| Konu: | Mersin'de TAG Otoyolu'nda meydana gelen elim trafik kazasına, güvenli bölge olarak nitelendirilen Refah'ta katliam olduğuna, İsrail Dışişleri Bakanının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alarak gündem oluşturmaya çalıştığına, İspanya, Norveç, İrlanda ve Slovenya'nın Filistin'i devlet olarak tanımasına, 28 Mayıs Azerbaycan Bağımsızlık Günü'ne, 27 Mayısın yıl dönümüne, AK PARTİ hükûmetleri olarak yirmi iki yılda türlü badireler atlattıklarına, Türkiye'nin mevcut darbe anayasasına mahkûm edilmesinin siyasete olan güveni zedelediğine ve 28 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunun yıl dönümüne ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 87 |
| Tarih: | 28.05.2024 |
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Değerli milletvekilleri, hepinizi hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.
Sözlerimin başında geçtiğimiz gün Mersin'in TAG Otoyolu'nda meydana gelen elim trafik kazasında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet ve mağfiret, ailelerine ve yakınlarına sabrıcemil niyaz ediyorum, Rabb'imden yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun diyorum.
Çok Değerli Başkanım, değerli milletvekilleri; maalesef yüreğimiz kan ağlıyor. Filistin'de katliam var, soykırım var, Gazze'de katliam var, soykırım var ve güvenli bölge olarak nitelendirilen Refah'ta katliam var, soykırım var. Uluslararası Adalet Divanının "Saldırıları durdurun." kararına rağmen terör devleti İsrail hain saldırılarına her dakika bir yenisini ekliyor, bombaların yağmur olduğu, mermi seslerinin bir an kesilmediği, insanların aç ve susuz bırakıldığı Gazze'de insanlık yok ediliyor. Gazze'de yaşamak için tek bir güvenli yer kalmamış durumda. Soykırımcı İsrail her türlü zulmü Gazzeli kardeşlerimize yaşatıyor. Öyle ki diri diri bebekleri, insanları, yaşlıları yakıyorlar. Suçunu bastırmak için, gündemi değiştirmek için İsrail Dışişleri Bakanı dünya mazlumlarının gür sesi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan hezeyanlarını ve alçakça iftiralarını ortaya koymak suretiyle bir gündem oluşturmaya çalışıyor. Bu iftiraları münasebetiyle bu açıklamaları şiddetle kınıyor ve lanetliyorum. Filistinli kardeşlerimize her türlü zulmü yapan terör devletinin siyonist yöneticilerinin insanlığın şahitliğinde mutlaka yargılanacaklarını bir kez daha ifade ediyorum. Gazze kasabı Netanyahu ve yönetiminin bu zulümlerinin cezasını alması için Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün dünyayı bu noktada harekete geçirdiği gerçeğinden hareketle dün olduğu gibi bugün de Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz ve son gelişmelerle özellikle şu hususu belirtmek isterim ki İspanya, Norveç, İrlanda ve Slovenya'nın Filistin'i devlet olarak tanımasıyla Filistin'i tanıyan devlet sayısının 150'ye çıkmış olmasını önemsiyoruz ve bu kararları münasebetiyle bu yönetimleri de tebrik ediyoruz.
Şunu ifade etmek isterim: Bugün, 28 Mayıs Azerbaycan Bağımsızlık Günü. Bu nedenle, Azerbaycan halkının bağımsızlık mücadelesinin ve ulusal egemenliğinin onurlandırıldığı bir günü yaşıyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Akbaşoğlu, lütfen toparlayın.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bağımsızlığını gururla kutlayan Azerbaycan'ın geleceği güçlü ve aydınlık olsun. Bu özel günde tüm Azerbaycan halkına barış, huzur, refah ve esenlik diliyorum. "Tek millet, iki devlet" anlayışıyla kardeşliğimizi pekiştirmeye devam edeceğimizi, bir ve beraber olduğumuzu tekraren ifade ediyorum.
Dün, 27 Mayısın yıl dönümüydü, gerçekten bu gün hakikaten insanlık tarihî bakımından Türkiye'ye bir yüz karası lekenin vurulduğu bir gün. Bir yargı tiyatrosuyla idama gönderilen Adnan Menderes'i, Hasan Polatkan'ı ve Fatin Rüştü Zorlu'yu rahmetle, minnetle yâd ediyorum, Rabb'im ruhlarını şad, mekânlarını cennet eylesin. Yassıada mahkemelerinde türlü baskılara, hakaretlere ve işkencelere maruz kalan 3 devlet adamımız isimlerini milletimizin gönüllerine "millî irade kahramanı" olarak yazdırmışlardır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Akbaşoğlu, lütfen toparlayın.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Üzerinden değil altmış dört sene asırlar bile geçse darbecileri unutmayacağız ve asla affetmeyeceğiz. 27 Mayıs darbesine giden yolda darbeye uygun ortamı hazırlamak için üç yıl boyunca uğraşılmıştır. Çeşitli gazetelerde Menderes'i ve Demokrat Partiyi hedef alan ve "İhtilal meşru bir haktır." denilerek darbeye davetiyeler çıkarılmıştır. Türk siyaseti bu darbe gerçeği nedeniyle uzun yıllar boyunca kargaşa girdabından bir türlü kurtulamamıştır, 27 Mayısın karanlık gölgesi her on yılda bir tekrarlanan darbelerle millî iradenin peşini bırakmamıştır. Şunu ifade etmek istiyoruz ki millî iradeye kimsenin pusu kurmasına izin vermeyiz, her kim ki kanun dışına çıkarsa karşısında tüm kurumlarıyla Türkiye Cumhuriyeti devletini bulur, Hükûmetimizi bulur, Parlamentomuzu bulur. Yeni anayasayla bu kazanımlar daha öteye inşallah taşınacaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Akbaşoğlu, lütfen toparlayın; son kez uzatıyorum.
