Konu: | Soykırımcı İsrail'in Başbakanı Netanyahu'nun ABD Kongresinde yaptığı konuşma sonrasında ayakta alkışlanmasına, İstanbul Milletvekili Bülent Kaya'nın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine, Profesör Doktor Halil İnalcık'ın ebediyete intikalinin 8'inci yıl dönümüne, üniversite tercihi yapacak olan gençlere, bu milletin kürsüsüne yakışan bir sorumlulukla konuşulması gerektiğine ve CHP'de kazandığı belediyelerle, yapacakları işlerle ilgili bir şikâyet hâlinin olduğuna ilişkin açıklaması |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 108 |
Tarih: | 25.07.2024 |
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, kıymetli milletvekillerimiz; ben de herkesi saygıyla selamlıyorum.
Ne yazık ki dün insanlık adına utanç verici bir gündü. 7 Ekimden bu yana 40 binden fazla masumu katleden soykırımcı İsrail'in Başbakanı Netanyahu ABD Kongresinde konuştu ve katliamlarını anlattığı bu konuşma senato ve temsilciler meclisi üyelerince 50'den fazla kez ayakta alkışlandı. Üstelik Uluslararası Ceza Mahkemesinin soykırımdan hakkında tutuklama kararı çıkarmış olmasına rağmen, üstelik daha birkaç gün önce Birleşmiş Milletlerin en üst yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanının İsrail'in son yıllarda Batı Şeria dâhil olmak üzere Filistin topraklarında inşa ettiği yerleşim yerlerinin yasa dışı olduğuna karar vermesine rağmen, üstelik Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin ateşkes kararına açıkça uymamasına rağmen. ABD Kongresindeki alkışlar insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Bu alkışlar, vicdan sahibi tüm insanların beklediği çözümün önündeki en büyük engeldir çünkü Netanyahu ABD Kongresinde yalanlarla dolu konuşmasını gerçekleştirdiği sırada katil İsrail, Gazze Şeridi'ni bombalamaya devam ediyordu. Çocuk, kadın, yaşlı, hasta demeden siviller İsrail bombalarıyla ölmeye devam ediyordu. Ancak bu utanç verici tablo bizim Filistinli kardeşlerimizin yanında olmamıza, mazlumun hakkını savunmamıza engel olmayacaktır. Tam aksine, daha güçlü bir şekilde savunmamıza ve dünya kamuoyunun da daha güçlü bir şekilde Filistin'in yanında durmasına güç katacaktır.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Uluslararası ceza davasına müdahil olmadığınız ortaya çıktı. Neden müdahil olmadınız, onun bir açıklamasını yapsanız.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - ABD Kongresindeki bu utanç verici tabloyu kınıyor, Filistin'e olan desteğimizi yineliyorum.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Boşuna hamaset yapmayın burada! Uluslararası ceza davasına müdahil olacaktınız!
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Eğer nezaket gösterip dinleyebilirseniz konuşmayı cevap vereceğim, onu da söyleyeceğim.
Ben bir Grup Başkan Vekiliyim, hiçbir partinin Grup Başkan Vekilinin sözü kesilmedi bir milletvekili tarafından, konuşmamın arkasındaki cümleyi söylemememe bile fırsat vermiyorsunuz. Biraz saygı ya, biraz saygı!
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Açıklayın, bilelim o zaman.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Uluslararası Adalet Divanına müdahillik başvurumuzla ilgili olarak bunu hem Saadet Partisinden Grup Başkan Vekili sordu, usule uygun olmasa da yine bir sataşmayla soruldu. Bununla ilgili konuyu takip eden Adalet Komisyonu Başkanımız Cüneyt Yüksel Bey'in de açıklamalarıyla beraber sürecin devam ettiğini... Hukuki bir süreç devam ediyor ve son aldığım bilgiyle kısa süre içerisinde bu sürecin tamamlanacağı bilgisini ben de herkesle paylaşmak istiyorum. Bizim bu konuda geri duracak hiçbir şeyimiz yok. Tamamıyla verdiğimiz, aldığımız kararın arkasındayız. Bu konudaki müdahilliğimizin de sonuna kadar gereken işlemlerini takip ediyor ve yapıyoruz.
Bugün, yakın tarihimizin en büyük ilim çınarlarından biri olan, tarihçilerin kutbu Profesör Doktor Halil İnalcık Hocamızın ebediyete intikalinin 8'inci yıl dönümü. Aramızdan ayrılalı sekiz yıl geçse de bu değerli tarihçimiz, eserlerinin derinliğiyle, tarihe tuttuğu ışıkla geleceğimizi de aydınlatmaya devam etmektedir. Bu vesileyle, hocaların hocası Profesör Doktor Halil İnalcık'ı vefatının 8'inci yıl dönümünde rahmet ve hürmetle yâd ediyorum.
