GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Deprem ili Hatay'ın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:88
Tarih:29.05.2024

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; 6 Şubat depremlerinde toplam can kaybının, toplam yıkımın yarısının yaşandığı Hatay'la ilgili, bu sıkıntılarla ilgili konuşmak üzere gündem dışı söz aldım. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekili arkadaşlarım, depremin üzerinden koskoca dört yüz yetmiş sekiz gün geçti ama Hatay insanlarının sorunları çözüleceğine sorunlar daha da artıyor. Bakın, bu, sorunların yumağı. Ben buradan tüm milletvekili arkadaşlarıma, Değerli Grup Başkan Vekillerime bu yumağı gönderiyorum. Buyurun, Hatay'ın sorunları... (CHP sıralarından alkışlar) Hatay'ın sorunları...

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - Demek ki on yıldır hiçbir şey yapamamışsınız.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Evet, on değil, yirmi iki yıldır hiçbir şey yapmadınız, yirmi iki yıldır Hatay'ı hep ihmal ettiniz. Ne dediniz? "Bir yılda..."

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - On yıldır Belediye Başkanınız demek ki mahvetmiş Hatay'ı.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Dinle ilk önce, dinle!

"Bir yılda tüm deprem konutlarını yapacağız." dediniz. Hatay'da Çevre ve Şehircilik Bakanının beyanı, diyor ki: "Hatay'a 254.195 konut yapacağız." Ve 8 Mayıs itibarıyla dedi ki: "Biz bu konutların 10.888'ini yaptık." Yani yüzde 4,2'sini. Ne yazık ki Hatay'a layık gördüğünüz oran budur. Başka illerde deprem konuşulmuyor ama Hatay'da hâlâ konuşuluyor. Hâlâ Hatay'da 205 konteyner kentte, 21 metrekarelik konteynerlerde 187.216 hemşehrim yaşıyor. Yazık değil mi günah değil mi bu arkadaşlara? Bu konteynerlerin de altyapısı yok ve ne yazık ki izolasyon yok, her yağmur yağdığında konteynerleri su basıyor. Hataylı insan dua ediyor: "Yağmur yağmasın ki benim eşyalarım ıslanmasın."

Ekonomi felç durumunda. Değerli milletvekili arkadaşlarım, bugün İstanbul Etiler AVM'de bir çalışan ne kadar SGK ödüyorsa Antakya'da konteyner büfede çalışan insan da aynı SGK'yi ödüyor; ne yazık ki Hatay'a layık gördüğünüz bu. Cevap verin bakalım, cevap ver!

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - Neyi?

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - İstanbul Etiler'deki ile yıkılmış Hatay'daki bir işçiden aynı SGK'yi alıyorsun. İstanbul'da esnaf nasıl bir vergi ödüyorsa yıkılmış kent Hatay'da da aynı vergiyi ödüyor.

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - Son otuz günde 2 milyarı nereye harcadınız?

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Bu mu senin vicdanın, bu mu senin insafın? Ne yazık ki Hatay'da...

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - Son otuz günde 2 milyarı ne yaptınız; bir söylesene.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Neyi? Söyle...

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - Son otuz günde 2 milyarı ne yaptınız, nereye harcadı Belediye Başkanı? İnşaat mı yapmış, asfalt mı yapmış?

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Ben ne soruyorum, sen neye cevap veriyorsun. Ben sana diyorum ki: Hatay'ın yüzde 95'i yıkılmış, sen hâlâ vergi peşindesin, hâlâ SGK peşindesin.

Bugün Hatay'daki bir esnaf nasıl faiz oranı ödüyorsa İstanbul'daki aynı esnaf aynı faizi ödüyor; bu mu sizin vicdanınız! Hatay'daki bir esnaf ne kadar vergi ödüyorsa, ne kadar elektrik ödüyorsa İstanbul'daki insan aynı elektrik parasını ödüyor.

"Rezerv alanı" diye bir şey söylediniz. Dediniz ki: "Bir yıl içerisinde orta hasarlı ve az hasarlı binalar güçlendirilmezse biz o binaları yıkacağız." Adam ekmeğinden vazgeçti, giyiminden vazgeçti, gitti, orta hasarlı binasını güçlendirdi; şimdi diyorsun ki: "Ben bunu rezerv alanı ilan ediyorum ve senin binanı yıkacağım, koyduğun tüm masrafları da vermeyeceğim." "Faturalandır." diyorsun, nerede faturalandırsın ki adam, yıkık bir bölgede nerede faturalandırsın? (CHP sıralarından alkışlar) Dediniz ki: "Hatay'da eşya yardımı vereceğiz. Siz üzülmeyin, bu iş yerlerinde ne hasarınız varsa biz onları ödeyeceğiz. Evlerindeki, işindeki hasarları da biz ödeyeceğiz." Aradan 478 gün geçiyor, bir kuruş bile eşya yardımı vermediniz. Hatay'da bir kavşağımız var, adı "Honda Kavşağı" ama artık işkence kavşağı oldu. Bir kavşağı 478 günde, bir buçuk yılda düzenleyemez misin ya! Otuz dakikada bir kavşağı geçemiyorsunuz. Hatay'da ne yazık ki...

Özellikle söylüyorum, Hatay sahipsiz. Hatay, Ulu Önder Atatürk'ün, Gazi Mustafa Kemal'in bize emanet ettiği bir il. Bu emanete sahip çıkın, bu emanetin değerini bilin. Siz Hatay'daki şu sorunlar yumağına teker teker bakın bakalım, bir tanesi yanlışsa o zaman deyin ki: "Bu yanlıştır." Bakın, bu yumak gittikçe büyüyor ve Hatay'ı ne yazık ki siz ötekileştiriyorsunuz, sahiplenmiyorsunuz Hatay'ı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Güzelmansur, lütfen tamamlayın.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Hatay'da çıkıp müjdeler veriyorsun, diyorsun ki: "Ben 750 bin lira hibe, 750 bin lira kredi vereceğim." Peki, bununla ilgili bir mevzuat var mı? Tek bir kişi, bundan kullanan kimse var mı?

Diğer bir şey: Hatay'da, biliyorsunuz, mücbir sebep var; ağustosta bitiyor. Van depreminde mücbir sebebi altı yıl uzattınız, şimdi diyorsun ki: "Ben Hatay'da uzatmayacağım." Bari 5 ilçede uzat; Antakya, Samandağ, Kırıkhan, Defne, Hassa'yı uzat çünkü bu ilçelerin yüzde 90'ı gitti, yüzde 90'ı kırıldı ama ne yazık ki biz söylüyoruz, biz duyuyoruz. "Enkaz altındaki araçların parasını ödeyeceğiz." dediniz, yine, kimseye beş kuruş vermediniz. Bir havaalanı yolu bir buçuk yılda yapılmaz mı ya. Köylerden dolaştırıyorsunuz, köylerden. Havaalanına gitmek için yarım saat köylerden dolaştırıyorsunuz. Beş dakikalık havaalanına gitmek için dört saat harcadık.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Biraz daha konuşsaydım.

MAHİR POLAT (İzmir) - Ver, bir dakika daha ver.

NERMİN YILDIRIM KAYA (Hatay) - Bir dakika daha verin.

BAŞKAN - Sayın Güzelmansur, bir dakika da uzattım.

Teşekkür ediyorum.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)