Konu: | Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 102 |
Tarih: | 11.07.2024 |
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biz, burada, Öğretmenlik Yasası'yla ilgili eleştirilerde bulunduğumuz zaman AK PARTİ'li vekiller 28 Şubatı hatırlatıyor. 28 Şubat günlerinden farklı değil ki, bu da zorba, dayatmacı, tek tipçi bir yasa. Allah'a şükürler olsun ki 28 Şubata da bu, şu andaki politikanıza da karşıyız. Bunu yapmayı niye denemiyorsunuz? Bakın, bir kere de bunu deneyin, eski hikâyeleri anlatmayın, demokrasi kriterlerine uyun.
Şimdi, bakın, cumhur zulüm ittifakıyla çok adaletsizlikler oluşturuyorsunuz. Az evvel Komisyondaydık, dokuzuncu yargı paketi Komisyon görüşmeleri vardı. O kadar içi boş, adaletsiz, Anayasa'yı çiğneyen bir yargı paketi ki ama böyle olmaması mümkün mü arkadaşlar? Bakın, bir cinayet var ortada ve bu cinayet örtbas edilmeye çalışılıyor. Herkes biliyor ama söyleyemiyor, şu Mecliste olan herkes de biliyor, kral çıplak, Sinan Ateş cinayeti siyasi bir cinayet. Böyle bir cinayetin karartılmaya çalışıldığı bir yerde dokuzuncu yargı paketinin bir anlamı var mı arkadaşlar? Öylesine karartılmaya çalışılıyor. Bakın şu görüntülere, tetikçi Eray Özyağcı kırk yedi dakika beklemiş; kimse ona bir şey demiyor. Tetikçi Eray Özyağcı, Sinan Ateş'i vuruyor, "Ayaklarından vurdum." diyor, görüntüler hayati organlarından vurduğunu gösteriyor; mahkeme bunu umursamıyor. Yine, Vedat Balkaya tetikçi Eray Özyağcı'yı taşıyor, Konya yolunda, Haymana yoluna girmeden kenarda, öncesinde Tolgahan Demirbaş'ın attığı konum üzere buluşuyorlar Tolgahan Demirbaş'la ve oradan bir çiftliğe gidiyor. "Şahin Ali Baba Çiftliği" diyor. Tolgahan Demirbaş tetikçiyi götürüyor ve ardından Ahmet Yiğit Yıldırım'ın özel aracıyla, Ülkü Ocakları Genel Başkanının özel aracıyla Emre Yüksel ve Tolgahan Demirbaş, tetikçiyi kaçırıyor. Nereye? İstanbul tarafına.
MEHMET CELAL FENDOĞLU (Malatya) - Sen yanında mıydın? Beraber mi gittin, yanında mıydın?
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Bolu'da PTS'ye yakalanıyor, arkada Bolu MHP İl Başkanının aracı da var. Böyle gidiyor değerli arkadaşlar. Peki, sonra ne oluyor? Bakın, çok vahim. Tolgahan Demirbaş, öncesinde, biliyorsunuz, Emniyet Cinayet Büro Amirliğini arıyor "Reis" diyor, "Kalemini kırmışlar Sinan Ateş'in, telefonu bu. Bir ikamet adresini alabilir miyiz?" Veriyor, bitmiyor olay. Bakın, Tolgahan Demirbaş daha sonra MHP eski milletvekili Olcay Kılavuz'un evinde çıkıyor. Ankara Emniyet eski Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Kerem Gökay Öner gidip ikisini de buluyor, tutanak tutuyor ve o tutanak yok ediliyor. Buna nasıl susuyorsunuz? Devletin resmî evrakı yok ediliyor ve sonra iktidar eliyle sahte bir evrak oluşturuluyor ve Kerem Gökay Öner mahkemeye suç duyurusu yapıyor, bu evrak giremiyor. Neden? İktidar, küçük ortağını korumaya çalışıyor, başka neden olabilir?
MEHMET CELAL FENDOĞLU (Malatya) - Elinde belge, bilgi varsa götür versene sen.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Herkes bunu biliyor, herkes bunu biliyor. Bir cinayet dosyasında iki dosya olur mu arkadaşlar? İkinci dosyayla ilgili hiçbir gelişme yok. 17 kişilik dosyayla ilgili hiçbir gelişme yok, 17 kişilik dosyayla ilgili hiçbir gelişme yok. Bu konuda kimse adım atmıyor. Olcay Kılavuz, Ahmet Yiğit Yıldırım ve Sinan Ateş'in evini gözleyenlerle ilgili tek bir soru sorulmamış. Bakın, kimse bu kişilere bir soru sormuyor. Tolgahan Demirbaş, Ülkü Ocakları ve MHP ilişkisi araştırılmıyor. Bir şekilde siyasi bağlantı göz ardı edilmeye çalışılıyor. Resmî evrak, devletin resmî evrakı yok edilmeye çalışılıyor.
MEHMET CELAL FENDOĞLU (Malatya) - O kumpas yıkılacak, altında kalacaksınız hepiniz.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Arkadaşlar, siz neden bahsediyorsunuz ya? Allah aşkına, 28 Şubat edebiyatını nereden yapıyorsunuz? Şu anda adaletsizliğin dibindesiniz. "Bir insanın ölümü insanlığın ölümüdür." kelamıkibarını bilmez misiniz? Gerektiği zaman hep bunu söylersiniz. Bir insan öldürülmüş ve bu cinayeti örtbas etmeye çalışıyorsunuz. Nasıl olur böyle bir şey! Bu cinayeti örtbas ettirmeyeceğiz, vicdan ölmedi arkadaşlar, vicdan ölmedi. Kim olursa olsun zalime karşı, kim olursa olsun mazlumdan yana demeye de devam edeceğiz.
Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)