Evet, bugün üniversite tercihi yapacak olan tüm gençlerimizin heyecanla başladığı bir süreç içerisindeyiz. Kendilerine bu tercihlerinde başarılar diliyoruz. İlgilerine, yeteneklerine ve isteklerine göre bir tercih yapmalarını, sadece diploma almak için değil öğrenmek, kendini keşfetmek, geliştirmek, hayata dair bir duruş kazanmak için iyi tercihler, doğru tercihler yapmalarını öneriyoruz ve -hepsine de canıgönülden bu ülkenin gençlerini- içlerindeki cevhere, içlerindeki inanca ve imana güvenerek onların bu ülkenin geleceği olduğunu tekrar hatırlatmak istiyoruz.
Birkaç gündür yaşadığımız gerilimlerle birlikte Genel Kurulda, kürsüde konuşmalar yapılırken hepimizin söylediği birtakım cümlelerle... Evet "Burada temiz dil kullanılmalı, sözün gücünü öne çıkartmalıyız sesimizi değil, sözün gücünü öne çıkarmalıyız." diye Grup Başkan Vekilleriyle görüşmeler yapıyoruz, evet diyoruz, kürsüde konuşmaların, hatiplerin dikkatli olması gerektiğini, Genel Kurulda bulunan herkesin aynı özeni göstermesi gerektiğini konuşuyoruz. Ancak dönüp dolaşıp kürsüye gelen hatiplerden, maalesef yine küfürler ve hakaretler dinliyoruz. Hakikati taşıyan sözün gücüne inanarak konuşmak, en doğrusu ve en önemlisi. Marifet, küfürle, hakaretle konuşmak değil; marifet, temiz dille konuşmak, bu milletin kürsüsüne yakışan bir sorumlulukla konuşabilmektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Doğru, marifet dayak atmakta.
BAŞKAN - Sayın Şahin Usta, lütfen tamamlayın.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Bizim kimseyi susturmak gibi bir niyetimiz yok ama şu gerçeği de unutmamak lazım: Küfür ve hakaretle konuşmaya da kimsenin sessiz kalacağını söyleyemem. Elbette ki küfür ve hakaret eden yine cevabını alacaktır, bunun karşılığı şiddet değildir. Şiddeti hiçbirimizin doğru bulmadığını ve bu şiddeti kınadığımızı söylüyoruz ancak küfür ve hakarete de kimse sessiz kalmaz ve kalamaz.
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Ne yapar, dayak mı atar?
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - İstiklal Şairimiz Akif ne güzel söylemiş: "Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum/Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boynum!"
Evet, belediyelerle ilgili bir şikâyet, bir ağlama hâli var CHP'de, kazandığı belediyelerle, yapacakları işlerle ilgili bir şikâyet hâli var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Şahin Usta, lütfen tamamlayın.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Yönetemeyeceğinizi düşünüyorsanız, inanıyorsanız "Niye talip oldunuz?" diye sorar bu millet. Yapmak istediğiniz hiçbir iş için hiçbir engeliniz yok, çoğunda Belediye Meclis üyelerinde de hâkimsiniz; istediğiniz kararları alır, istediğiniz şekilde kullanabilirsiniz ancak millete çıkıp "Yok şöyle, yok böyle." ağlayarak yönetemezsiniz tabii ki. Yirmi iki yıl önce bu iktidarı AK PARTİ aldığında yokluklar ve yoksulluklar içerisinde, bütçesi bitmiş bir ülke hâlindeyken, ayağa kaldırmayı beceren Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye bugünlere gelmiştir. "Para var, her şey bol, iş yapacağız." diyorsanız buna kimse bir şey demez ama yönetmek bir beceri işidir, idare etmek bir beceri işidir. SGK prim borçları, zaman zaman, belediyelerimizin birtakım mahsuplaşmalarla SGK'yle yaptığı anlaşmalarla ödediklerini...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Şahin Usta, son kez uzatıyorum, lütfen tamamlayın.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Teşekkür ederim.
Elimde belgeler var ama çok uzun, tek tek her belediyenin dokümanları var, bunları paylaşırız. Yine, aynı usulle yapılacağını, kimsenin bütçesine el konulmadığını, SGK'nin, Sayın Çalışma Bakanımızın açıklamalarına da bakılırsa eğer birtakım ödeme kolaylıklarının getirileceğini, yine mahsuplaşmaların yapılabileceğini ancak bu borçların böyle bırakılamayacağını... Bu sadece bizim elimizde olan belediyeler için değil, yıllardır CHP'nin elinde olan veya farklı partilerin, elinde olan belediyeler için de aynı şey geçerli, bizim belediyelerimiz için de aynı şekilde geçerli. Kolaylaştırıcı bir yöntemle bu borçların tahsil edilmesi için bir girişimde bulunduklarını Bakanımız da açıklamış. Derdimiz vatandaşımızın zorluk çekmesi değil. Bir belediyeyi farklı bir siyasi parti yönetiyor diye... O şehirde yaşayan insanlar da bizim sorumluluğumuzda. Biz o insanların da huzur, güven, su, ulaşım ve her türlü hizmetten yararlanabileceği, her türlü hizmete ulaşabileceği bir anlayışla yönetmeye çalışıyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Evet, teşekkür için açıyorum, lütfen tamamlayın.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Tamam.
Beklentimiz farklı siyasi gruplardan da olsa belediyelerin aynı uzlaşı içerisinde çalışmasıdır.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.