GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 4'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:36
Tarih:15.12.2023

DEM PARTİ GRUBU ADINA MEHMET ZEKİ İRMEZ (Şırnak) - Değerli milletvekilleri, ekranları başında bizleri izleyen tüm Türkiye halkları ve haksız, hukuksuz bir şekilde siyasi rehine olarak cezaevinde tutulan tüm yoldaşlarımı, ayrıca yaşamını yurt dışında sürgünde geçirmek zorunda olan arkadaşlarımızı ve halkımızı saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Ayrıca dün yaşamını yitiren Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez'e Allah'tan rahmet; ailesine, sevdiklerine ve Saadet Partisi camiasına sabır ve başsağlığı diliyorum.

Değerli milletvekilleri, ülkedeki yozlaşmayı, yargıdaki çürümüşlüğü, ekonomideki bilinçli yapılan yanlışlıkları, kaynakların peşkeş çekilişini, yandaş ve candaş kayırmayı anlamanın ve görebilmenin en iyi yollarından biri de iktidarın hangi söylemi ve pratiği öne çıkardığına, neleri sıklıkla dile getirdiğine, hangi gelişmeleri allayıp pullayıp kamuoyunun önüne sunduğuna bakmaktan geçiyor elbette biraz da çünkü duyulmasını istemedikleri, anlaşılmasından korktukları şeyleri, yurttaşı yani bizleri ne konuda kandırmak istediklerini buralardan rahatlıkla görebiliyoruz. İktidara hatırlatmak isterim ki bu maskeleme stratejisi işlemiyor.

Bakınız, Sayın Ticaret Bakanı -kendileri de burada- diyor ki: "G20 ve OECD ülkelerini solladık." Türkiye üçüncü çeyrekte G20 ve OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülke imiş. Yakın tarihli bir başka açıklamasında ise Sayın Bakan son beş yıl içinde elektronik ürünler ihracatının 8,7 milyar dolardan 13,7 milyar dolara yükseldiğini açıklamış. 2028 yılı için 375 milyar dolar mal, 200 milyar dolar da hizmetler ihracatının hedeflendiğini belirtmiş. Ayrıca, Katar'la 5 milyar dolarlık ticaret hacmi hedeflendiğini aktarmış. Merak ediyoruz, Sayın Bakanın birazdan sıralayacağım verilere cevabı ne olacaktır? En hızlı büyüyen Türkiye -bakın, en hızlı büyüyen Türkiye imiş- OECD üyesi ülkeler arasında yüzde 72 gıda enflasyonuyla 1'inci olmuştur; bir yandan büyümede 1'inci, öte yandan enflasyonda 1'inci yani çık çıkabilirsen bu işin içinden artık, ne diyebiliriz ki. Uluslararası Şeffaflık Örgütünün 2022 Yolsuzluk Algı Endeksi'nde Türkiye maalesef 36 puanla 101'inci sırada yer almıştır. Peki, kaç ülke arasında? Tamı tamına 180 ülke arasında; Avrupa ülkeleri arasında ise son sırada. Türkiye, Demokrasi Endeksi'nde 2022 yılında 167 ülke arasında 103'üncü sırada yer alıyor. Türkiye, AİHM'de en çok dosyası olan ülke konumunda. Küresel Organize Suç Endeksi 2023 Raporu'nda Türkiye dünyada 14'üncü sırada; Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında ise ilk sırada yani olumlu gelişmelerin sonuncusu, olumsuz tüm gelişmelerin 1'incisi konumunda. Demokrasi Endeksi, çocuk yoksulluğu, Küresel Haklar Endeksi ve basın özgürlüğü konusundan, oralardaki sıralamalarımızdan bahsetmiyorum dikkat ederseniz.

Ayrıca, unutmadan, Katar'la hedeflenen 5 milyar dolarlık ticaret hacminin Türkiye'ye maliyeti döviz veya refah artışı değil, Türkiye'nin ekonomik kaynaklarının Katar'a peşkeş çekilmesidir. Özelleştirmelerle rant, Kanal İstanbul gibi projelerin Katar'a avanta verilmesidir.

