GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:47
Tarih:26.12.2023

PERİHAN KOCA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.

On beş gün boyunca burada 2024 bütçesi üzerine hep birlikte bir mesai yaptık ancak bu mesai ne yazık ki halkın çıkarları adına bir mesai olmadı, hep birlikte, iktidarın oynadığı müsamereyi izledik ve tam anlamıyla sermayeye, patronlara, tarikatlara, cemaatlere, yandaşlara kıyak, halka sefalet bütçesi oldu 2024 bütçesi. "Kamu harcamaları" adı altında devasa bir bütçe sermaye sınıfını ihyaya aktarıldı. Sermayeye kıyak üstüne kıyak çektiniz, üstü örtülsün diye de emekçi çocuklarının kanı üzerinden hamaset üzerine hamaset yaptınız, sonra da burada gelip kan, gözyaşı, savaş ve sefalet bütçesini güle oynaya, oy çokluğunuza dayanarak Meclisten geçirdiniz.

Şimdi, maşallah, keyfiniz yerinde, keyfiniz gıcır, sermayeye kıyak çekmelere doyamıyorsunuz çünkü ama bu da yetmiyor size, şimdi bir kıyak da torba yasayla çekelim istiyorsunuz. Çektiğiniz kıyaklar pek didiklenmesin, üzeri fazla kurcalanmasın diye de milliyetçi hezeyanlar, vatan, millet nutuklarıyla burada geçmiş bize tatava yapıyorsunuz. Meclisten sokağa provokasyon peşindesiniz, Meclisten sokağa tezgâh peşindesiniz. İşte, dün hepimiz gördük, Kadir Has Üniversitesinde -Cumhurbaşkanı danışmanının bizzat organizasyonun içerisinde- yaşanan büyük bir provokasyon girişimiyle karşı karşıya kaldık. Hiçbir art niyeti olmayan, yaşadığı en temel insani bir problemi dile getiren hocamızın TÜGVA'sıyla, Cumhurbaşkanı danışmanıyla, medyasıyla, tetikçi trol ordusuyla, Emniyetiyle, üniversite yönetimiyle hedef gösterildiğine tanıklık ettik. Yarattığınız soygun, yağma ve suç düzeni sürsün diye kandan, ölümden, din istismarından, provokasyondan medet ummaya devam ediyorsunuz çünkü siz din bezirgânısınız çünkü siz savaş bezirgânısınız çünkü Maliye Bakanının patronlar için geçirdiği 2,2 trilyon liralık vergi affının konuşulmasını istemiyorsunuz çünkü sarayın günlük harcaması 33 milyon 600 bin lira iken halkın ödediği dolaylı ve doğrudan vergilerden oluşan bütçenin halkın yaşamsal ihtiyaçlarını bile karşılamadığı konuşulmasın istiyorsunuz. Sizin keyfiniz yerinde ama halk yoksulluk ve açlık batağında, sizin keyfiniz yerinde ama halkımız borç batağında; sadece ayakta kalabilmek, sadece yaşayabilmek, sadece yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak için kredi ve kredi kartlarını kullanmaya mecbur bırakılıyor.

Birkaç hatip daha söyledi, Maliye Bakanı dün "Dünyada kredi kartına taksit uygulayan tek ülkeyiz ve bu uygulamalar, vatandaşın gelirinden fazla harcamasına neden oluyor, iyi bir şey değil." diye buyurmuş. Sayın Bakanın halkla kurduğu tek bağ "fakir aile ziyaretleri" diye attığı "tweet"ler olduğu için halkın gerçekliğinden epey uzak görünüyor. İnsanlar hobi olsun diye kredi kartlarına abanmıyorlar Sayın Bakan, hobi olsun diye kimse borçlanmak, faiz ödemek, icralık olmak istemez. "Dünyada kredi kartına taksit yapan tek ülkeyiz." diyorsunuz ama esas gerçekleri konuşmaktan imtina ediyorsunuz. Madem öyle, gelin, yoksulun sırtına bindirdiğiniz yüksek vergi oranlarını konuşalım burada hep beraber; madem öyle, torba yasalarla getirdiğiniz araç satışlarında uygulanan devasa vergileri, yakıt vergilerini, elektronik eşyalara uygulanan devasa vergileri konuşalım burada. Asgari ücretle geçinmeye çalışan emekçiler yoksulluk sınırında bir yaşamı ancak ve ancak bugün geldiğimiz aşamada kredi kartlarıyla sürdürmeye çalışıyorlar. Madem patronların bir kalemde milyarlık borçlarını silebiliyorsunuz, o hâlde halkın kredi kartı borçları silinsin, halkın kredi borçları silinsin diyoruz; temel insani ihtiyaçlar ücretsiz karşılansın, asgari ücret sefalet ücreti yerine insanca yaşamayı mümkün kılan bir ücret olsun diyoruz ama biliyoruz ki siz asla ve asla buna müsaade etmezsiniz çünkü kara düzeninizin çarkları başka türlü dönmez.

İşte, şimdi konuştuğumuz bu torba yasayla Cumhurbaşkanına kamunun kaynaklarını istediğine aktarma, istediğinden mahrum etme hakkını veriyorsunuz. Kamu kaynaklarını kime aktaracaksınız peki? Bütçede de olduğu gibi bir avuç azınlığa, bir avuç patrona aktaracaksınız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Koca, lütfen tamamlayın.

PERİHAN KOCA (Devamla) - Tabii.

Size "Patronların Hükûmetisiniz." deyince "Halkı soyuyorsunuz, yoksuldan alıp zengine veriyorsunuz." deyince kızıyorsunuz ama o zaman neden torba yasayla kurumlar vergisi istisnasının süresini uzatıyorsunuz? Nedir kurumlar vergisi? Şirketlerden alınması öngörülen vergiler. "Öngörülen" diyoruz çünkü bir türlü kıyamıyorsunuz patronlarınıza, hep kâğıt üzerinde kalıyor kurumlar vergisi denen şey. Emekçiyi, yoksulu vergiyle soy ama milyar dolarlık şirketleri vergiden muaf tut; ne âlâ memleket!

Yine bu torba yasayla müteahhitlerin aldıkları kamu işlerinin teslim süresini uzatıyorsunuz. 5'li çete ve küçük kardeşleri sizden kamu ihalelerini alacak; teşvikler, indirimler, krediler akacak; olay iş teslimine gelince de "Bitince teslim ederiz." diyeceksiniz. İşte, siz busunuz, siz bu soygun düzeninin bekçisisiniz. Bu bütçeyle, bu torba yasayla bunu bize bir kez daha gösterdiniz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.