GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 3'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:42
Tarih:21.12.2023

İYİ PARTİ GRUBU ADINA MEHMET MUSTAFA GÜRBAN (Gaziantep) - Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; 2024 Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmelerinde Mesleki Yeterlilik Kurumu üzerine parti grubum adına söz almış bulunmaktayım.

Mesleki eğitim bir zincirin halkaları gibidir. Zincirin ilk halkası eğitimi verilecek mesleğin standardı, son halkası da o mesleğin yeterlilik belgesidir. Bu açıdan bakıldığında meslek analizi, mesleki kodlama gibi meslek standartlarının temel öğelerinin zincir içinde oldukça önemli bir yeri vardır. Ülkemizdeki mesleki eğitim sisteminin önündeki en büyük engel belli kitlelerin zorlamış olduğu ikincil eğitim dayatmasıdır. Mesleki eğitim tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de öncelikli eğitim faaliyeti olmalıdır. Meslek standartları ve belgelendirme sistemleri mesleki eğitim sisteminin ihtiyaç duyduğu temel gerekleri sağlama noktasında vazgeçilmez bir unsurdur. Ülkemizde mesleki eğitimin paralelinde meslek standartları konusunda yapılan çalışmalar oldukça yetersizdir. Mesleki eğitim hedefleri bazında yaşanan olumsuzluklar meslek standartları ve belgelendirme sistemlerinin etkin kullanımıyla aşılabilir. Meslek standartlarının oluşturulması, uygulanması ve dönütlerin alınarak değerlendirilmesi konularında akademik çalışmalara önem verilmelidir. OECD ülkelerinde çalışanların eğitim düzeylerinin sürekli artış içinde olduğu görülmektedir. Ülkemizde mesleki eğitimde eğitim-istihdam ilişkisi, yüksek beceri gereksinimleri, mesleki tanım ve standart konusunda ciddi eksiklikler vardır. Birçok kişi herhangi bir eğitim almaksızın mesleğe girmektedir, mesleklerini deneme yanılma yoluyla öğrenmektedir. Mesleki eğitimdeki ileri teknolojik değişimler yeni beceri ve bilgi ihtiyacını ortaya çıkarmaktadır. Oluşan bu ihtiyacı karşılayabilecek yegâne kurum durumundaki üniversitelerin bu talebe cevap vermesi konusunda ciddi endişeler vardır. Eğitim sonrası piyasa beceri gereksiniminin yükseköğretim kurumlarınca veya eşit düzeydeki enstitülerce karşılanmasına yönelik uygulamaların ihtiyaç analizine göre planlanıp uygulanması gerekmektedir. Tanımı yapılmış ve beceri profili çizilmiş birçok mesleğin eğitimsel bir karşılığı veya eğitim kurumu sorumluluğu yoktur. Hâlihazırda çeşitli sektörlerde çalışanların çalıştıkları alana ilişkin herhangi bir eğitim altyapısı tesis edilememiştir. Üniversite mezunlarının hangi alanda istihdam edileceği ve benzer mesleklerden farkları konusunda daha kesin tanımlamalara ihtiyaç vardır. Mesleki eğitim sistemimizin millî motifler taşıması şarttır. Sektörel yatırımlar bazında teşebbüs gücünü de elinde bulunduran kamu kesimi uluslararası yönelimleri algılayamamaktadır, dolayısıyla doğru sektörlere yatırım yapılamamaktadır.

Son yıllarda iş gücü ve eğitim planlamaları eksik yapılmaktadır. Pek çok alanda üniversite mezunu verilmesine rağmen gençlerimiz işsizdir. Mesleki yeterlilikler sisteminde sendikaların, özellikle işçi sendikalarının etkin görevler üstlenmesi gerekmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda işveren sendikaları meslek standartlarının oluşturulması sürecinde işçi sendikalarına oranla daha etkin roller üstlenmektedir. İşverenler ile işçilerin öncelikleri arasında denge kurabilmek lazımdır. Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından geliştirilmekte olan meslek standartlarının emek piyasasında işverenler, işçi sendikaları ve istihdam kurumları arasında bir anlaşmanın ürünü olarak ortaya çıkması gerekmektedir. Uygulama aşamasında da tüm tarafların sistemi sürdürme konusunda kararlı olmaları gerekmektedir, istihdam edecekleri kişinin seçiminden ücretlerinin belirlenmesine ve terfilere kadar birçok aşamada yararlı olacaktır. Çalışanlar da iş başvurusu sırasında sahip oldukları yeterlilikleri daha iyi sergileyeceklerdir. Mesleki yeterlilikler sistemi, mevcut olumsuzlukları giderebilecek düzeye ulaşamamıştır. Sistemin sınav ve belgelendirme kısmının zayıf kaldığı açıktır. Sistemin işlerliği işverenlerin çalıştıracakları kişilerden belge istemeleri koşuluna bağlıdır. Vatandaşlarımızın belge almak için katlanmış oldukları sınav stresi ve ek maliyetin karşılığını alması gerekmektedir. Vatandaşlarımızın emeklerinin karşılık bulamaması karamsarlığa yol açmaktadır; öyleyse vatandaş niye belge alsın ki? Kendi kendine bunu sorgulamaktadır.

