| Konu: | 23 Nisan 1920 tarihinde açılan Büyük Millet Meclisinin 104'üncü kuruluş yıl dönümüne, İliç Komisyonunun ilk toplantısına, kamu alanındaki israfa ve Türk Hava Yollarında çalışan üst düzey yöneticilerin maaşlarına, Genel Kurul gündemindeki Maden Yasası'na, 3 Grup Başkan Vekilinin ortak imzasıyla verdikleri kanun teklifine ve Meclisin halkın sorunlarının çözülebileceği bir mekâna dönüştürülmesi gerektiğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 75 |
| Tarih: | 24.04.2024 |
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Dün, 23 Nisan 1920 tarihinde açılan Büyük Meclisin 104'üncü kuruluş yıl dönümünü kutladık. İngiliz zırhlıları İstanbul'a demirlemişken bir takanın pruvasında "Geldikleri gibi giderler." diyebilen, Samsun'a çıkan, Amasya Tamimi'ni yayımlayan, Sivas ve Erzurum Kongrelerinde topladığı mebuslarla Ankara'da Birinci Meclisi kuran ve Meclis içinden çıkardığı Meclis Hükûmetiyle, ortak akılla Kurtuluş Savaşı'nı yöneten, dünyanın mazlum milletlerine örnek olacak ilk Kurtuluş Savaşı'nı başarıyla veren ve cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk'ü, Birinci Mecliste yer alan milletvekillerini ve Türkiye'nin bütün isimsiz kahramanlarını saygıyla, minnetle ve şükranla selamlıyorum. (CHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, İliç faciası 13 Şubat 2024 tarihinde meydana geldi. Faciadan bu yana tam yetmiş bir gün geçti, hâlâ çocuklarımız o liç yığınlarının altında ve nihayet Türkiye Büyük Millet Meclisinde İliç Komisyonu, liç komisyonu ilk toplantısını yapabiliyor. Peki, neden oldu bu? Bakın, 13 Şubatta facia meydana geldi, 14 Şubatta burada toplandık ve bir ortak komisyon kurulmasına karar verdik. Bu,15 Şubatta Resmî Gazete'de yayınlandı. Cumhuriyet Halk Partisi Komisyona üyelerini 16 Şubat tarihinde verdi. Takip ettik, diğer siyasal partilerden sonuncusu da 22 Şubatta Komisyona üye verdi. Bu Meclis 1 Martta çalışmalarına ara verdi. Peki, 1 Marta kadar, kapanmadan, bu Komisyonun kurulmasına, isimlerin okunmasına ve Komisyonun ilk toplantıyı yapmasına yönelik kararı AKP neden yapmadı, yerine getirmedi? Neden biliyor musunuz? 31 Mart seçimlerinden evvel İliç faciasını vatandaşın gözünden saklamaya çalıştınız. İşte, 12 Mart tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına yazı yazdım, dedim ki: "Görevinizi yerine getirin, bu Komisyonu toplayın. Meclis tatilde olabilir, Komisyon toplansın ve görevini yapsın." Vallahi Meclis Başkanına özel bir saygısızlık yapma derdinde değilim ama özel jetlerle yurt içi seyahati yapmak yerine keşke bu Komisyonu toplasaydı da İliç Komisyonu faciadan yetmiş bir gün sonra hâlâ çocuklarımız liç yığınlarının altındayken ilk toplantısını yapma ayıbına ve gecikmesine keşke sahne olmasaydı. Bunu da mutlaka kayıtlara geçirmek isterim.
Şimdi kamu alanında bir israf var, bunun da ortadan kaldırılmasına yönelik her gün bir konuşma duyuyoruz; basına yansıyan bununla taban tabana zıt çeşitli bilgiler var. Efendim, Türk Hava Yollarının Genel Müdürünün aylık maaşı 1 milyon 400 bin TL imiş, 1 milyon 400 bin TL yani 10 bin TL olan emekli aylığının tam 140 katı. Bir emekli, Türk Hava Yolları Genel Müdürünün bir ayda kazandığı parayı kazanabilmek için istisnasız on iki yıl aylık almak zorunda. Şimdi hiçbir aklıevvel bana Lufthansa'yla, Air France'la karşılaştırma yapmaya kalkışmasın; o memleketteki satın alma gücüne bakarız, et fiyatlarına bakarız, asgari ücrete bakarız, emekli aylıklarına bakarız. Efendim, 8 genel müdür yardımcısı 1 milyon 260 bin TL alıyor. 41 başkan, aylıkları yedi yüz biner TL bu zatların. 53 başkan yardımcısının aylıklarının her biri dört yüz doksan biner TL. Yüzlerce müdür her ay 350 bin TL'yi cebe indiriyor. Ben şimdi soruyorum: "Kamuda israfı önleyeceğiz." diyenler acaba bu tabloyu görüyorlar mı? Yoksa "Bu tablo olağandır, onlar o maaşları alacaklardır." mı diyorlar? Ben söyleyeyim, belirli görevlerde çalışanların bir miktar farklı maaş alması elbette uygun olabilir ama bu herhâlde bir emeklinin bir ayda aldığının bir on iki yılda çalışacağı kadar alacağını bir ayda bir genel müdürün almasını açıklayamaz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Başkan Vekili.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Peki ne yapalım? Bakın, bugün bir gündemimiz var: Maden Yasası. İliç'te daha çocuklarımız toprak altındayken hâlâ maden meselesini liberalize etmeye çalışıyorsunuz, hâlâ şirket kârını maksimize etmeye çalışıyorsunuz. Bakın, gelin, bu işlerden vazgeçin. Bu işlere yönelik zaten vatandaş size cevabını verdi 31 Martta. Peki ne yapın? Bakın, biz 3 Grup Başkan Vekili ortak imzamızla bir kanun teklifi verdik, dedik ki: En düşük emekli aylığını 17 bin TL'ye çekelim, asgari ücrete, asgari ücreti her ay enflasyona oranlı olarak revize edelim ve küçük esnafın da asgari ücret yükünün bir kısmını kamuya havale edelim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Başkan Vekili.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Eğer "Kamu kaynağı yok, yeterli değil." derseniz, işte ben size Türk Hava Yolları maaşlarını ve kamudaki israfı örnek olarak veririm. Vatandaşın gözünden bu gerçekleri daha fazla saklayamazsınız. 268 milletvekiliniz var, 15 milletvekiliyle Meclistesiniz; Mecliste ne gündem kaldı ne de herhangi bir toplantı disiplini kaldı. Gelin, bu Meclisi halkın sorunlarını çözebilmek için bir çalışma mekânına dönüştürelim, yüz dört yıl evvelki saygınlığını bu Meclise yeniden kazandıralım.
Çok teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)