GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:87
Tarih:28.05.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA PERİHAN KOCA (Mersin) - Teşekkürler.

Alperen Enes Ural, Zekai Dikici, Ulaş Dumlu, Ömer Girgin, Ömer Çakır, Arda Tombul, Erol Can Yavuz, Murat Can Eryılmaz, Yiğit Zamanis. Bu isimler sizler için bir şey ifade ediyor mu? Hatırlıyor musunuz ya da hiç duydunuz mu bilmiyorum ama onlar yalnızca bu yıl, 2024 yılında MESEM'lerde sermayeye peşkeş çekilirken iş cinayetlerinde katledilen çocuk işçiler. Alperen Enes Ural, henüz 17 yaşındaydı. Manisa'nın Soma ilçesinde MESEM kapsamındaki stajını inşaatta yapıyordu; inşatta doğal gaz borusu döşerken yüksekten düştü ve beş gün boyunca yaşam mücadelesi verdi ama ne yazık ki yaşama tutunamadı, geçtiğimiz hafta kendisini kaybettik. Arda Tombul, 14 yaşındaydı; İstanbul Büyükçekmece'de bir metal fabrikasında staj yapıyordu; kafası sac büküm makinesine sıkışarak yaşamını yitirdi. Erol Can Yavuz, henüz 15 yaşındaydı; Kütahya'da bir mobilya fabrikasında staj yapıyordu o da üzerine sunta bloklar devrildi ve yaşamını yitirdi. Beyzanur Hatmorioğlu, 17 yaşında bir lise öğrencisi; Akdeniz Sanayi Sitesi'nde bir aracın yakıt deposunun patlaması sonucu şu an vücudunun yüzde 80'i yanmış durumda ve yaşamını idame ettiremiyor. "Hatırlıyor musunuz?" diye sormaktan çekiniyorum çünkü hatırlamak bir yana umurunuzda mı gerçekten bilmiyorum çünkü bu cinayetler ilk değildi ve iktidar olarak ısrarla uygulamış olduğumuz -dinlemeseniz de- bu politikalardan anladığımız üzere son da olmayacak.

Bakın, belli verilerle konuşmak gerekirse, AKP'li yıllarda resmî verilere göre en az 925 çocuk iş cinayetlerinde yaşamlarını yitirdi, katledildi. İktidar eliyle çocuk işçiliğini, çocuk sömürüsünü ve hatta artık çocuk ölümlerini meşrulaştıran, sıradanlaştıran bir uygulama olan MESEM uygulamalarında bugüne dek bilinen 336 öğrenci çıraklık yaptırılırken iş kazası geçirdi. Çocuk işçiliği, sözde, Anayasa'ya aykırı ama çocuk işçilik yaşı bugün geldiğimiz aşamada 5 yaşa düşmüş durumda. Yani yasa, hak, hukuk tanımayan bu iktidar halkın çocuklarına, emekçi çocuklarına sermayeye mahkûm edilmiş bir yaşam vadediyor; ölümle burun buruna bir yaşam vadediyor; MESEM cehennemini dayatıyor.

Bakın, yine, MESEM kapsamında Ostim'de çalıştırılan bir çocuk işçinin sözlerini sizlerle paylaşmak istiyorum, diyor ki: "Sabahtan akşama kadar çalışıyoruz, çalıştırılıyoruz. 'Akşam' dediysem, kaçta çıkacağımız belli olmuyor; ayağımın altı su topluyor çalışmaktan. Patron tüm kârını bizim sırtımızdan kazanıyor." Yani, patronun canı paydos vermek isteyinceye kadar çalıştırılıyor bu çocuklar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Koca, lütfen tamamlayın.

PERİHAN KOCA (Devamla) - MESEM'de gerçekleşen çocuk ölümlerinin ardından, nisan ayında Bakanlık öğrencilerin staj yaptığı 94 bin küsur işletmeyi denetlemiş yine ve 8 bininin MESEM'ini feshetmiş ama burada son olarak şunu ifade etmek isterim ki MESEM projesinin sorunu nitelik sorunu falan değil, denetimsizlik sorunu falan değil; MESEM'in varlığı başlı başına bir sorun aslında, kapitalizmin üretmiş olduğu bir sorun çünkü bu proje bir sermaye projesi, bu proje bir sömürü çarkı projesi ve çocuk emeğiyle, çocuk sömürüsüyle, aslında, patronları besleme projesi ne yazık ki. O yüzden, buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum: Bu proje derhâl ve derhâl iptal edilmelidir. Çocuk işçiliğinden, çocuk ölümlerinden yana değil, yaşamdan yana bir tutum almalıdır bu Parlamento.

Genel Kurulu saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. (DEM PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)