"Hedef 2023" projeleri kapsamında, iktidar tarafından işsizlik oranının yüzde 5'e indirilmesi planlanmıştır ancak gerçekleşen, yüzde 10'un üzerinde olmuştur. İktidar burada da hedeflediğinin ancak yarısına ulaşabilmiştir. 90'lar boyunca işsizlik oranı yüzde 7 ile yüzde 8 arasında değişmiştir. AK PARTİ döneminde işsizlik sürekli yüzde 10'un üzerinde olmuştur. Birçok gencimiz daha üniversite okurken "İş bulabilir miyim?" endişesini taşımaktadır. Aynı zamanda, Mesleki Yeterlilik Kurumu ve halk eğitim merkezlerinden belgelendirilmiş işsizler ordusu da bulunmaktadır. Mevcut durum son derece vahimken On İkinci Kalkınma Planı'nın 701'inci maddesi kabul edilemez. İlgili maddede "Ülkenin ihtiyaç duyduğu alanlarda nitelikli yabancı iş gücünün istihdamı artırılacaktır. Yurt içinden temininde zorluk yaşanan hâllerde iş gücü piyasasının farklı vasıflarda ihtiyaçlarını karşılamak üzere göç ve istihdam politikalarının dengeli bir şekilde uyumlaştırılması sağlanacaktır. Çalışma izni başvurularında aranan diploma denkliklerine ilişkin süreçler iyileştirilecektir." ifadeleri yer almaktadır.

Değerli hazırun, ülkemizde ve bilhassa Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa gibi şehirlerimizde genç işsizlerin yoğun olduğu göz önüne alındığında, On İkinci Kalkınma Planı'nda ucu açık bir şekilde belirtilen bu hususlar işsizlik sorununun derinleşmesine yol açacaktır. Kalkınma planında yer alan 701'inci madde, kendi gençlerimiz için yaratamadığımız istihdamın ülkemize misafir olarak gelip kalıcı hâle gelen yabancı uyruklu kişilerin istihdamının artırılmasını öngörmektedir. Bu madde, âdeta ülkemizi açık pazar hâline getirmektedir. Acaba, kalkınma planındaki bu maddeyi bazı şartlar karşılığında zorunlu tutan yabancı sermaye otoriteleri mi oldu? Beka sorunu hâlini almış bu konuyla alakalı soru önergesiyle ilgili bakana sordum, önemsenmemiş olacak ki cevap verilmedi veya verilecek cevap yoktu. Uluslararası veya geçici koruma statüsündekilerin istihdamı hâlinde toplum içerisindeki entegrasyonu nasıl çözülecektir? Vatandaşlarımızın sırtında kambur olan maddi külfet daha da ağırlaşacaktır. İş gücü temininde güçlük yaşanıp yaşanmadığı hangi kriterlerle anlaşılacaktır? Diploma denkliğinde aranan şartlar nedir? Çalışma izni başvurularında aranan diploma denkliklerine ilişkin süreçlerin iyileştirilmesi maddesi çok ciddi muğlaklık barındırmaktadır. Sözü edilen iyileştirmedeki maksat nedir? Ne gibi değişiklikler olacaktır? Suriyeli sığınmacıların sadece sözlü beyanı yeterli olacak mıdır? Özellikle, kritik meslek gruplarındaki diploma denkliklerinde çok daha titiz davranmak gerekmektedir. Suriyeli sığınmacı yetişkinlerin kayıt dışı istihdamına ilişkin sağlıklı bir veri bulunamamaktadır. Kaçak göçmenlerin büyük bölümünün de kayıt dışı çalıştığı hepimizin malumudur. Kaçak göçmenlerin çok ucuza çalışmaları haksız rekabete yol açarak şikâyet ve tepkilere neden olmaktadır. Sığınmacı işçi çalıştıran işletmeler, aynı sektörde faaliyet gösteren, kanunlara riayet eden işletmelere karşı haksız rekabete neden olmaktadır. Sayın Bakan Mehmet Özhaseki, 26 Ağustos 2021 tarihinde, pek çok şehirde sanayiyi göçmenlerin ayakta tuttuğunu, yüz binlerce göçmenin zor şartlar altında çalışarak ekonomiye katkıda bulunduğunu söylemişti. İktidar ve yandaşları cenahından buna benzer birçok beyanatta bulunulmuştur. Bu durum yüz binlerce göçmenin ucuz işçi olarak ve kayıt dışı istihdam edildiğinin pervasız bir itirafı olarak kayıtlara geçmiştir.

Değerli milletvekilleri ve bizleri izleyen aziz vatandaşlarımız; sözlerime son vermeden önce, bugün, Fırat Kalkanı Harekâtı'nda yedi yıl önce 18 askerimizin şehit olduğu kara gündür. 21 Aralık 2016 günü şehadete eren şehit Binbaşı Bülent Albayrak ve kahraman Mehmetçiklerimizi rahmetle anıyorum. Bu vatan, adını bile duymadığımız yerlerde şehit olan gariban çocuklarınındır.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)