Konu: | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 5'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 37 |
Tarih: | 16.12.2023 |
MEDENİ YILMAZ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri, şahsım ve DEVA Partisi adına saygıyla selamlıyorum.
Sözlerimin başında önceki gün bu kürsüde rahatsızlanarak daha sonra hastanede hayatını kaybeden Kocaeli Milletvekili, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez kardeşimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum; ailesine, sevenlerine, Saadet Partisi camiasına başsağlığı ve sabır diliyorum.
Sayın milletvekilleri, elbette, sağlığı beş dakikada konuşmanın zor olduğunu biliyorum. Yirmi bir yıllık iktidarın sağlık alanında yaptıklarından, yapmadıklarından, yapamadıklarından, yanlışlarından ve doğrularından bahsederken tabloya siyah ya da beyaz olarak bakmak niyetinde değilim. Beş dakikalık sürede doğrular için hakkı teslim etmek ama yanlışlar için de eleştiriler getirmek istiyorum, sürem yeterse bazı önerilerim de olacak.
Nitekim, geldiğimiz noktada uzun muayene kuyrukları, uzun süre bekledikten sonra randevu süresi gelen hastalara reva görülen beş dakikalık muayene süresi, sonrasında istenen tetkikler ve bunlar için de yine uzun randevular. Nihayet teşhis konduktan sonra eğer cerrahi müdahale veya benzeri bir müdahale gerekiyorsa bunun için yeniden randevu kuyrukları ve nihayet, sonunda gelen sağlıkta şiddet; genel tablo aşağı yukarı, özetle, başlıklarla bu şekilde ifade edilebilir. Bu durumda "erken tanı ve tedavi" sloganları anlamını yitirmiyor mu değerli arkadaşlar?
Değerli milletvekilleri, inanın bundan on yıl öncesine göre daha iyi durumda ne yazık ki değiliz. Yapılan büyük harcamalara rağmen gün geçtikçe sağlıkta hizmete erişim zorlaşıyor. Bu sonuçlar için birkaç neden sıralayabiliriz. Bir, doktor sayımız yeterli değildir. Türkiye'de 100 bin kişiye 218 doktor düşüyor. Bu rakam Yunanistan'da 3 katına yakın, 629. Diğer bazı ülkelerde 100 bin kişiye düşen doktor sayısına baktığımızda, Portekiz'de 562, Norveç'te 516, Almanya'da 453 -2 katımız- İtalya'da 411, Hollanda'da 390 diye gidiyor.
Şimdi, ikinci olarak, kamuda çalışan hekimlerin sayısı oransal olarak gün geçtikçe azalıyor. Son yirmi yılda Sağlık Bakanlığına bağlı çalışan uzman hekimler sayı olarak 2 kat artmışken, 22 binden yaklaşık 45 bine yükselirken özel sektörde bu sayı 2,5 kat artmıştır. 12.700'den 31.600'e yükselmiştir. Pratisyen hekim sayısında son yıllarda Bakanlığa bağlı olanlarda sadece yüzde 50 oranında artış varken özelde bu sayı neredeyse 3 katına yakın olmuştur yani söylemek istediğim şey şu: Kamuda çalışan hekim sayısı gün geçtikçe azalmakta, buna karşılık özel sektörde hekim sayısı artmaktadır, özel sektöre doğru bir kayma vardır. Bunun nedenlerini ciddi bir şekilde araştırmak gerekir.
Üçüncü olarak, yurt dışına hekim göçü...
Ve dördüncüsü, birinci basamak sağlık hizmetleri yeteri kadar etkin ve verimli değil, sevk zinciri işlemiyor; bu nedenle ikinci ve üçüncü basamakta yığılmalar artıyor. Koruyucu hekimlik yeterli değil. Koruyucu hekimlik ve halk sağlığı çalışmaları en öncelikli ve önemli alan iken ne yazık ki en eksik alan olarak duruyor. Hastalanmayı önlemek tedavi etmekten hem daha kolay hem daha ucuzdur. Özellikle son yıllarda giderek artan ağır ekonomik koşullar beraberinde yetersiz beslenme ve sağlıksız koşullarda yaşamayı ve buna bağlı olarak hastalıklarda artışı getirmiştir ve tabii ki birinci basamak sağlık hizmetlerinin sunumundaki problemler, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerinin yükünü ağırlaştırmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Yılmaz, lütfen sözlerinizi tamamlayın.
MEDENİ YILMAZ (Devamla) - Aile hekimliği sistemindeki aksaklık ve yetersizlikler sistemi kuruluş aşamalarından geriye düşürmüştür, süratle rehabilite edilmesi ya da yeniden organize edilmesi gerekir. Bu bağlamda, aile hekimliği merkezlerinin birçok yerde fiziki alan olarak yetersiz ve kötü durumda olduğunu, aile hekimlerinin hizmeti sürdürebilme noktasında birçok sıkıntılarının olduğunu ifade etmem lazım. Aile hekimleri, kendilerine ayrılan ödenekle hizmeti sürdürebilme noktasında yetersiz kaldıklarını ifade etmektedir.
Değerli milletvekilleri, madde bağımlılığı toplum sağlığımızın en önemli problemlerinden biridir. Madde bağımlılığıyla mücadeleyle ilgili olarak temini, kullanımı, tedavisi ve rehabilitasyonuyla birlikte eğitimini içeren ve bütün bakanlıkların oluşturduğu ortak mücadele birimlerinin kurulması, varsa geliştirilmesi gerekir. Ayrıca, AMATEM'lerin sayısı ve bölgesel dağılımı konusunda yetersizlik olduğu, hastaların yer sıkıntısı çektiği bilinmektedir; bu alanda eksikliklerin süratle tamamlanması gerekmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Yılmaz, teşekkür ediyorum.
MEDENİ YILMAZ (Devamla) - Evet, söylenecek çok şey var ama ben bütçemizin milletimize hayırlı olmasını diliyorum.
Saygılar sunuyorum.