GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Van'da yerel yönetimlerin karşı karşıya kaldığı borç krizine ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:76
Tarih:30.04.2024

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Ekranları başında bizleri izleyen halklarımızı ve cezaevinde tutsak edilen tüm yoldaşlarımızı saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Yarın, 1 Mayıs işçinin ve emekçinin bayramı, emeğin mücadelesinde her zaman onların yanında olduğumuzu belirtiyor, Emek ve Dayanışma Günü'nü şimdiden kutluyorum.

31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden bir ay geçti, halklar tercihini yaptı, herkese bir ayna tuttu. Bu sebeple, seçimin etkilerinin daha çok konuşulacağı da ortada çünkü siyasi iktidara da arkasında hizalanan muhalefete de çok açık bir mesaj verildi: Halkın tüm emeğini silaha harcayan, Kürt sorununda diyaloğu görmeyen, emekçinin hakkını vermeyen, topluma sırça köşklerden bakan, yoksulluğu ve yoksunluğu derinleştiren politikalar çökmüştür. AKP iktidarı bunu görmek istemedi çünkü devlet imkânlarına güveniyordu ama halklar "Devlet gücü sendeyse mühür bende." dedi. Buna rağmen, AKP'nin Kürt coğrafyasında hile ve oyunları hız kesmemiştir. Kars, Bitlis ve Şırnak'ta yapılanlara halkımızla birlikte şahitlik ettik. Bizim olanı bir gün mutlaka alarak talan ve yağmanıza son vereceğiz.

Bakın, Van halkı sekiz yıldır kendisine biçilen kayyum elbisesini "Bir daha asla." diyerek yırtmıştır çünkü Van'ın tüm ekonomik birikimi, halkımızın emeği kayyum eliyle çarçur edildi. Van'da bir zümre oluşturuldu, bir oligark takımı kuruldu. Yurttaşlar buna itiraz etmesin diye de kesintisiz bir şekilde gösteri ve yürüyüş gibi demokratik haklar Valilik tarafından yasaklandı. Kayyumlar haksız, hukuksuz olunca kentimizde Anayasa 34'ü ilga etmek de zor olmuyor hâliyle. Halkımız sokaklardan seslendi, bizler buradan anlattık ama Van halkını yok saydınız, hak ve hukuk tanımadınız. Tam da bu sebeple halkımız Van'da 14'te 14'lük bir mesajı size verdi. Van'da halkımız kendisine ait olana sahip çıkmıştır, kent hakkını ortadan kaldıran kayyumları açık ve net bir şekilde reddetmiştir. Seçim sonrası irade gasbı girişimi ise yüz binlerin iradesine çarpmıştır, gülen yüzlü çocukların bakışlarıyla boşa çıkarılmıştır. Dolayısıyla, siyasi iktidarın halkın iradesine kayıtsız şartsız saygı duyması ve artık bakış açısını değiştirmesi elzemdir çünkü belediye eş başkanlarımızın önünde yaratılan ekonomik ve sosyal tahribatı bertaraf etmek gibi ciddi bir görev var. Kayyumların çökerttiği belediyeler ancak halkla el ele verilerek yeniden ayağa kaldırılabilir.

Değerli milletvekilleri, kayyum mantığını anlamak istiyorsanız bırakılan ekonomik enkaza bakmanız yeterli olacaktır çünkü AKP'nin sığındığı bahaneler hikâye ama Vanlının beytülmalını soymak şahane. Bakın, bizler 2019'da Van Büyükşehir Belediyesini aldığımız zaman borcu 1 milyar 400 milyondu, şu an tamı tamına 8 milyar 500 milyon borcu var. Bu kadar para harcandığına göre Van'ın kronik sorunları çözülmeliydi değil mi sizce? Ama maalesef paralar uçup gitmiş, Van yerinde saymış. Bakın, tek başına VASKİ'nin borcu 2 milyar 418 milyon lira ama halkın kesintisiz bir şekilde temiz içme suyuna erişimi maalesef söz konusu değil. İnsanlar hizmet talep ederken kayyum denetimindeki VASKİ, yoksul Van halkını icraya verdi. Aynı şekilde, İpekyolu'nda da bir soygun, bir talan mevcut çünkü kayyumdan geriye kalan borç 1 milyar 123 milyon lira olarak kayıtlara geçmiş durumda.

Kayyum borcu normal bir borç değil elbette, Sayıştay raporları da sıklıkla birçok usulsüzlük ve yolsuzluk yapıldığına dair bulgulara yer verdi, kanuna aykırı işçi istihdamı, adrese teslim ihale süreçleri, belediye kaynaklarının amacı dışında kullanılması ve benzeri uygulamalara çokça vurgu yapıldı bu raporlarda. 31 Mart yerel seçimleri yaklaştıkça da mülkiyeti Van Büyükşehir Belediyesine ait birçok taşınmaz satılığa çıkarılmış, başka kurumlara devredilmek istenmiştir.

Bakın, Edremit, Tuşba ve Çaldıran ilçelerimiz 2019 yılında KHK'li olduğumuz gerekçesiyle bize verilmedi, kayyumun farklı bir versiyonuyla gasbedilip AKP'li adaylara verilmişti, onlar da kasayı boşalttılar, yüzlerce milyon borçlu belediyeler bıraktılar. Yetmedi, Edremit ve Tuşba ilçelerimizde taşınmazlar satıldı, belediyeye ait mülkler devredildi; buna rağmen dudak uçuklatan borçlar kapatılamadı. Dolayısıyla yalanlar, dedikodular için değil, halkın parasının çalındığı, kamunun zarara uğratıldığı bu tarihî soygun için müfettiş görevlendirin.

Sonuç olarak, Van halkı partimizin üçüncü yol siyasetine sahip çıkmıştır. DEM PARTİ olarak tarihî sorumluluğumuzun farkındayız. Kayyumların bıraktığı enkaza rağmen tüm belediye eş başkanlarımız halkımızla birlikte çalışacak ve hizmet üretecektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kaçmaz Sayyiğit, lütfen tamamlayın.

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Devamla) - Hep birlikte ana dilimize, kültürümüze ve doğamıza sahip çıkacağız; belediyelerimizde kadınlar, gençler, engelliler, çocuklar için en doğru politikaları üretip her türlü sosyal imkânları sağlayacağız çünkü Van ve ilçelerinin artık kaybedeceği bir beş yıl daha maalesef yok.

Sözlerimi bitirirken onurlu Edremit, Tuşba, İpekyolu, Başkale, Gürpınar, Çatak, Özalp, Saray, Muradiye, Çaldıran, Gevaş ve Bahçesaray halkına sonsuz teşekkür ediyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)