GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ülkedeki sığınmacılar meselesine ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:102
Tarih:11.07.2024

BİROL AYDIN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sözlerimin başında, yirmi dokuz yıl önce Bosnalı 8.370 insanı -tıpkı bugün, sözüm ona medeni dünyanın gözünün önünde soykırıma maruz bırakılan- Srebrenitsa'da hayatını kaybeden insanlarımızı, şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Bu soykırımı gerçekleştiren ve bugün hâlâ soykırımcı olarak var olanları da lanetliyorum.

Hemen sözümün başında şunu ifade etmek isterim: Herhangi bir meselede sonuçları değil bu sonuçlara bizi götüren sebepleri düşünüp anlamadan, irdelemeden sağlıklı sonuçlar elde edemeyiz. Suriye'de 2011'den bu yana yaşanan gelişmelere ve bugün gelinen noktaya işte böyle bakmak lazım, sebepleri irdeleyerek bakmak lazım çünkü önümüzde hem Suriye hem de sığınmacı meselesi var ve bunu aşmak için ülke olarak, millet olarak sağlıklı adımlar atmaya ihtiyacımız var. On üç yılda yaşanan acı tecrübeler, "Kim ne söyledi, ne yaptı ve tüm bunlar neye mal oldu?" aslında herkesçe bilinmektedir. O nedenle, ben şimdi hızlıca birkaç hususu hatırlatmak istiyorum. Biz Saadet Partisi olarak ta işin başında, başta, Suriye'yle sınırımızda var olan mayınların kaldırılması ve temizlenmesine karşı gelerek bugünleri öngördük. Sürecin en başından itibaren Türkiye'nin Suriye'nin iç işlerine bu kadar müdahil olmamasının gerekliliğini hep dile getirdik. Suriye yönetimiyle köprülerin atılmaması gerektiğini müteaddit defalar dile getirdik. O dönemdeki Genel Başkanımız Mustafa Kamalak Bey'in Başkanlığında, bugün Genel Başkanımız olan Sayın Temel Karamollaoğlu Bey ve bugün aramızda bulunan Sayın Milletvekilimiz Necmettin Çalışkan'ın da içinde bulunmuş olduğu bir heyetle beş gün süreyle Suriye'de bulunduk Saadet Partisi olarak, yetkililerle görüştük, Esad'la görüştük. Bütün bu görüşmelerden sonra notlarımızı, öngörülerimizi o gün iktidarda bulunan arkadaşlara ilettik, yol haritasına işaret ettik.

Tabii, biz bütün bunları yaparken Esedci, Baasçı ve İrancı olarak da bir kısım sözüm ona yazarlar, çizerler, kanaat önderleri, iktidarla yan yana hizalanmış olan insanlarca ayar verilmeye tabi tutulduk ve maalesef içimizden bazıları da o dönemde ayartıldı. Bizim Suriye tutumumuzun, yaklaşımımızın yanlış olduğuna bizi ikna için genel merkezimize heyetler hâlinde gelip gidiyorlardı. Neyse, bütün bunlar geldi geçti. Bizim haklılığımız ya da iktidarın yanlış tutumu bir şey ifade etmiyor. Şimdi, iktidar Suriye'yle normalleşmenin gerekliliğini dile getirdi ve biz bunu kıymetli görüyoruz. Ancak bu kıymetli gördüğümüz hususu yeniden sağlıklı adımlar atarak ancak realize edebileceğimizi ifade ediyoruz. Bugünden sonra atılacak her bir adımda gerçekçi olunmalı ve Suriye'nin normalleşmesinin ya da Türkiye ile Suriye'nin normalleşmesinin öyle üç beş yıl içerisinde mümkün olmayacağı hakikatiyle yola başlamalıyız. On yıllara sâri bir gelecekte Suriye normalleşecek ve biz de Suriye'yle normalleşeceğiz. Bu hakikat çerçevesinde adımlarımızı atmalıyız ve bunu bilmeliyiz.

İki; İsrail'in bu bölgede bir çıban olarak bulunduğu ve durduğunu, BOP'un amaçlarını, küreselcilerin ve emperyalistlerin bölgemizdeki varlığını ve planlarını bilerek adımlarımızı atmalıyız. 2011'den bu yana yaşanan göç dalgasının bugün ve gelecekte hem Suriye'nin hem de Türkiye'nin demografisine, sosyolojisine, psikolojisine nasıl etki edeceğinin iyi analiz edilmesi gerekmektedir. Ülkemizde bulunan ve sayıları...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Birol Aydın, bu vesileyle, Sayın Grup Başkan Vekilleriyle de bir mutabakata vardık, sadece bu oturuma mahsus konuşma süreleriyle sınırlı kalacağız. Bundan sonraki arkadaşlar, son sözünüz araya gitmesin.

Buyurun, selamlayın lütfen.

BİROL AYDIN (Devamla) - Bir dakikam var mı?

BAŞKAN - Buyurun.

BİROL AYDIN (Devamla) - Sığınmacılara "Haydi, hepinizi topyekûn Suriye'ye gönderiyoruz, göndereceğiz." yaklaşımının hem yanlış, doğru olmadığını hem de gerçekçi olmadığını bilerek adımlar atmamız gerektiğini; kademeli olarak, Suriye'nin iyileştirile iyileştirile bir kısım sığınmacıların gönderilmesinin ancak mümkün olduğunu bilmemiz gerektiğini ifade ediyorum. Ayrıca, insani göç doğru yönetilir ise ve yönlendirilirse bu, ülkemiz ve milletimiz için büyük bir güç ve imkân, eğer yanlış yönetilir, tabiri caizse yönetilemez ise ülkemiz ve milletimiz için sorun olacağını bilerek hareket etmemiz gerektiğinin altını çizmek istiyorum.

Son olarak, ülkemizdeki problemlerin asıl sebebinin temelde sığınmacılar olmadığını fakat tüm sorunların sebebinin...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BİROL AYDIN (Devamla) - ...basiretsiz, öngörüsüz, fütursuzca keyfî hareket eden anlayıştan kaynaklandığını ifade ediyorum.

Sizleri saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)