Konu: | Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 98 |
Tarih: | 03.07.2024 |
MAHMUT DİNDAR (Van) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Bu hafta, acı katliam ve faili meçhullerle dolu bir hafta maalesef. Bu haftada toplumsal barışın sağlanamadığı bir ülke ve dünya gerçeğinin acı tabloları yaşanmış. Maalesef, çeşitli yıllarda Zilan, Sivas, Başbağlar, Srebrenitsa katliamları dönemin egemen güçlerinin önünde yaşandı. Yaşamını yitiren, öldürülen, katledilen tüm canlara Allah'tan rahmet diliyorum.
Kürt halkının onurlu şehitlerinden Vedat Aydın, 1991 yılında, bu hafta Amed'de JİTEM tarafından alçakça katledildi. Onu katleden güçleri lanetliyor, anısı ve mücadelesi önünde saygıyla eğiliyorum.
Yine bu hafta, hayatının baharında Gezi şehidi Ali İsmail Korkmaz vahşice katledildi. Hiçbirinin katili ve korkunç tablonun asıl failleri henüz yargılanmadı. "Acı yaz" dedikleri bu olmalı. Ülke değil zulüm yeri. Ülke, doksan yıl önceden gelen Zilan çığlıklarının, otuz yıl önceden gelen Sivas ateşinin gölgesindedir. Bu adaletsizlik düzeni AKP döneminde derinleşmiştir.
Değerli milletvekilleri, ayrı bir telden çalan bu torba kanunun 6'ncı maddesi üzerine söz aldım. Türkiye'yi enflasyon ve faiz şampiyonu yapan AKP-MHP iktidarı ulaştırma alanında ise rant merkezli bir politika uygulamaktadır. AKP, kamu yararından önce "Bu işte rant var mıdır?" sorusuyla iş yapıyor. Sonuç halkın zararına oluyor. Yıllardır halka "ulaşım mucizesi" diye anlatılan köprülerin, otoyolların, geçitlerin halka çıkarılan faturası her geçen dönem artıyor. Halkımız da ulaşım sektöründe emek veren esnaf da bu faturayı ödemek istemiyor artık. Yol konusunda ülkenin batısı ve doğusu arasında uçurum var; Van-Hakkâri yolunda Güzeldere geçidi yıllardır tamamlanmayı bekliyor, Van-Bahçesaray yolu yılın önemli bir zamanı açık değil, Van Çevre Yolu yıllardır tamamlanmayı bekliyor, Van-Bitlis-Silvan yolu yıllardır tamamlanmayı bekliyor, Van-Şırnak yolu yine aynı durumda. Bölge illerinde iki tür yolsuzluk yaşandı hem kayyumlar eliyle yolsuzluk yapıldı hem de ulaşımdaki yolsuzluk sorunu çözümsüz bırakıldı.
Değerli halkımız, içinden geçtiğimiz temmuz ayı ücretler hariç her şeye zam ayına dönmüş durumda. Bu ülkede asgari ücretli zam alamıyor, emekli ve memur geçinemiyor. Geçen hafta elektriğe yüzde 38 zam yaptınız, bu hafta akaryakıta fahiş zam geliyor, kira zamları almış başını gidiyor, birçok ilde ekmek ve suya zam geldi. Bir hanede 2 kişi çalışsa dahi açlık ve yoksulluk sorunu devam ediyor. AKP'nin bütçede ve ülke ekonomisinde neden olduğu ekonomik krizin bedeli halka ödetiliyor. Devlet vergi, harç ve diğer kamu alacaklarını toplarken işine geldiği oranı esas alıyor ama emekliye ve memura verirken TÜİK'in enflasyonunu kullanıyor. TÜİK'in halkın nazarında bir itibarı kalmamıştır.
Mademki ulaşım alanında bir kanun teklifi üzerine konuşuyoruz, bir yetkili son beş yılda bilet fiyatlarının kaç bin TL arttığını kamuoyuna izah etsin. Bu hafta, İstanbul'da yaşayan bir Vanlının cenazesi olsa, uçakla Van'a gitmek istese gidemez, gitse dönüş için yer bulamaz. Bilet fiyatları 4 bin-5 bin liradan başlıyor, bulamıyorsunuz da. "Uçakla gitmesin, otobüsle gitsin." derseniz o da 1.750-2 bin TL arasında değişiyor. 4 kişilik bir ailenin otobüsle gidiş-dönüş bilet fiyatı asgari ücrete yaklaşıyor, ücretli otobüsle bile memleketine gidip gelemiyor artık. Emeğiyle geçinen tek maaşlı insanlara bu zulmü yapmayın diyoruz, bu yanlıştan çok geçmeden geri dönün ve asgari ücretin iyileştirilmesi için çalışmalara başlayın. AKP'liler sizlere diyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Dindar, lütfen tamamlayın.
MAHMUT DİNDAR (Devamla) - Değerli halkımız, herkesin ana gündemi hukuksuzluk, işsizlik, açlık, yoksulluk ve geçim iken AKP ülkeyi OHAL, KHK ve kayyım krizlerine sürüklemeye devam ediyor. Şu an Van ve Hakkâri'de "Kayyıma geçit yok." diye yürüyen halkımızın onurlu yürüyüşünü selamlıyorum. Kayyım gasptır, kayyım talandır, kayyım yalandır, asimilasyondur, kırımdır; kayyım zorbalıktır, kayyım bir darbedir. 12 Eylül faşizminin ötesine AKP iktidarı geçmiştir. Bu gaspçı kayyım rejimini ne bizler ne de halkımız asla kabul etmeyecek. Halkın belediyelerini halkın seçtikleri yönetmelidir. Hakkâri Belediye Meclisinin işini yapması için önündeki engeller kaldırılmalı, belediye halka açılmalıdır.
Kayyımlar gidecek, halk gelecek diyor, tüm halkımızı saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)