GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:78
Tarih:07.05.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA PERİHAN KOCA (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle, Başkanlık Divanındaki kadın arkadaşlarımı kadın hareketinden gelen biri olarak saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Bugün sadece bir vekil olarak değil, aynı zamanda bir öğretmen olarak konuşacağım, aynı zamanda KHK'li bir eğitim emekçisi olarak konuşacağım bu öneride. Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin bugün 20 bin öğretmen atamasının yapılacağını sanki büyük bir müjdeymiş gibi ilan etti. Aynı şekilde, Yusuf Tekin, geçtiğimiz günlerde, itiraf şeklinde, katıldığı bir televizyon programında mülakatlarda herhangi bir kişiye kayırma yapmayacaklarını, adil bir süreç yürüteceklerini belirtmişti. Eğitimi dizayn sürecinin bir parçası olarak bizzat kendi getirdiğiniz ucube mülakat uygulamasını bir seçim yatırımı olarak kaldırmayı, hatırlarsanız, yine kendiniz vadetmiştiniz. Şimdi, o sözü tutmayacağınızı da yine kendi ağzınızla ifade ediyorsunuz. Yine, kendiniz açıkladınız, öğretmen ihtiyacının 68 bin olduğunu söylemiştiniz. Şimdi, bu sözü de tutmayacağınızı ifade ediyor, 20 bin atama müjdesi veriyorsunuz. Verdiğiniz tüm sözler, tüm vaatler her zamanki gibi şimdi de yalan çıktı ama bu, bir basiretsizlik değil, politik bir tercih ve aslında bir kez daha sizin eğitim politikalarınızın iflas ettiğini bizlere gösteriyor.

Eskisini mumla aratacak bir müfredatı aynı anda ne yazık ki hayata geçirmeye çalışıyorsunuz. Çünkü niyetiniz belli, sadece ve sadece kendi çıkarlarınızın, kendi ihtiyaçlarınızın neoliberal dünyanın ihtiyaçları çerçevesinde eğitimi şekillendirmeye çalışıyorsunuz. 20 bin atama sayısı da bu politik tercihin bir ürünü. Kaç öğretmen atayacağınıza, kasanın başına sermaye tarafından atanan sermaye memuru Mehmet Şimşek karar veriyor. Cumhurbaşkanının göz bebeği, uğruna bir gecede mevzuat değişikliği yapılan Bakan Yusuf Tekin de bu talimata uyuyor.

"Bütçe kısıtlı, atama sayısı az." diyorsunuz, o hâlde mülakatlarla nokta atışı yapıp ilerleyelim istiyorsunuz. Bu yüzden, seçim öncesinde verilen sözlerinizi yutarak "Mülakata devam." müjdesi veriyorsunuz.

Sözüm ona "tasarruf" deyip duruyorsunuz. Peki, neden eğitimden, öğretmenden tasarruf yerine, tasarrufu kendinizden başlatmıyorsunuz? Diyanet Başkanınızın bindiği araba ortada, taktığınız saatler ortada, saray yavrusu makam odalarınız ortada, şirketlerin, holdinglerin silinen vergi borçları ortada ama sizin tasarruftan anladığınız emekçinin, emeklinin, öğretmenin, yoksulun boğazına yapışmaktan başka bir şey değil. Bir kez daha ifade edeyim: Sizin bu ülkenin öğretmenine, öğrencisine, bu topluma vereceğiniz hiçbir şey kalmadı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Koca.

PERİHAN KOCA (Devamla) - Öğrencilerin yaşamlarını mahvettiniz, eğitim emekçilerinin hayatını mahvettiniz, neredeyse öğretmenlik mesleğini bitirdiniz. Şu anda ülkenin dört bir yanında yankılanan "Yusuf Tekin istifa!" çağrılarını sizler duyuyor musunuz bilmiyorum ama öğretmenler "Yusuf Tekin istifa! diyerek feryat ediyorlar. İstifa çağrılarına kulak verin; öğretmenin, emekçinin ekmeğiyle ve geleceğiyle oynamayın diyorum.

Son olarak bir çağrıda bulunmak istiyorum. Öğretmenlik onuru için büyük bir mücadele veren, "Taban maaş haktır." diyen Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası 26 Mayısta Ankara'da olacak; onların talepleri, mücadelesi bizim de talebimizdir, bu davetleri davetimizdir. 26 Mayısta biz de öğretmen arkadaşlarımızla birlikte omuz omuza olacağız. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)