GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 28 Şubat postmodern darbesinin yıl dönümüne, öğrenci affının getirilmesini talep ettiklerine, taşeronlardan sürekli işçi kadrosuna geçenlerin bir kısmının 2 Nisan 2018'de alınan bir kararla emekli edilmesine, dün Genel Kurulda hazır olmadığı hâlde eski Hazine Bakanı Nureddin Nebati adına bir yoklama kâğıdı verilmesine, Samsun'un Havza ilçesi Bekdiğin Mahallesi'ndeki OSB'ye mera alanlarının dâhil edilmesine ve mera alanlarının heba edilmemesi gerektiğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:65
Tarih:28.02.2024

ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Genel Kurulu saygıyla selamlarım.

Bugün 28 Şubat, Türk siyasi tarihine "demokrasi darbesi" olarak geçmiş karanlık bir günün yıl dönümü; 28 Şubat postmodern darbesini şiddetle kınıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; YÖK raporlarına göre okullardan, yükseköğretim kurumlarından atılmış 728 bin öğrenci var; üstelik bunlara 2023 rakamları da dâhil değil. 2023 yılında da tıp, mühendislik, diş hekimliği gibi birçok alanda eğitim gören öğrenciler okullarından çeşitli nedenlerle atılmışlardır, bunlar arasında yüksek lisans öğrencileri de mevcuttur. YÖK'ün almış olduğu bir ara karar var; bu, çözüm getirmek yerine durumu daha da karmaşıklaştırarak eğitimde fırsat eşitliğine de ciddi bir darbe vurmuştur. Eğitim hakkı Anayasa'da teminat altına alınmıştır, bu nedenle bir öğrenci affının getirilmesini sayıları 1 milyonu bulan öğrencilerimiz adına İYİ Parti Grubu olarak talep ediyoruz.

Hepimizin bildiği üzere, 2017 yılı Aralık ayında bu taşeronlar kadroya geçirilmişti, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle, burada bir kısım eksiklikler oldu, biz onları sık sık gündeme getiriyoruz. Yani bir kısım, hastanede çalışanlar, efendim, işte, şoförler filan, onlar alınmamıştı, o ayrı bir hikâye ancak kadroya geçirilenlerden, sürekli işçi kadrosuna geçirilenlerin bir kısmı da 2018 yılı 2 Nisanında alınan kararla zorunlu olarak emekliye ayrılmaya zorlanmıştı, emekli edilmişti. Yaşları 42 ile 52 arasında değişiyor bu insanların. Kendi istekleri dışında bu insanların tek taraflı olarak iş akitlerinin feshedilmesi son derece yanlıştır, Anayasa'nın eşitlik ilkesine ve İş Kanunu'na da aykırı bir durumdur esasında bu yapılan. Dolayısıyla bu vesileyle zorunlu emekli edilen ve çalışma hayatında aktif görev alabileceklerin işbaşı yapması için bir kanuni düzenleme yapılması ihtiyacını da buradan tekrar vurgulamak istiyorum.

Değerli arkadaşlar, bildiğiniz gibi, dün Genel Kurulda aslında tatsız bir olay gerçekleşti. Görüşmeler esnasında bir yoklama talebi olmuştur, eski Hazine Bakanı Nureddin Nebati Genel Kurulda hazır olmadığı hâlde adına bir yoklama kâğıdı verilmiştir -tabii, bu kâğıdı kendisi imzaladı veya imzalamadı, onu bilmiyoruz, o kendisinin sorunu ancak burada kendi adına bir yoklama kâğıdı verilmiştir- bu, ciddi bir hiledir, hatta bir sahtekârlıktır. Türkiye Cumhuriyeti devletinde Bakanlık yapmış, Bakan Yardımcılığı yapmış, milletvekilliği yapmış bir kişinin böyle bir olaya adının karışması son derece üzücü olmuştur, bu işe tevessül etmesi son derece yanlış olmuştur. Düşünün, biz bu kişiye yani burada sahtecilik yapan birisine bu ülkenin hazinesini iki yıl boyunca teslim ettik; bu, çok acı bir durumdur. Dolayısıyla, bu durum aynı zamanda hem Meclisin hem de milletvekilliğinin saygınlığını da zedeler mahiyettedir. Hiçbir milletvekilinin hiçbir şekilde buna tevessül etmemesi gerektiğini buradan ifade etmek istiyorum. Hakikaten son derece üzücü bir olay olarak Meclis kayıtlarına geçmiştir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Usta, lütfen tamamlayın.

ERHAN USTA (Samsun) - Dün de bir vesileyle ifade ettik; şimdi, Türkiye'de çok ciddi bir şekilde meralar heba ediliyor yani meraların üzerine çeşitli şekillerde... Özellikle büyükşehirlerde bu bütünşehir yasasından sonra meralar satılıyor, çarçur ediliyor. Hayvancılığın ne kadar önemli olduğunu biz biliyoruz yani Türkiye'de et fiyatlarının ne kadar yüksek olduğunu ve meraların hayvancılık açısından ne kadar kıymetli olduğunu biliyoruz.

Şimdi, buna bir örnek daha vermek istiyorum ben. Kendi seçim bölgem Havza Bekdiğin'de 2006 yılında bir OSB yapıldı değerli arkadaşlar ve orada OSB'nin yapılmasını hepimiz arzu ettik; oradaki köylüler de yaklaşık 1.100 dekarlık bir alanı OSB için verdiler, 2006 yılında bu çalışmalar başladı. Daha sonra, OSB henüz dolmuş değil ancak biraz daha yer ihtiyacı oldu. 2022 yılında maalesef aslında orada itirazlar da olmasına rağmen oy çokluğuyla bir karar alınarak yaklaşık 1.694 dekar meranın -mera ama buranın tamamı mera- bu OSB alanına katılması konusunda il mera komisyonundan bir karar çıktı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Usta, lütfen tamamlayın.

ERHAN USTA (Samsun) - Tamamlayacağım.

Tabii, bu siyasi bir karardı yani il mera komisyonunun böyle bir karar vermesi son derece yanlış. Daha sonra konu Tarım ve Orman Bakanlığına geldi, Tarım ve Orman Bakanlığı yapılan bu tahsis değişikliğinin uygun olmadığını yazıyla bildirdi ve bu işten bir anlamda vazgeçildi fakat daha sonradan yine vazgeçilmedi, yine talepler sürdü. 2023 yılı içerisinde bu sefer daha büyük bir alanın, 8.297 dekar meranın -bakın, yine mera değerli arkadaşlar- tahsis amacı değişikliği kararı oy çokluğuyla kabul edildi. Tarım Bakanlığına olay geldi, Tarım Bakanlığı "Tekrar değerlendirilsin." diye bunu tekrar gönderdi. Şimdi, bunun üzerine -yani bir gözü dönmüşlük var burada- bu sefer bir miktar tekrar düşürüldü, yaklaşık 3.088 dekarlık bir meranın -yine mera burası- tekrar buraya tahsis edilmesi konusunda il mera komisyonundan bir karar çıktı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Usta, son kez uzatıyorum.

Buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - Şimdi olay Tarım Bakanlığına tekrar geldi, Tarım Bakanlığının nasıl bir karar vereceğini bekliyoruz.

Şimdi, değerli arkadaşlar, ciddi bir hayvan popülasyonu var bu bölgede yani mera olarak, işte, meranın OSB'ye çevrilmesi arzu edilen yerde ciddi bir hayvan popülasyonu var. Bu insanların gelirlerinde ciddi bir düşüş olacak, üretimde ciddi bir düşüş olacak. Daha da tuhafı 2014 ve 2017 yılları arasında burada, bu meralarda ciddi yatırımlar yapıldı. Mera ıslah projesi uygulandı, bu kapsamda yaklaşık 2 bin ton taş buradan toplandı, etraf tel çitlerle çevrildi, suluklar inşa edildi, gübrelemeler yapıldı, köylülere yem bitkisi tohumu dağıtıldı. Yani şimdi bu kadar yapılan yatırım... Şu ciddiyetsizliği ve plansızlığı görüyor musunuz? Hem bu kadar yatırım yapıyorsunuz... Şimdi, bu yatırımların hepsi heba olacak şekilde bu mera alanlarının OSB'ye dâhil edilmesi konusunda bir gayret var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ERHAN USTA (Samsun) - Bitiriyorum.

BAŞKAN - Sayın Usta, teşekkür için açıyorum.

Buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - Tamam.

Elbette, oradaki hiçbir vatandaş da biz de OSB'ye karşı değiliz, OSB'nin genişletilmesi lazım ancak orada daha uygun alanlar var, mera olmayan ve tarım amaçlı kullanılmayan alanlar var. Bu genişlemenin o bölgelere doğru yapılması bir zaruret, bir zaruret var orada. Dolayısıyla ben Hükûmeti ve Tarım Bakanlığını bu konuda uyarıyorum. Lütfen, bu ülkede, sadece Samsun da değil, mera alanlarını heba etmeyelim ve burada insanların geçimlerini sağlayacak hayvancılık yapmasının önünde engel olmayalım.

Teşekkür ederim.