Konu: | İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 52 |
Tarih: | 24.01.2024 |
CUMHUR UZUN (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sözlerime başlamadan önce karanlık ellerin düzenlediği bombalı bir saldırı sonucu katledilen korkusuz gazeteci Uğur Mumcu'yu, hain bir pusuyla katledilen Emniyet Müdürümüz Ali Gaffar Okkan'ı ve değerli siyasetçi gazeteci İsmail Cem'i aramızdan ayrılışlarının yıl dönümünde saygı, özlem ve rahmetle anıyorum.
Değerli milletvekilleri, üzerinde konuştuğumuz teklifin 2'nci maddesinde madde hükmünün 31/12/2025 tarihine kadar uygulanmasına devam edileceği ve Cumhurbaşkanının bu maddenin uygulanmasını 2026 yılı sonuna kadar uzatmaya yetkili kılınacağı düzenlemesi mevcuttur. Bu düzenleme biçimi açıkça içerdiği yetki devri nedeniyle Anayasa'mıza aykırılık oluşturmaktadır. Anayasa'mızın 7'nci maddesinde "Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisindedir. Bu yetki devredilemez." hükmü bulunmaktadır. Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre milletin hâkimiyeti, milletin vekillerince ve Millet Meclisince kullanılmalı, günü geldiğinde her düzenleme Türkiye Büyük Millet Meclisinde tartışılıp yasalaştırılmalıdır. Eğer Anayasa'da bir yetki devredilemez şeklinde düzenlenmişse milletin bu görevlendirmesine milletin vekilleri sadık kalmak zorundadır.
Değerli milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz kanun teklifinin 2'nci maddesiyle düzenlenen süre uzatımının dayandırıldığı esas metin bazı çalışanların sigorta priminin işveren hissesine ait tutarlarının İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacağı yönündedir ve bu düzenlemeyle de 2026 yılı sonuna kadar uzatılabilecektir. Milyarlarca lira kaynak aktarılmasını gerektiren bu teşvikin İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanması ne akla ne de vicdana sığmaktadır. Amacı, isteği dışında işsiz kalan sigortalıların uğradıkları gelir kaybını telafi etmek olan bu Fon, sizin kafanızın estiği başkaca işleri yapmak adına kullanabileceğiniz bir Fon değildir. Her yıl işini kaybeden yüz binlerce emekçiye en azından yeni bir iş bulana kadar âdeta oksijen desteği olan bu Fon'u yerinde kullanarak başvuru şartlarını kolaylaştırıp işsiz kalan emekçilere dağıtmalısınız ama siz her zamanki gibi bu Fon'u da amacı dışında kullanmak istiyorsunuz tıpkı deprem için toplanan paralara yaptığınız gibi.
Değerli arkadaşlar, yeni istihdam sağlanmasına yönelik bir teşvikin İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanması yerine Çalışma Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten yani merkezî bütçeden karşılanması gereklidir. Kaldı ki yapılan türden teşviklerin istihdam artışı sağlamadığı ve sistemin yeniden ele alınmasının gerektiğini önceki Çalışma Bakanı da açıkça ifade ve ikrar etmek zorunda kalmıştır. Hâl böyleyken sistemi değiştirmek yerine aynı uygulamada ısrar etmek sorunlara yine çare olmayacaktır. Neredeyse karşılaştığınız tüm sorunlara dair çözümleriniz günü kurtarmaktan öteye geçmemektedir. Politikalarınız güncelliğini kaybetmiş, çözümden uzak ve yeni sorunlar yaratan politikalar hâlini almıştır. Günün sonunda bu iş bilmezlik ülkemizi vahim bir tabloyla karşı karşıya bırakmıştır. İşte bu vahim tabloda emekçilerin hakkı gasbedilmekte, emekli açlığa, memur sefalete, esnaf yokluğa mahkûm edilmektedir. Sayılan tabloda saray saatte 140 emekli maaşı harcamakta, gençler ülkeyi terk etmekte, kadınlar katledilmekte, çiftçiler kendi toprağında açlığa mahkûm edilmektedirler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.
CUMHUR UZUN (Devamla) - Rahmetli Uğur Mumcu'nun deyimiyle "Gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri düşünen politikacılarınız bu kötü tablonun ressamlarıdır."
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)