Konu: | Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 99 |
Tarih: | 04.07.2024 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci kısmı üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz aldım.
Havacılık sektörü pandemi döneminde ciddi bir kriz yaşadı, Türkiye'de de aynı şekilde ama pandemiden sonra havacılık sektöründe ciddi gelişmeler oldu. Özellikle Türkiye, uluslararası havalimanlarının kesiştiği bir nokta olması hasebiyle, Türk Hava Yollarının da doğru gelişmesinden sonra dünyada havacılık sektörü içerisinde en kolay toparlayan bir şirket oldu. Bu, bizim için çok önemliydi, çok da değerliydi çünkü iki yıl boyunca büyük bir yaprak dökümü yaşanıyordu dünyada. Özellikle, bu konuda çalışan personelin bütün dünyada işten çıkarılması sonucu ciddi krizler yaşandı. Türkiye bu konuyu çok iyi bir şekilde atlattı. Bunların başında Türk Hava Yollarının çok iyi yönetildiğini bahsetmiştim, global bir şirket olduğunu da bahsettim ama sivil havacılıkta havada ve karada ciddi anlamda çok büyük problemler yaşanıyor. Neler bunlar? İki yıldır Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünde büyük bir yaprak dökümü yaşanıyor. Özellikle üst düzey ve kritik personellerin o tecrübeli olanları, kalifiye personeller kurumdan ayrılıyorlar, özel sektöre ve yurt dışındaki benzer kurumlara geçiyorlar. Yerlerine ise yeterince donanıma sahip olmayan personel atandığı için Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün işleyiş ve denetimlerinde büyük aksaklıklar yaşanıyor. Tüm kurumlarda olduğu gibi burada da işe göre adam değil, adamına göre iş meselesi tekrar önümüze çıkıyor.
Şimdi, şartlar böyleyken Türk Hava Yollarının bu kadar iyi geliştiğinden bahsederken sivil havacılığı idare eden diğer mekanizmalarda, sivil havacılık teşkilatında dünyanın en güvenli ulaşımı olan hava yolu Afganistan'da ne kadar güvenliyse şu anda Türkiye'de de o kadar güvenli bu yanlış hatalar yüzünden. Bunun üzerine geçmek için devamlılığı olan iyi yöneticileri oraya almak lazım, ücret dengesini de doğru ayarlamak lazım.
Kayıplar sadece Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünde değil, Devlet Hava Meydanları İşletmesinde de aynı şeyler söz konusu. Son yıllarda ciddi bir hava trafiği var Türkiye'de, iş yükü var. Yetersiz personel sayısı ve maaşların düşüklüğü yüzünden de Devlet Hava Meydanları İşletmeleri çok önemli kayıplar yaşıyorlar. Sorunlar yüzünden personel sıklıkla greve gidiyor, hava yolu trafiğinde önemli aksamalar yaşanıyor. Bunu sadece hava yolu olarak düşünmeyin, hava yolunun meselesi değil bu, turizmin sürekliliği ve istikrarı açısından çok önemli.
Bu arada sosyal medyada da çok yer alan bir meseleyi buradan dile getirmek istiyorum. Türk Hava Yollarına bu kadar övgüden sonra AJet yöneticilerle de bir şey söylemek istiyorum. AJet'le uçmak Türkiye'de şu anda zulüm hâline gelmiş. Bunun bir an önce düzeltilmesi lazım; ciddi sefer iptalleri var, ciddi rötarlar var. Özellikle Anadolu Jetin yani yeni ismiyle "AJet"in seyahat ettireceği Anadolu'da yaşayan Türk vatandaşları büyük eziyet yaşıyorlar. Bu konunun da özellikle dikkate alınmasını buradan talep edeyim.
Havacılıkta sesini duyuramayan ve hepimizin canından sorumlu havacılığın görünmez kahramanları var; ARFF teşkilatı çalışanları. Onlar artık çalışma şartlarına dayanamıyorlar. Türk hava sahasını kullanan uçaklar acil durum inişi yaptıkları zaman, uçaklar iniş kalkış sırasında kaza kırıma uğradıklarında hep onlar var önde. Arama kurtarmalarda canlarını dişlerine takan bu çocukların, hayatlarını, kurtarmak için hiçe sayan bu çocukların, personelin artık teknisyen kadrosuna geçmelerini ve ücretlerinin iyileştirilmesini bir kere de buradan ben talep ediyorum. Artık Türk sivil havacılığının yasa ve mevzuatlara uygun, güvenli ve kurallara uygun şekilde operasyonun gerçekleşmesi adına gereken adımları atmak gerekiyor. Personelin kıymetini bilmek lazım.
Burada bir kaptan pilottan bahsetmek istiyorum. Kaptan Pilot Elif Güveyler vardı, Türk Hava Yollarının çok önemli kaptanlarından birisiydi, ikinci kaptan olarak senelerce uçtu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Türkkan, lütfen tamamlayın.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Devamla) - Bu personel konusunda izlenen senden benden kavgası yüzünden bu kızı kaptan yapamadık. Şu anda bu kız dünyanın en büyük uçaklarında ama Kuwait Airways'le uçuyor. Buradan Elif Kaptana selam veriyorum.
Türkiye'nin esas önemli meselelerinden, en büyüğünden bahsedeceğim size; Suriyeli sığınmacılar meselesi. Hiç hoşunuza gitmiyor bu konudan bahsetmek, bahsedenleri hemen gözaltına alıyorsunuz. En son Batuhan Çolak'ı gözaltına aldınız, çocuğu gözaltında yirmi dört saat bekletip eziyet ettirdiniz ve bıraktınız. Ya arkadaşlar, Amerika, Suriye ve Afganistan'ı işgal etmek için trilyonlarca dolar para harcadı. Türkiye'yi işgal ettirmek için, Türkiye'yi sessiz istilaya uğratmak için sadece 6 milyar para verdi Türkiye'ye, 13 milyon Suriyeliyi de Türkiye'ye çaktı. Kayseri'de olaylar oluyor, bir başka yerde oluyor; ya, buna ırkçılık vesaire diye bakmayın.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Türkkan, lütfen tamamlayın.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Devamla) - Hiç kimse kendi ülkesinde, 85 milyon nüfusu olan bir ülkede bu üreme sayısıyla kırk yıl sonra 40 milyon Suriyeliyle, vatandaş olmuş bir Suriyeliyle bu ülkesini paylaşmak istemez. Amerika istiyor mu, Almanya istiyor mu, İtalya istiyor mu? Hiç kimse istemiyor. Biz buradan Avrupa'ya kaçan bu sığınmacıları yakalayıp Türkiye'ye geri getirdiğimizde bir de bunu başarı olarak ortaya koyuyoruz. Ya, açın kapıları gitsin kardeşim! Bu ülke bu kadar sığınmacıyı kaldırmaz. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar) Bu ülkenin ekonomisi bu kadar sığınmacıyı kaldırmaz. Emekliye vermiyorsunuz, sığınmacılara on beş sene boyunca bakıyorsunuz. Bu milletin hakkı size helal olmayacak.
Saygılar sunuyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)