Konu: | Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 91 |
Tarih: | 05.06.2024 |
MHP GRUBU ADINA KONUR ALP KOÇAK (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 125 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin birinci bölümü hakkındaki görüşlerimizi paylaşmak üzere Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisi ve temsilcisi olmakla iftihar ettiğimiz aziz Türk milletini saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, küresel sistemde belirsizliğin ve adaletsizliğin arttığı bir dönemde Türkiye'nin çeşitli güvenlik tehditleriyle karşı karşıya olduğu ve bu tehditlerle mücadelesinde müttefiklerinden hak ettiği ölçüde destek alamadığı üzücü bir gerçektir. Türkiye'nin güneyinde iç savaş neticesinde ortaya çıkan otorite boşluğu sebebiyle PKK ve DAEŞ gibi terör örgütleri kendisi için güvenli bölge arayışındadır. ABD başta olmak üzere bölgeye göz diken emperyalist güçlere piyonluk yapan bu terör örgütleri sadece Irak ve Suriye'nin değil, Türkiye'nin de toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini hedef almaktadır. Terör devleti İsrail ise 7 Ekimden bu yana mazlum Filistin halkına karşı bilhassa da Gazze Şeridi'nde soykırıma varan insanlık suçları işlemekte, tüm bölgenin barış ve istikrarını tehlikeye sokmaktadır. Orta Doğu'nun yanı sıra Kafkaslar ve Balkanların kırılgan bir yapı arz ettiği ve bu bölgelerde de her an yeni krizlerin patlak verebileceği bilinmektedir. Kuzeyimizde ise Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlatmış olduğu savaş hâlen devam etmektedir.
Türkiye'nin dünya gündeminde ilk sıralarda yer alan bu çatışma bölgelerinin tam ortasında kaldığı, dolayısıyla da savunma ve güvenlik politikaları açısından teyakkuzda olunması gerektiği açıktır. Böylesi bir dönemde Millî Savunma Bakanlığımız ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin her geçen gün güçlenmekte olması elbette memnuniyet vericidir. Gururla söylemek gerekir ki kahraman Türk ordusu ülkemizi çevreleyen tüm tehdit unsurlarını bertaraf edebilecek imkân ve yeteneklere sahiptir. Kahraman ordumuz, hava, kara ve denizde Türkiye'nin ve Türk milletinin hakkını, hukukunu, menfaatlerini korumaya hazır ve kararlı olduğunu defaatle ispat etmiş, Türk milletinin kaygıdan ve korkudan uzak bir hayat sürdürebilmesinin en büyük teminatlarından biri olmuştur.
Hiç şüphe yok ki kahraman Türk ordusu görevini layıkıyla yerine getirmektedir. Somut bir örnek vermek gerekirse, 2024 yılının ilk beş ayında etkisiz hâle getirilen terörist sayısı 1.100'e ulaşmış, böylelikle Temmuz 2015'ten bugüne dek etkisiz hâle getirilen teröristlerin sayısı 40 bini aşmıştır. Terörü kaynağında bitirme politikası kararlılıkla sürdürülmektedir. "Girilmez." denilen mağaralara girilmiş, "Ulaşılamaz." denilen tepeler aşılmıştır; artık teröristler için hiçbir yer güvenli değildir. Bir insanlık suçu olan terör karşısında Türkiye'nin kalıcı ve kesin sonuçlar alacağından en ufak bir şüphemiz yoktur. Partimizin Hükûmetin bu doğrultuda atacağı her adımı sonuna kadar destekleyeceğinden de hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır.
Türkiye'nin terör örgütleri karşısında sergilediği başarı, tüm dünyaya terörle mücadelenin nasıl yürütülmesi gerektiği hususunda ilham verecek bir nitelik kazanmıştır. İnsani diplomasiyle barış ve istikrarı önceleyen güvenlik politikalarını birleştirmesi neticesinde, Türkiye, birçok sınamayla karşı karşıya olan uluslararası güvenlik sisteminin vazgeçilmez, katkısı aranan ve tecrübesine başvurulan saygın bir üyesi hâline gelebilmiştir.
