GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:96
Tarih:26.06.2024

CHP GRUBU ADINA MUSTAFA ERDEM (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci bölümü üzerine Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, kripto varlıklarla ilgili faaliyetlerin düzenlendiği uzun süredir beklenen bu kanun teklifi geç kalınmış önemli bir düzenlemedir. Bu alandaki yasal düzenlemelerin en az bundan üç yıl öncesinde düzenlenmiş olması gerekirdi. Üç yıl derken Thodex uygulamasının ardından geçen süreden bahsediyorum. Tabii, teklif bu hâliyle de tam olarak düzenlenmiş değil, gri listeden bir an önce çıkma hayaliyle hızlıca hazırlanmış eksik bir düzenleme olarak görüyoruz.

Değerli milletvekilleri, kripto para piyasasında internete ulaşılabilen her yerde işlem yapılabilir, regülasyonu zordur, uluslararası iş birliği gerektirir. En önemlisi, kara para aklama ya da terörizmin finansmanı gibi eylemler için de kullanıldığı bilinmektedir. Terör örgütleri kripto paraları fiziksel veya dijital kartlara yükleyerek harcanabilir hâle gelen kartlarla nakde çevirebilmektedir. Karanlık ağ üzerinde kripto paralarla silah ve malzeme satın alabilmektedir. "Dark web" diye adlandırılan karanlık ağ, internetin gizli ve erişimi zor olan bölümüdür. Karanlık ağ üzerinde uyuşturucu, silah, sahte belge gibi yasa dışı ürün ve hizmetler satılmaktadır. Yine, kripto paralarla silah ve malzeme alımı yapmak için gizli anlaşmalar yapılabilmektedir. Bu anlaşmalar terör örgütlerinin diğer suç örgütleri veya devlet destekli aktörleriyle iş birliği yapmasını da içerebilmektedir. Bu açıdan mutlaka yasal düzenlemeye tabi olması gereken bir alandır. Böyle önemli bir konuda düzenleme yapılırken bir taslak oluşturuyorcasına alelacele Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunun gündemine alınıp hızlı bir şekilde Komisyondan geçmesinin sağlanmasını, alt komisyon kurulmadan, tali komisyonlarda uzun uzadıya tüm boyutlarıyla tartışılmadan Genel Kurula getirilmesini de doğru bulmadığımızı ifade etmek istiyorum.

Değerli milletvekilleri, 2018 yılının başında Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi toplantısında Hükûmet tarafından bu meseleyle ilgili uyarılar yapıldığının da altını çizmek isterim. Bu kapsamda gerçekleştirilen işlemlerin yasal bir dayanağı bulunmadığına ve resmî bir otoritenin güvencesinin olmadığına dair bir bilgilendirme yapıldı. Dolayısıyla hani dijital cüzdanlar çalınırsa, kaybolursa veya sahiplerinin bilgisi dışında usulsüz kullanılırsa bu durumlarda işlemlerin geri dönülemez nitelikte olması nedeniyle de kötü niyetli kişilerin suistimallerinden kaynaklanan zararların düzeltilmesinin söz konusu olmadığı uyarısı yapıldı. Bu gerçekten çok ilginç bir uyarıydı çünkü hükûmetin görevi vatandaşları tehlikelere karşı uyarmak değil, hükûmetin görevi vatandaşını korumaktır. Gerekli yasal düzenlemeleri yaparak o dönem önlem alsaydınız Thodex olayı başta olmak üzere kripto para piyasasında yaşanan birçok mağduriyeti belki bugün önlemiş olacaktınız. Yani bu geç gelen düzenlemenin açıklaması "Bilmiyorduk, yeni ihtiyaç oldu." olamaz çünkü 2018'de yapılan bu uyarılar, 2021'de dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan'ın kripto paraya ilişkin yasal düzenlemelerin kısa sürede tamamlanacağına dair yaptığı açıklamalar gösteriyor ki uzun bir süredir bu konunun yasal çerçeveye alınmasına ve oluşabilecek risklere karşı her türlü önlemin alınmasına ihtiyaç vardı ve yapılması gerekenler de belliydi. Tabii, bir süredir sürekli Bakan değiştiği için bunu söyleyen Bakan gitti, başka Bakan geldi, konu unutuldu gitti. İşte, AKP'nin hâli. Malum, Cumhurbaşkanının beğenmediği Bakan değişiyor ve o Bakanla ilgili uygulamalar da raftan kalkıyor. Bakalım, Sayın Şimşek ne kadar süre ikna edici olacak? Düşünün, Mehmet Şimşek şu anda görevden alınsa bu kadar kritik bir dönemde yine her şeye baştan başlayacağız. Gerçi, kendisi de zenginin yediğini fakirin sırtına yükleyerek bu krizden çıkma derdinde. Gerçek olan şu ki AKP iktidarında işçisi, çiftçisi, doktoru, öğretmeni, emeklisi rahata ereceği konusunda hayal bile kuramaz durumda.