Buyurun.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Sandık dışında yol arayanlar, sandık dışında farklı odaklardan medet umanlar bu ülkede artık başarılı olamazlar, hedeflerine asla ulaşamazlar. Demokrasimize, millî iradeye kimsenin pusu kurmasına asla ve kata izin vermeyiz.
Yirmi iki yılda türlü badireler atlattık AK PARTİ hükûmetleri olarak, Türk siyasi tarihinin en fazla darbe girişimlerine maruz bırakıldık. Hendek, çukur siyaseti, kanlı terör eylemleri, Gezi olayları, 15 Temmuz darbe girişimiyle doğrudan Meclisimizi, Hükûmetimizi, devletimizi ve milletimizin kendisini hedef alacak kadar gözlerini kararttılar, imtiyazlarını korumak uğruna ellerinin altında ne varsa vesayet aparatı olarak üzerimize saldılar. Biz sağlam durduk, asla geri adım atmadık; tankla, uçakla millî iradenin teslim alınamayacağını çok net bir biçimde milletçe gösterdik. Saldırılar karşısında Hükûmet olarak asla geri adım atmadık.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Akbaşoğlu, teşekkür için açıyorum.
Buyurun.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Milletimiz, tertemiz iradesine leke sürmek isteyenlere asla müsaade etmedi. Sokak olaylarıyla ülkemizin karıştırılamayacağını, terör örgütleriyle siyasetin dizayn edilemeyeceğini, fezlekeler ve iddianamelerle siyasete operasyon çekilemeyeceğini içerideki ve dışarıdaki tüm vesayet heveslilerine apaçık, net bir şekilde gösterdik ve göstermeye her zaman hazırız.
Türkiye'nin mevcut darbe anayasasına mahkûm edilmesi siyasete olan güveni zedeliyor. Onca değişikliğe rağmen mevcut Anayasa'nın dilinden ruhuna kadar birçok problem taşıdığı bir gerçektir. Mevcut Anayasa'mızla yola devam edemeyeceğimizi, cumhuriyetimizin 100'üncü yılının darbe anayasasıyla geçirilmesinin bu millete büyük bir mahcubiyet kaynağı olacağı gerçeğini tekrar ifade ediyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bitiriyorum.
BAŞKAN - Sayın Akbaşoğlu, lütfen tamamlayalım.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Ve 28'inci Dönem milletvekilleri olarak bu Parlamentonun sivil, katılımcı, demokratik, çoğulcu, bu milletin Türkiye Yüzyılı'yla küresel güç etkileri bakımından dünyanın merkezine oturacağı, insan hak ve özgürlüklerinin doyasıya teminat altına alındığı ve yaşandığı bir yeni dönemi hep beraber başlatacağına inanıyorum.
Ve son olarak bugün, 28 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 2'nci turunun yıl dönümü. Bundan tam bir yıl önce, 2'nci tur seçimi milletimizin teveccühüyle tamamlanmış ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha Cumhurbaşkanı seçilmişti. Sayın Cumhurbaşkanımız yola çıktığında "Bu sevda burada bitmez." dedi ve ilk günkü memleket ve millet aşkıyla, sevdasıyla gece gündüz demeden çalıştı. Şükür ki milletimiz bu sevdayı karşılıksız bırakmadı ve bir yıl önce -bu kutlu yürüyüşü- milletin adamını bir kez daha Cumhurbaşkanı olarak görevlendirerek ülkeyi yönetmekle sorumlu, görevli ve yetkili kıldı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Bitiriyorum, son cümlem.
BAŞKAN - Peki, Sayın Başkan, lütfen bitirin.
Buyurun.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Sayın Cumhurbaşkanımızın da seçimden sonra ifade ettiği gibi, o gün kazanan sadece Cumhurbaşkanımız, AK PARTİ, Cumhur İttifakı değildi, 85 milyon, bütün vatandaşlarımızdı. O gün aziz milletimiz kazandı, Türkiye Yüzyılı'nın kapısı aralandı, açıldı. Bu seneidevriyesi vesilesiyle milletimize gösterdikleri güven ve teveccüh nedeniyle teşekkürlerimizi arz ediyor, bütün Yüce Meclisi, heyetinizi hürmetle selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum.