GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:58
Tarih:08.02.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA MEHMET KAMAÇ (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir yıl önce meydana gelen ağır depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum.

İYİ Parti Grubu önerisi adına söz almış bulunuyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, doğanın bizimle konuşan bir dili, bizimle yaşayan bir canlılığı ve hayatımıza temas eden bir gerçekliği vardır, dahası herkesçe kabul edilen bir yasası vardır. Rüzgâr eser, şimşek çakar, yağmur yağar, fırtına olur, sel olur, çığ düşer, toprak kayar, deprem olur; doğanın bu hareketlerine doğa olayı deriz, bunlar doğanın hiç değişmeyen yasalarıdır ve doğanın kendini dengeleme biçimidir. Değişen, bu doğal olayları afete ve felakete dönüştüren şey, insanoğlunun yaşamı kurgularken doğanın yasalarını çiğnemesidir. Doğal olayların ismini değiştirerek "doğal felaket" ya da "asrın felaketi" nitelemesi yapmak sorumluluğu üzerimizden atma amacı taşısa da sonuç değişmiyor. Can kayıpları, mağduriyetler, acılar, umutsuzluk ve çaresizlik yine de yaşamımızın gerçeğini oluşturuyor. Deprem, sel, heyelan, çığ coğrafyamızın bir gerçeği ve meydana geldiğinde her seferinde bizden canlar alıyor.

Yaşam alanlarımız ve kentlerimiz depreme dirençli değilse meydana gelen depremlerde başımıza yıkılır ve felakete dönüşür, 6 Şubat depremleri bunun en acı ve açık örneğidir. 6 Şubat depremiyle ilgili o kadar çok konuşmamız gereken şey var ki nereden başlamalı; deprem vergileriyle yapıldığı itiraf edilen duble yolların yarıldığından mı, acil durumlarda halka ivedilikle güvenlik içinde hizmet vermesi gereken başta hastaneler olmak üzere devlet binalarının dahi yıkılmasından mı, bütün iletişim araçlarının kullanım dışı kalmasından mı, altyapı hizmetlerinin kullanılamaz hâle gelmesinden mi, bir yıl geçmesine rağmen hiçbir problemin çözülmemesinden mi, yoksa ivedilikle arama kurtarma çalışmasına başlaması gereken kurumların yardıma muhtaç hâle gelmesinden mi? Hangi birinden başlayıp eleştirmeliyiz, hangi birinden başlayıp düzeltmeliyiz? Yirmi yıllık iktidarın bütün politikalarının çöktüğü ve maalesef ki yüz binlerce yurttaşımızın ve başka birçok canlının bu çöken sistem altında can verdiği bir felaketten konuşuyoruz. Belki bir yerden başlamak gerekirse, en ayyuka çıkan, iktidarın imar afları oldu. İmar uygulamaları, kullanım amacına göre fiziki yapısı, zemin etüdü, altyapısı ve üstyapısıyla birbirini tamamlayan kurallar bütünüdür. Bu bütünlük bozulduğunda güvenli yaşam alanlarını oluşturma imkânını ortadan kaldırmış olursunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Milletvekili.

MEHMET KAMAÇ (Devamla) - 2018 ve öncesinde çıkarılan imar aflarıyla yapılan tam da budur. Toplumun sağlıklı ve güvenli konutlarda yaşamasını belirsizliğe sokmuş, mühendislik hizmeti almayan yapılar yasallaştırılmıştır. İmar affıyla ilgili usul ve esaslarda yapının depreme dayanıklılığı ve yapının fen ve sanat norm ve standartlarına aykırılığı hususu yapı malikinin sorumluluğuna bırakılmıştır. Bu maddeyle, iktidar imar affı uygulamasına dâhil olan yerlerde mekân denetimini ve toplum güvenliğini sağlama görevini yapı sahibine devrederek yapıya ilişkin her türlü olumsuzluktan yapı sahibini sorumlu tutar.

Buradan Meclise ve Hükûmete çağrımız: Acil Eylem Planı çerçevesinde imar affı felaketinden geri dönülmesi, Türkiye'de yapı stokunun depreme dayanıklılık denetiminden geçirilmesi, Allah korusun yeni felaketlerin önüne geçilmesidir.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)