Gel gelelim bir başka konuya. En önemli konu: İsrail'le ticaret mi yoksa Gazze'de ablukanın kalkması mı? Soru açık ve net. Bakın, bir yandan Gazze'ye ağlarmış gibi yapıp öte yandan ticaretinize kaldığı yerden... Hiçbir şey olmamış gibi hareket edemezsiniz. Ticaret Bakanı Ömer Bolat İsrail ile Türkiye arasındaki ticaretin yarı yarıya azaldığını iddia etse de bunun geçici ve konjonktürel bir durum olduğunun pek tabii ki farkındayız. "Filistin'in haklı davası" diye konuşmaya başlamanın, "kardeş Filistin" demenin, uluslararası arenada İsrail'e -tırnak içinde- dikleniyormuş gibi yapmanın tutarlı bir tarafı veya inandırıcılığı yoktur; kimse de buna inanmıyor, hatta siz de inanmıyorsunuz. Tepkisinde ve açıklamalarında samimi olanları Türkiye-İsrail Serbest Ticaret Anlaşması'nı temel ihtiyaçlar dışında feshetmeye, işlevsiz kılmaya çağırıyor; buna yönelik ciddi bir adım atmasını bekliyoruz. Fakat sahte gözyaşları dökmek, Filistin'in yanındaymış gibi -altını çiziyorum- "-mış" gibi yapmak dışında ne bir politikanız var ne de niyetiniz.

Değerli milletvekilleri, AKP iktidarı 2023 vizyonunda sınır kapıları için gümrüklerde entegrasyon dönemi başlatacağını, geçişlerin hızlanacağını, insansız ve kâğıtsız bir dönemin başlayacağını ve altyapıların vakit kaybetmeksizin yenileneceğini belirtmişti ama gerçekleri ters yüz etmekte sınır tanımayan bu iktidar yine çark etmiş ve vadettiği hiçbir gelişmeyi hayata geçirmemiştir.

Sayın Bakan, sizlere ve Bakanlığınıza yıllardır Habur Sınır Kapısı'ndaki problemleri anlatmaktan, çözüm talep etmekten dilimizde tüy bitti ama ne yapılmış? Ne ciddi bir adım ne çözülmüş bir sorun söz konusu. Habur Sınır Kapısı resmen işkence ve çile kapısı olmak dışında bir işleve sahip değil. Geçiş sırasında özellikle yurttaşlar saatleri -hatta saatler hafif bile kalabilir- günü bulan bekleme süreleriyle karşı karşıya kalmaktalar. Günlük 1.500'e yakın büyük ve 1.000'e yakın küçük aracın giriş çıkış yaptığı Habur Sınır Kapısı'nda altyapıda yaşanan sıkıntılar gün geçtikçe katmerlenmektedir. Personel sayısı kesinlikle ama kesinlikle ihtiyaca cevap vermeyen sınır kapısında üstüne bir de personelin keyfî muamelesi ve işgüzarlık eklenince ortaya tabii ki vahim bir tablo çıkmaktadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

MEHMET ZEKİ İRMEZ (Devamla) - İhracatın önemini dilinden düşürmeyen sizler için de Bakanlığınız için de büyük bir ayıp. Ticaret hacmi bakımından Türkiye'nin en önemli sınır kapılarından biri olan Habur Sınır Kapısı'nın altyapısının iyileştirilmesi ve bu zulmün bir an önce son bulması gerekiyor. Sınır kapısının bölge insanına iş kapısı yaratacak potansiyelinin engellenmemesi hızla çözülmesi gereken konular arasındadır. Büyüyen ekonominin göstergesi, insanların yaşamına dokunmayan, ne olduğu belirsiz rakamlar değil, yurttaş memnuniyeti olmalıdır. Habur Sınır Kapısı; kilometrelerce uzanan tır kuyruklarıyla, günlerce geçiş bekleyen yurttaşlar, şoförler ve emekçilerle, gümrük personeli tarafından şiddete uğrayan insanlarla anılan bir yer değil, güvenli ve hızlı geçişin adresi olmalıdır diyorum.

Genel kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)