hayır." Orada, örneğin, bir dokumacı 5 bin dolar alıyor ama buna rağmen orada kiralar ve ham madde ucuz olduğu için patronlar oralara gidiyor hatta buradan işçiler de gidiyor. Yani bizde iş gücü aslında ucuz, yandaş patronlar vergi kaçırıyor, bu denetlenmiyor, velhasıl keyfîyet hâkim ama bunların hiçbiri yetmiyor, bir kısım sermaye dışarıya çıkıyor, kaçıyor; buna da oturup burada üzülecek hâlimiz yok. Biz bakalım, tekstil sektöründe emekçilerin durumu nedir? Daha bu sabah Urfa'da Özak Tekstil işçileri jandarmanın ağır saldırısıyla karşılaştılar. Peki, Özak işçisinin derdi neydi acaba? Özak işçisi altı yıldır Öz İplik İş Sendikasına üye ancak Öz İplik İş Sendikası onların hakkını savunmadığı için, iş birlikçi, yandaş, patron yanlısı bir sendika olduğu için işçiler bilinçleniyor, bağımsız ve mücadeleci bir sendika olan BİRTEK-SEN'de örgütleniyorlar. Nasıl oluyorsa, işçilerin başka bir sendikaya geçtiği bilgisi patronlara ulaşıyor ve işçiler baskı, mobbing görüyorlar, işten atılma tehdidi altında çalışmak zorunda kalıyorlar, bunun karşısında direnişe geçiyorlar, fabrikanın önünde direniyorlar, jandarma saldırısına uğruyorlar, gazlı saldırıya uğruyorlar. Evet "başörtülü bacılarımız" denilen başörtülü kadınlar işçi olduğu için, hakkını aradığı için sürüklenerek, kafalarına cop vurularak gözaltına alınıyor. Bundan da hiç kimse utanmıyor ve bundan, bu ikiyüzlülükten bahsetmiyor. Ülkemizde pek çok sektörde olduğu gibi tekstil sektöründe de işçiler ağır sömürü koşullarında çalışıyor. Buna ses çıkaran, hakkını arayan işçiler ise böyle bir muameleyle karşı karşıya kalıyor.
Şimdi, sektöre bakalım. İşçiler düşük ücretlerle on iki saate kadar çalışıyorlar, hatta iki üç işçinin yaptığı işi bir işçi yapıyor. Bu nedenle de işsizlik artıyor, ücretler düşüyor ve mesai ücretleri kayıt dışı bir şekilde elden veriliyor. Burada, bu da işçilerin geleceğe dönük haklarının gasbedilmesine yol açıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
KEZİBAN KONUKCU KOK (Devamla) - Örneğin, işçiler çok ağır koşullarda çalışıyor, hiçbir iş güvenliğinin alınmadığı koşullarda çalışıyor. Kot taşlama işçileri -unutuyoruz- "silikozis hastalığı" denilen bir hastalığa çok genç yaşta yakalanıyorlar yani bu talan ve soygun düzeninde neoliberal politikalarla işçiler her türlü savunma aracından yoksun bırakılarak açlık ve yoksulluk içinde yaşamaya mahkûm edilmiş durumdadır ama bunu kabul etmeyen işçiler de var. Özak, Asır Plast, Corning, Sputnik, Aluform Pekintaş gibi pek çok yerde işçiler haklarını arıyor ve direniyorlar. Onların direnişini buradan bir kez daha selamlıyoruz. Geleceğimizi ancak bu talan ve soygun düzenine karşı direnerek kazanacağımızı bir kere daha ifade etmek istiyorum.
Teşekkür ediyorum. (HEDEP sıralarından alkışlar)