GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türk Ticaret Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:82
Tarih:15.05.2024

ORHAN SÜMER (Adana) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Türk Ticaret Kanunu'nda değişiklik yapılmasını öngören kanun teklifinin 1'inci maddesi üzerine söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Teklifin 1'inci maddesi Kooperatif Bilgi Sistemi'ne kaydı gerçekleştiremeyen ortaklara yönelik veri eksikliklerinin tamamlanması, Kooperatif Birliği Sistemi'nin ilgili bakanlıklar ve teşkilatlarınca etkin kullanılması ile adli ve idari para cezalarını düzenlemektedir.

Değerli milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz bu kanun teklifi AKP iktidarının ülkemizde yaşanan ekonomik krizin sorumluluğunu kendi üzerinden atmaya çalışmasının bir göstergesidir. Sözde stokçuluğu, fahiş fiyatlandırmayı, piyasayı yanlış yönlendirenleri cezalandıracaktır; oysa Türkiye'de bugün yaşanan gıda krizinin tek sorumlusu yanlış ekonomi politikaları uygulayan AKP iktidarıdır. Uygulama yanlış olunca da ne yazık ki çözüm de yanlış ilerliyor, önce sorunu doğru tespit etmek gerekir.

Değerli milletvekilleri, gıda enflasyonunun ve krizin arkasında tarım ve ticaret politikası, yanlış faiz ve ithalat politikası, hatalı teşvikler ve eksik desteklemeler; düzenlenemeyen hal, perakende ve ticaret yasaları bulunmaktadır. İktidar tümüyle bu konularda değişiklik yapmadan bu sorunu çözemez. AKP iktidarı ürün maliyeti artışlarını pazar tezgâhlarındaki yüksek kira bedellerine ve zincir marketlerin uygulamalarına bağlıyor, onlara kesilecek cezalar artınca sorunun çözüleceğini zannediyorlar. Oysa, içinde bulunduğumuz durumda iktidarın önce uyguladığı politikayı değiştirmesi gerekir.

Değerli milletvekilleri, yıllardır iktidarı uyarıyoruz ve sesleniyoruz, başta ekonomi ve tarım politikaları olmak üzere yapılan yanlışlıkları dile getiriyoruz. İktidarın yaptığı yanlışın faturasını maalesef vatandaşlarımız ödüyor. "Gelin, bu yanlıştan vazgeçin." diyoruz, maalesef, ne yazık ki AKP iktidarı yirmi iki yıldır bildiğini okumaya devam ediyor. Eğer uyarılarımız dinlenseydi, iktidar "Muhalefet ne diyor? 'Niye bu kadar ısrarla kriz kapıda.' diye bağırıyor." deseydi bugün gıda krizini çoktan aşmış olacaktık.

Bakın, değerli arkadaşlar, bu kürsüden bundan tam üç sene önce, 20 Ocak 2021 tarihinde bir fotoğraf gösterdim, bu fotoğrafta ilim Adana'nın Seyhan ilçesi Yeşilyurt semt pazarında vatandaşlarımızın pazarlardan artık ve çürük sebze, meyve toplamak zorunda kaldığını buradan iki defa dile getirmiştim. "Vatandaş için artık bıçak kemiğe dayanmış durumda." demiştim. "Başta esnaflarımız olmak üzere, çiftçilerimiz, emeklilerimiz, asgari ücretli çalışanlarımız, memurlar yani toplumun büyük bir kesimi yoksulluk sınırının çok altında yaşam mücadelesi veriyor. Milletimizi pazarda çürük sebze, meyve toplar durumdan kurtaracak adımları mutlaka atmamız gerekiyor." demiştim.

Yine, bundan iki sene önce, 24 Nisan 2022 tarihinde bir fotoğraf daha gösterdim, maalesef karpuz dilimle satılmaya başladı ülkemizde. Bu fotoğrafı Adana'da bir zincir markette çekmiştim, dilimi 40 lira. Bakın "Bu gidişatı acilen durdurmak lazım." diye seslenmiştik ama maalesef, bugün geldiğimiz noktada Türkiye büyük bir gıda krizi içerisinde bulunuyor. Yıllar öncesinde bugünleri görerek yaptığımız uyarılar dikkate alınmadı. İktidar tarımdan gıdaya, ekonomiden ihracata hangi alan varsa hepsinde vatandaşı değil, maalesef kendi yandaşının kazanacağı rantı düşündü.

Değerli milletvekilleri, bugün vatandaşımız ucuz ekmek alabilmek için saatlerce belediyenin halk ekmek kuyruklarında bekliyorsa, yine vatandaşımız et almak için sabah namazından önce kalkıp sıraya girmek zorunda kalıyorsa, okul çağındaki çocuklarımız maalesef beslenme çantalarına bir şey koyamıyorsa, çiftçimiz tarlasını ekemez hâle gelmişse, buğday Türkiye'de ithal ediliyorsa, marketlerde bebek mamalarına dahi alarm takılır durumuna gelinmişse, hiç kimse kusura bakmasın, bunun tek sorumlusu maalesef yirmi iki yıllık AKP iktidarıdır.

Bereket fışkıran topraklarımızda yeniden tarımın yapıldığı, çocuklarımızın yatağa aç girmediği, emeklimizin geçim mücadelesi vermediği, gıdaya ulaşımın sorun olmaktan çıktığı, ekonomik krizin son bulduğu, adaletin de herkes için geçerli olduğu, rantın değil halkın taleplerinin yerine getirildiği aydınlık bir Türkiye'yi ilk seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi iktidarının kuracağı sözünü veriyor, saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)