Gelelim kripto paradan alınacak vergiye. Değerli milletvekilleri, içtiğimiz sudan, işçinin, emekçinin üç kuruş maaşından, temel ihtiyaç demeden her şeyden vergi alıp koca şirketlerin vergi borçlarını silen AKP iktidarı "Kripto para piyasasından vergi alınmalı mı?" diye düşünmüyor bile. Bu teklifte vergi namına bir yüzde 2 var, onun da yüzde 1'i SPK'ye, yüzde 1'i TÜBİTAK'a gidiyor. Teklifin en önemli eksiklerinden biri de sigorta sisteminin kripto para piyasasına güven ve yatırımcıların mağduriyetlerinin önlenmesi açısından çok önemli bir konu olmasına rağmen düzenlemeye dâhil edilmemesidir, hatta kripto hizmet sağlayıcılarının cirolarından yapılacak yüzde 2'lik tahsilata ilave olarak tutarın binde 5'i oranında artırılması ve bu tutarın da kurulacak sigorta teminat sistemine aktarılması yönündeki önerimiz de maalesef Plan ve Bütçe Komisyonunda reddedilmiştir.

Değerli milletvekilleri, kripto varlık piyasasında bu işlemleri yürütecek hizmet sağlayıcılarının mali gücünün, moralitesinin ve ticari ahlakının araştırılması gerektiğinin de altını çizmek isterim. Önceki yıllarda bu konuda birçok olumsuzluk yaşandığı bilinmektedir fakat teklifte bu konuda da bir düzenleme bulunmamaktadır. Ayrıca, güçlü sermaye yapısının oluşturulması kripto piyasası için kritik öneme sahiptir. Avrupa Komisyonu tarafından çıkarılan Kripto Varlık Piyasaları Yönetmeliği ile kripto hizmet sağlayıcılar üç ayrı sınıfa ayrılmış ve her sınıf için farklı asgari sermaye öngörülmüştür. Bizim teklifte buna rağmen asgari sermaye koşulu öngörülmemiştir.

Yine, dünya örneklerine baktığımızda blok zinciri meselesi çok kapsamlıdır. Gittikçe yaygınlaşan dijital paranın artık daha çok öne çıktığı bir dönemdeyiz. İleride bu durum daha da gelişecek, yeni ürünler ortaya çıkacaktır. Buna ilişkin olarak, Almanya başta olmak üzere bazı ülkeler strateji belgesi hazırlamaktadır. Bizim böyle bir strateji belgemiz yok. SPK, Merkez Bankası, BDDK, Hazine ve Maliye Bakanlığı iş birliğinde hedefleri, sınırları, riskleri belirleyen, yol gösterici bir belge hazırlanması çok da zor değildir ve bunun çok anlamlı olacağını düşünüyoruz.

Değerli milletvekilleri, AKP iktidarının akıl almaz uygulamaları maalesef devam ediyor. Dün yapılan bir ihaleyle memleketim Antalya'nın Demre ilçesi, Üçağız mevkisinde, Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi'nde bulunan, üstelik sit alanı olan yaklaşık 13 bin metrekarelik alanın işletmesi özel bir şirkete verildi. Neresi bu alan? Orada yaşayan köylülerin kullandığı köy meydanı. Artık insaf diyorum, artık insaf! Halkın kullandığı köy meydanı 3-5 şirketi zengin etmek için halkın elinden alınıp kiraya verilir mi değerli arkadaşlar? O meydanı kullanmadan insanlar evine de komşusuna da maalesef gidemez. Buradan Antalya ve Demre halkı adına Sayın Bakana sesleniyorum: Bu kabul edilemez bir durumdur, ihaleyi lütfen iptal edin diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)