| Konu: | İNSAN HAKLARI VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ BAĞLAMINDA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 90 |
| Tarih: | 10.04.2013 |
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bu maddede verdiğimiz önerge hem bir gerçekliği ortaya koyuyor hem de ironik bir önerge aslında.
Biz burada diyoruz ki: "3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu yürürlükten kaldırılsın." Bunun ironik yanı şu: Artık terörle mücadele edilmediği için bu ülkede, bu ülkeye o kadar zarar vermiş, binlerce insanın ölümüne yol açmış, şiddete başvurmayı asıl hedefi saymış PKK terör örgütüyle artık mücadele edilmeyip müzakere edildiği için daha çok da PKK terör örgütüyle mücadele etmek amacıyla çıkarılmış olan Terörle Mücadele Yasası'nın artık bir anlamı kalmamıştır diyoruz. Artık, Terörle Mücadele Yasası, teröristlerle mücadele etmek için değil; aksine, cumhuriyet yanlısı, Atatürk yanlısı, bu ülkenin çağdaşlığından, ilericiliğinden ve bu ülkenin geleceğinden yana olan Atatürkçülere ve cumhuriyetçilere karşı bir saldırı yasası olarak düşünüldüğü için ve kullanıldığı için, o nedenle Terörle Mücadele Yasası'nın artık bir anlamı kalmamıştır. Terörle mücadele edilmemektedir, müzakere edilmektedir. Aksine, halkla mücadele edilmektedir, halk bu maddeden daha çok zarar görmektedir. O nedenle "Bunun kaldırılmasını istiyoruz." diyoruz. İronik yanı bu arkadaşlar.
Diğer yandan, Terörle Mücadele Yasası, gerçekten de pek çok antidemokratik hükmü taşımaktadır. Terörle Mücadele Yasası kalktığı takdirde, Türk Ceza Kanunu'nda bizim ülkemizdeki terörle mücadelenin yapılabileceği maddeler vardır. Terörle Mücadele Yasası'nın kalkmasıyla beraber terör mahkemeleri ortadan kalkacaktır, bu özel yetkili mahkemeler ortadan kalkacaktır, doğal yargıç ilkesine aykırı bu mahkemeler ortadan kaldırılacaktır. Onun için bu Terörle Mücadele Yasası'nın ortadan kalkması gerekmektedir. Komisyonda görüşürken bunu, arkadaşlarımız dediler ki: "Biz, efendim, sadece cebir ve şiddeti çıkardığımız için siz bizi suçluyorsunuz, siz tümünün çıkartılmasını istiyorsunuz; bu, bir çelişki değil midir?" Hayır arkadaşlar, bu, bir çelişki değildir. Siz, orada, PKK terör örgütünün cebir, şiddet içermeyen her türlü eylemini serbest bırakmayı hedefliyorsunuz ama biz diyoruz ki: "Terör örgütü olan, şiddete başvuran her türlü örgütlenmeyle, suç örgütüyle ilgili bizim Türk Ceza Kanunu'muzda yeterince düzenleme vardır; sizlere, daha çok, siyasal iktidara yol veren, siyasal iktidarın mahkemesi hâline gelmiş olan terör mahkemelerinin ortadan kaldırılması gerekir. İşte, bunun için, biz, bu maddedeki önerimizi sunuyoruz sevgili arkadaşlar."
Bu maddeyi getirirken şöyle dendi: "Efendim, işte, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinden çok eleştiri alıyoruz, mahkûmiyet alıyoruz, bu nedenle bunu getirdik." Peki -ben Sayın Bakana o zaman da söylemiştim- 2006 yılında bu Terörle Mücadele Yasası'nda bir değişiklik yapılmış, 2006 yılında yok muydu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinden mahkûmiyetlerimiz buna dayanarak? Ama o zaman da yapılmadığına göre, şimdi bu gündeme getirildiğine göre amaç çok açık bir şeydir -biraz önce de söylediğimiz gibi- terör örgütünün meşrulaştırılması ve siyasallaştırılması söz konusudur.
Aynı şekilde, sevgili arkadaşlar, bu tasarının 10'uncu maddesiyle Türk Ceza Kanunu madde 215'teki suç ve suçluyu övme konusundaki düzenleme, kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlike olur ise cezalandırılabileceğini söylüyor. Bu, ne demektir arkadaşlar? Suç ve suçluyu övme konusundaki, cezalandırma konusundaki yetkiyi, takdiri tamamen siyasallaşmış yargıya bırakıyorsunuz. Buradan çıkan anlam şu: Açık ve yakın tehlike olarak, bu size bağlı olan, iktidarın mahkemeleri olan mahkemeler?
RECEP ÖZEL (Isparta) - İktidarın mahkemesi olmaz ya, Türk milletinin mahkemesi, yargısı vardır.
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - ?artık diyebilecekler ki: "Ergenekon terör örgütünden mahkûm olanları, Balyoz davasından mahkûm olanları eğer siz överseniz sizi mahkûm ediyoruz ama PKK terör örgütü liderini, Abdullah Öcalan'ı överseniz, açık ve yakın tehlike olmadığı için artık, ondan dolayı mahkûm etmiyoruz." İşte, bu madde buna hizmet etmek amacıyla getirilmiştir; "sayın" denebilmesi için, Abdullah Öcalan'ı meşrulaştırabilmeniz için, neredeyse artık onun bir terör örgütünün başı olduğunu unutturup bir kahraman yapmak için getirdiğiniz bir maddedir, yine PKK terör örgütüyle yaptığınız anlaşma çerçevesinde.
Bunun yanında Türk Ceza Kanunu madde 220'yle getirmiş olduğunuz, diğer maddelerle uyum sağlasın diye getirmiş olduğunuz 220'deki bu düzenleme ise kullanılması, uygulanması mümkün olmayan bir düzenleme olduğu için, artık onu da bence madde metninden çıkarmanız yerinde olacaktır sevgili arkadaşlar.
Hepinize çok teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)