Elbette ki bu başarılar tesadüfen elde edilmiş değildir. TSK, yerli ve millî savunma sanayimizden her geçen gün daha fazla katkı almaktadır. Ayrıca, kahraman ordumuz, sayısı ve kapsamı her geçen yıl artan tatbikatlarla itibarını, etkinliğini ve caydırıcılığını pekiştirmektedir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin en büyük müşterek tatbikatlarından olan, 45 ülkeden yaklaşık 11 bin personelin katılımıyla gerçekleştirilen Efes 2024 Tatbikatı, ordumuzun ve millî savunma sanayimizin imkân ve yeteneklerinin gurur verici seviyelere ulaştığını bir kez daha dosta ve düşmana göstermiştir.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin ulaştığı başarıların sürdürülebilmesi şüphesiz ki Millî Savunma Bakanlığı teşkilatının ve mensuplarının ihtiyaçlarının giderilmesini elzem kılmaktadır. Bu çerçevede, Bakanlığın ihtiyaç duyduğu hususlarda yapılması gereken yasal düzenlemelere katkı sağlamayı ve Bakanlığımızın ve Bakanlık personelinin beklentilerini karşılamayı millî bir sorumluluk olarak değerlendiriyoruz.
Sayın milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz kanun teklifi, Bakanlık mensuplarının personel rejimi, özlük hakları, disiplin uygulamaları gibi konuları düzenlemekte; Anayasa Mahkemesi kararlarıyla iptal edilmiş bazı hükümlerin tadil edilmesini ve Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçilmesiyle hasıl olan uyum ihtiyacının giderilmesini öngörmektedir.
Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak bu düzenlemelere "kabul" oyu kullanacağımızı belirtirken, mevcut kanun düzenlemesinde yer almayan ancak seçim beyannamemizde yer vermek suretiyle takipçisi olacağımızı aziz Türk milletine ilan ettiğimiz, kanun teklifleriyle Meclis gündemine taşıdığımız, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin de çeşitli vesilelerle dile getirmiş olduğu bazı hususları bir kez daha gündeminize taşımak istiyorum: Öncelikle, TSK personelinin zor şartlar altında ve canları pahasına ifa ettikleri görevin maddi karşılığını ölçmek bize göre mümkün değildir. Bununla birlikte, rütbesi, ünvanı ve görevi ne olursa olsun "Ölürsem şehit, kalırsam gazi" şiarıyla hareket eden tüm TSK mensuplarının ve emeklilerinin, şehit yakınları ve gazilerin daha müreffeh bir hayat sürdürmeyi hak ettiklerine samimiyetle inanıyoruz. Bu çerçevede, TSK mensuplarının ve emeklilerinin, ayrıca şehit aileleri ile gazilerimizin mali ve sosyal haklarına ilişkin ilave düzenlemelerin hayata geçirilebileceği kanaatindeyiz.
Binbaşı ve astsubaylarımızın tazminat sorununu çözmek üzere bir kanun teklifi hazırlanacağını öğrenmiş olmaktan memnuniyet duyduğumuzu belirtmek, tazminat taleplerinin karşılanması için yapılacak düzenlemeye de Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak destek vereceğimizi şimdiden kayda geçirmek istiyorum.
Aziz şehit ve gazilerimize duyduğumuz minnet ve saygının bir gereği olarak TBMM'de şehit ve gazilerimizin gündemlerini takip edecek bir ihtisas komisyonunun kurulması, şehit yetimlerinin birine değil tamamına kamuda istihdam hakkı verilmesi, gazilerimizin kendisi dışında bir yakınına daha istihdam hakkı tanınması, şehit yakınlarına sağlanan ÖTV'siz araç alma hakkının gazilerimizi de kapsayacak şekilde genişletilmesi, şehit ve gazi çocuklarının her kademedeki eğitim masraflarının devletimiz tarafından üstlenilmesi ve bu gençlerimizin orta ve yükseköğretim hayatları boyunca kamuya ait yurtlardan ücretsiz faydalanması gerektiğini savunuyoruz. Sözleşmeli erbaş ve erler ile uzman erbaşların kadroya geçirilmesi başta olmak üzere özlük haklarının iyileştirilmesini gerekli görüyoruz.
Son olarak, terörle mücadele sırasında yaralanmış olmalarına rağmen maluliyet oranı yüzde 40'ın altında olduğu gerekçesiyle malul sayılmayan kahraman gazilerimizin bu mağduriyetlerinin giderilmesini beklediğimizi ve bu hususta özellikle Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımıza önemli sorumluluklar düştüğünü hatırlatmak istiyorum.
Bu düşüncelerle, kanun teklifinin ülkemiz, milletimiz, ordumuz için hayırlı olmasını temenni ediyor, vatan ve millet müdafaasında şehit düşen kahramanlarımıza Yüce Allah'tan rahmet, gazilerimize esenlikler diliyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)