GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İNSAN HAKLARI VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ BAĞLAMINDA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:90
Tarih:10.04.2013

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Şimşek'in ifade ettiği bir şey var, benim sözlerimi çok yanlış anlamışsınız, tutanaklardan çıkaralım. Ben şunu ifade ettim: Son otuz yılda bu ülkede can kayıpları yaşandı, acılar yaşandı ve fakat bu otuz yılda yaşananları temize çıkarma gibi bir gayretimiz yok, altını çizdim. Temize çekme gibi bir gayretimiz yok. Ancak bundan sonra bu suçlar işlenmesin, yeni canlar kaybolmasın, yeni anaların göz yaşları olmasın dedim. Bunlar tutanaklarda vardır, buradan çıkartırız. Yoksa geçmişte yapılmış bu yanlışları yürütme organının bir mensubunun iki sözüyle, iki cümlesiyle bir tarafa koyabilmesi mümkün değil.

CEMALETTİN ŞİMŞEK (Samsun) - Silahları bırakıp gidecekler ya.

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Bunu bilecek noktasındayız.

Şimdi, onun dışında Sayın İnce; İmralı'daki uygulamaların tamamı Türkiye'deki 370 civarındaki ceza infaz kurumundakilerle birebir aynıdır.

MUHARREM İNCE (Yalova) - Damga var mı?

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Mektuplarda, yazışmalarda kontroller yapılmadan hiçbir işlem yapılmaz. Oraya girenler de kontrol edilir, çıkanlar da kontrol edilir. Oraya görüşmeye gidenler kendileri cevapları alıp gelmezler, notlarını götürmezler. Bunlar gene olması gereken şekilde idarenin üzerinden yapılır. Dolayısıyla Silivri'de ne varsa, Ankara Sincan'da ne varsa, efendim İzmir'deki Şakran Cezaevinde ne varsa İmralı'daki F Tipi Cezaevinde de o var, farklı bir uygulamamız yok.

MUHARREM İNCE (Yalova) - Sayın Bakan, damga var mı, damga? Var mı damga?

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Var, var hepsi, hiçbir eksiğimiz yok.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUHARREM İNCE (Yalova) - Damga var mı?

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Hepsi kayıt altında Sayın İnce.

Sayın Başkanım?

MUHARREM İNCE (Yalova) - Damga yok.

BAŞKAN - Buyurun.

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Yapılan bütün işlemlerin hepsi kayıt altındadır. Ceza güvenlik tedbirleri hakkındaki Kanun'un gerektirdiği bütün hususlara riayet edilmektedir.

Sayın Köse, "Adaletin gözü kapalı olmalı, işte bunları sokağa nasıl salacaksınız?" Bizim böyle bir şey yapma yetkimiz de imkânımız da söz konusu değil ancak şu anda yapılanlar bunun fikrî çalışmasıdır, altyapı çalışmasıdır. Şayet böyle bir ihtimal gündeme gelecekse zaten bu Parlamentodan yetki alınmaksızın böyle bir şeyin yapılma imkânı yoktur. Buna dönük herhangi bir tespitimiz ya da söylemimiz olmamıştır, olamaz da bundan sonra.

Sayın Gök, tazminat miktarları üzerinden bir değerlendirme yaptılar. Bu tazminat miktarları bizim komisyonlarda verdiğimiz rakamlardır yani bunlar gizli saklı şeyler değil. Türkiye'nin aleyhine 2012 yılında 23 milyon euro civarında tazminata karar verildiğini biz komisyonda da ifade ettik. Şimdi, bunun için gayret sarf ediyoruz. Bu çabalar ne zaman başladı? Aktif olarak 2011'in? Daha önce 2002'den beri, özellikle Sayın Bal'ın kürsüden sorduğu "AK PARTİ on yıldır iktidarda, on birinci yılında, şimdi mi aklına düştü bu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararları?" 2002'yle 2005 arasında, Kopenhag siyasi kriterlerini karşılamak üzere bu Parlamento sabahlara kadar çalıştı. Gündüzden girdik, ertesi gün sabah üzerimize bu Parlamento çatısı altında güneş doğdu. Ve o dönem -hatırlıyorum, ben Grup Başkan Vekiliydim- tüm Parlamento tarihinin en çok yasa çıkartılan dönemidir.

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Sayın Başkan, süre, süre?

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - 980 civarında kanun tasarı ve teklifi yasalaşmıştır dört buçuk yılda. Parlamento tarihinde böyle bir şey yok. Bütün bunların hepsi, İnsan Hakları Sözleşmesi'nden kaynaklı hakların karşılanabilmesi için, Türkiye'deki demokratik standartların işletilmesi için?

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Sayın Başkan, bugünkü süre toleransınız nereden kaynaklanıyor? Bazen hiç ek süre vermiyorsunuz. Bu süre fazla.

BAŞKAN - Sayın Serindağ, sayın milletvekilleri soru sordular, Sayın Bakanın cevap vermesini istediler, onun için uzatıyoruz.

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Cevap verilmediği zaman da "Cevap vermiyorsunuz." diyorsunuz.

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Sayın milletvekili de kürsüye konuşmak için çıkıyor. Süresi bitince söz hakkı vermiyorsunuz.

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Peki Sayın Başkanım, o zaman biz yazılı cevap verelim cevap veremediğimiz sorulara.

Teşekkür ediyorum