| Konu: | KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 87 |
| Tarih: | 03.04.2013 |
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 443 sıra sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı'nın 35'inci maddesi üzerinde söz almış bulunuyorum, şahsım ve Cumhuriyet Halk Partisi Grubum adına selam ve saygılarımı sunuyorum.
Bu vermiş olduğumuz önergede, sabit olan yüzde 3,75 oranı yerine Maliye Bakanlığının uygun göreceği bir oranın konmasını istiyoruz -önergemiz bu anlamda- çünkü üç yıl içinde sabit oranla değil, değişik bir oranla ifade edilmesinin daha uygun olacağını söylemek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, bu cümleden hareketle, 22 Mart 2013 Dünya Su Günü üzerinde bazı konularda görüşlerimi ifade etmek istiyorum: Ülkemizde çeşitli etkinlikler ile kutlandı 22 Mart Dünya Su Günü, Bursa'mızda da kutlandı; sempozyum yapıldı ve daha sonra da Orhaneli Başköy köyümüzde yine Su Günü'yle ilgili kutlamalar vardı. Bursa Merinos Atatürk Kültür Merkezinde yapılan 3'üncü uluslararası sempozyumda Orhaneli Başköy çiftçileri, köylüleri maalesef salona alınmadı. Ben salondaydım ancak bu durumu bilmediğimiz için, bir iletişim noksanlığından dolayı bu arkadaşların salona girememesine üzüldüğümü, bu konuyu kınadığımı Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden ifade etmek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, Başköy'de Dünya Su Günü nedeniyle ilgili bir kutlama yapıldı, tabii, adına kutlama derseniz. Ama bu Su Günü'ne Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı, milletvekilleri, Parti Meclisi, bütün partilerin, AKP dâhil, il genel meclis üyeleri, DOĞADER, meslek odalarının çok değerli başkanları, İKK Sekreteri, hepsi katıldı. Çünkü Orhaneli Başköy'de beş yıldır süregelen bir mücadele var. Orhaneli Başköy hem Bursa'ya hem Orhaneli'ne 35 kilometre mesafede olan şirin bir ilçemiz ve hayvancılıkla ve tarımla uğraşıyor. Nüfusumuz 300 ancak buradaki sıkıntımız, kardeşlerimizin sıkıntısı, su kaynağının üzerinde mermer ocakları işletiliyor. Buradaki mermer ocağı firmalarıyla ilgili bütün çalışmalara rağmen, suların kirlendiği ifade edilmesine rağmen bir adım geri atılmadığını buradan ifade etmek istiyorum. "Ne gibi adımlar?" derseniz, bu konular soru önergeleriyle gündeme gelmiş. Başköylüler Bursa'da merkezde kendilerini ifade edebilmek için yürüyüşler düzenlemiş ama kimse dikkate almamış. Yargıda yürütmeyi durdurma kararı alınmış ama maalesef, yine, köye gittiğiniz zaman suyun kirli olduğunu görüyorsunuz. O gün beraberimizde olan Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanlığının almış olduğu su numunelerinde gözle görülür kirliliğin olduğunu ifade etmek istiyorum yani hâlâ bir buçuk yıldır çeşmelerinden Başköy halkı, oradaki kadınlarımız, oradaki çocuklarımız kirli su içmemek için direniyorlar çünkü bu muslukları kullanmıyorlar, hayvanlar dahi bu kirli suyu içmiyor değerli milletvekilleri.
Peki, bu arada Devlet Su İşleri herhangi bir işlem yapıyor mu? Devlet Su İşleri herhangi bir işlem yapıyor, şöyle bir işlem yapıyor: Kuyular açıyor ve bu kuyularda 60-70 metrede, 7 metrede, 20-26 metrede su bulunduğunu ifade etmek istiyorum ancak bu bulunmasına rağmen, su kaynağı korunmaya alınmasına rağmen mermer ocak işletmelerinin saha genişletmeleriyle ilgili durumlarına olumlu görüş raporlarının verildiğini ifade etmek istiyorum. Yani buradan şunu söylemek istiyorum: Başköy halkının yerinde siz olsanız, bir buçuk yıldır çeşmelerden kirli su aksa siz ne yaparsınız? Onların adına tekrar yetkilileri uyarıyor, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Sağ olun, var olun. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.