GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kütahya'nın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:87
Tarih:28.05.2024

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Kütahya, iktidar partisine yıllarca sürekli olarak en yüksek oy oranlarıyla destek vermiş bir il olmasına rağmen, yirmi yıl zarfında sürekli olarak mağdur edildi. Ulaşım sorunu had safhada olan bir il. Otoyol sorunumuz var, otoyol Kütahya'dan geçmiyor, hızlı tren geçmiyor; hep geçeceği vadedildi yirmi yıldır ama geçmiyor maalesef. Zafer Havalimanı'yla ilgili zaten açıklama yapmama gerek yok. Köylerin birçoğunda ilçeye bağlayan yollar bakımsız, dökülüyor. Kütahya'nın Emet-Hisarcık-Gediz yolu, Simav-Sındırgı, Tavşanlı-Domaniç yolları da dâhil olmak üzere ilçeleri birbirine bağlayan ve diğer illere bağlayan yolları yıllardır, yirmi yıldır, otuz yıldır yapılamadı, yapılmadı. Birçok köyde GSM operatörü, cep telefonu çekmiyor, internet bağlantıları yok ve buralarda eğitim yapılıyor; öğrenciler mağdur.

Kütahya ilinin 6 ilçesinde, Emet, Hisarcık, Tavşanlı, Gediz, Simav ve merkez ilçe başta olmak üzere termal su kaynakları var, bunların çoğu şifalı sular ama Kütahya termal turizm teşvik bölgesinde değil. Yoncalı Termal Tedavi Merkezi var, dünya çapında radyoaktif suları olan bir beldemiz ancak burada yeterli düzeyde sağlık tesisi, rehabilitasyon tesisi yok.

Maden sahaları tarafından yüzde 91'i işgal edilmiş olan bir il. Bir il düşünün ki dünyada en fazla maden cevherinin bulunduğu ve sahasının, tüm sahasının yüzde 91'i maden sahası ruhsatı almış olan bir il ve bu ilde meslek hastalıkları hastanesi yok. "Dünyanın en kıymetli madenleri" dediğimiz altın, bor, gümüş, manyezit başta olmak üzere birçok maden çıkarılıyor. Vahşi altın madeni çıkarılmasına göz yumulan bir periyottayız şu anda ama burada şehir zehirleniyor, şehir karşılığını bulamıyor ve bunun da ötesinde, bu işin kaymağını maalesef, yabancı çok uluslu şirketler yiyor. Kütahya'nın dört bölgesinde altın çıkarma girişimleri var, iki yerde altın çıkarılıyor.

"Dünyanın en kıymetli madeni" dediğiniz bor işletmesi var. Bor karbür fabrikasını, borla ilgili diğer yan sanayi ürünlerini maalesef, başka şehirlerde yapıyorsunuz ama Kütahya'da yapılmıyor; BOREL, BORON deterjan vesaire Kütahya'da değil. Dünya bor rezervinin yüzde 60-70'ini bünyesinde bulunduran Emet ilçesinde, Hisarcık ilçesinde yapılması gereken fabrikalar başka yerde yapılıyor ve işletme burada yapılmıyor; Kütahya bu konuda cefasını çekiyor.

Kütahya'nın bir de yıllardır ihmal edilen önemli bir özelliği var -çoğumuz da bilmez- Osmanlı'nın kurulduğu yer Domaniç ve kurtuluşun şehri Dumlupınar beldemiz yıllardır ihmal ediliyor. 130 bin şehit verdiğimiz, 30 Ağustos Meydan Muharebesi'nin yapıldığı Dumlupınar'da şimdiye kadar hiçbir zaman Başbakan veya Cumhurbaşkanı düzeyinde kutlama yapılmadı ve bu sene, belediyesini aldığımız Dumlupınar'da bu ihmali gidereceğiz ve en şanlı şekilde, tarihine yakışır bir şekilde Dumlupınar Zaferi'ni Dumlupınar'da 30 Ağustosta kutlayacağız; tüm milletvekili arkadaşları da oraya davet ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Kütahya'nın, maalesef, dillere destan olan bir yönü daha var, on dört yılda bir şehir hastanesi yapamadınız ve Türkiye'de devlet hastanesi olmayan tek il. Bakanlıktan önceki hafta da açıklama geldi "Hastane yapılacak." vesaire diye; üç yıl yatırımlar durduruldu arkadaşlar, üç yıl. Kütahya'ya hastane sözünüz falan yok ve mevcut hastaneden de doktorlar ve öğretim üyeleri şu anda kaçıyor; birçok branşta eksiklikler var. Yapılan şehir hastanesine kamu hastanelerinden taşınan malzemelerle peşkeş çekiliyor, bir usulsüzlük yapılıyor ve buna da göz yumuyorsunuz. Şu anda tıbbi donanım ve teçhizat yönünden, tıbbi malzeme yönünden, sağlık çalışanları yönünden tamamen eksik ve yarım yamalak çalışan bir hastane. Afiliasyonla ilgili çok ciddi sıkıntılar var ve sağlıkçılar şu anda ili terk ediyor. İlçelerdeki hastanelerde de yeterli düzeyde doktor kadrosu olmadığı için ildeki hastanelerden rotasyonla, günübirlik "Sabah git, akşam gel." şeklinde hekimler gönderiliyor ve bu şekilde de sağlık sisteminin döndürüleceğini zannediyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Evet, Sayın Vekilim, lütfen tamamlayın.

ALİ FAZIL KASAP (Devamla) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Kütahya'nın 700 binlerde seyreden nüfusu, özelleştirmeden sonra göçlerle, maalesef, 600 binin altına indi, 580 bin civarında ve göç daha da devam ediyor. Kütahya'da özelleştirmeden sonra 12 bin işçi işini kaybettiği için -sayıyla 12 bin- şu anda mağduriyetin en dibini yaşamaktadır. Kütahya bir emekliler şehri olmuştur AK PARTİ iktidarları döneminde. Bütün bu mağduriyetlerin giderilmesi için maalesef, şunu söylüyorum: Vaatleriniz artık yetmiyor, sizin gitmeniz gerekiyor.

Teşekkürler.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)