GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:108
Tarih:25.07.2024

SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA SELÇUK ÖZDAĞ (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri: DEM PARTİ'nin grup önerisi üzerine Gelecek-Saadet Grubu olarak söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Liyakat ve ehliyet... Peygamber Efendimiz liyakat ve ehliyete önem veriyordu ve Kur'an-ı Kerim'de de "Başkalarına olan kızgınlığınız ve rekabetiniz sizi adalet duygusundan alıkoymasın." diyordu. Devlette aidiyet duygusu çok önemlidir. Eğer milletimizin tamamını kucaklarsanız ve liyakat, ehliyet, zekâ ve yeteneğe göre de insanları istihdam ederseniz o devlette milletleşme şuuru meydana gelir ama gördüğümüz odur ki 12 Eylülde Kenan Evren ve arkadaşlarının yaptığı bir TUS sınavı var. Bugünkü sağlıktaki başarımızı ona borçluyuz çünkü orada bir torpil yok, orada zekâ var, yetenek var, liyakat var, ehliyet var ama ardından bu KPSS sınavını getirdi rahmetli Bülent Ecevit. KPSS'yle de herkes devlet dairelerine girmeye başlamıştı ama ardından bu KPSS'yle ilgili sorular çalındı, buradan da vazgeçildi veya kısmen vazgeçildi, ardından da Türkiye'de mülakat getirildi. Bu mülakatla beraber: "Benim partime üyeyse eğer, benim ideolojime yakınsa eğer ben onlara yakınlık gösteriyorum ve onları devlet dairelerine taşıyorum." Hâkimlikte, kaymakamlıkta, hatta ve hatta memuriyette, mühendisliklerde, üniversite hocalarında bunlar liyakat ve ehliyetin dışındaki uygulamalardır. ÖYP diye bir programınız vardı, çok doğruydu -üniversitelere öğretim elemanı alma sınavı- çok mükemmeldi, hiç torpil yoktu. Kaldırdınız onu. Yine araştırma görevlileri içerisine de aynı şekilde eskiden 1 kişi alırken 4 kişiyi mülakata çağırıyordunuz, şimdi onu 10'a çıkardınız, daha sonra da 20'ye çıkardınız. Bunlar doğru şeyler değildi. Bakın, belediyelerde çok ciddi şekilde torpil var. Nedir torpil? Belediye başkanının iki dudağının arasında insanlar işe girerler. Bu, doğru değil ki. Belediye başkanı değişiyor, aynı partiden değişiyor, aldıklarını o gelen değiştiriyor, ardından eğer başka parti geldiyse yine aynısını yapabiliyor çok rahat bir şekilde ve istisnai kadrolar var. Gelin, belediyelerle ilgili bir kriter getirelim; kanun yapalım, siz getirin bu kanunu, belediye başkanları istediklerini almasınlar, kriterlere göre alsınlar ve insanların geleceğini onların iki dudaklarının arasına, insafına terk etmeyelim.

İstisnai kadrolar... Meclis Başkanına sesleniyorum: Burada, son Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçtiğimiz andan itibaren kaç kişi istisnai kadroyla girdiler buraya? Referansları kimlerdi? Peki, Cumhurbaşkanlığında aynı şeyler olmuyor mu? Oluyor. Peki, Varlık Fonunda olmuyor mu, Diyanet İşleri Başkanlığında olmuyor mu? Oluyor. Savunma Sanayiinde olmuyor mu? Oluyor bunların hepsi. Kim yapıyor? Çocuklarımız dirsek çürütüyorlar ve günlerce, yıllarca çalışıyorlar, üniversite bitiriyorlar, KPSS'ye giriyorlar, kazanıyorlar, 97, 98, 96 alıyorlar ama bunlar mülakatta eleniyorlar. Bırakın, mülakatı bir de istisnai kadrolardan belediye başkanlarına da vermişsiniz, valilere de vermişsiniz; gelin, kaldıralım bunu, altı ay içerisinde niye kadro alsınlar?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Özdağ, lütfen tamamlayın.

SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Almasınlar ve çok ciddi haksızlık. Gelin, bir devrim yapın ve istisnai kadroların hepsini kaldırın; valilerde kaldırın, belediye başkanlarında kaldırın, Savunma Sanayiinde kaldırın, Diyanet İşleri Başkanlığında kaldırın, Cumhurbaşkanlığında kaldırın ve Türkiye Büyük Millet Meclisinden başlayalım. Sayın Numan Kurtulmuş, size sesleniyorum: Burası milletin kalbi, burası âdeta milletin kıblegâhı, burası demokrasinin kıblegâhı. Burada torpil olur mu? Burada istisnai kadro olur mu? Olmuş, yapmışsınız, yüzlerce kişi almışsınız. Kimler, kimler, kimler vardı bunların arkasında, ayıplı işler. Gelin, bugünden itibaren hepsini kaldıralım ve bugün -bugüne kadar aldıklarınızı da yeni kriterlerle beraber- hepsinin işine son verelim ve önce Meclisten başlayalım.

Değerli milletvekilleri, o nedenle DEM PARTİ'nin grup önerisi doğru bir grup önerisidir. Gelin, Türkiye'de liyakata önem verelim, ehliyete önem verelim ve Peygamber Efendimiz'in Kâbe'yi fethettiği zaman Osman bin Talha'ya niye Kâbe'nin anahtarını verdiği konusunda sizleri ve bütün Türkiye'deki idarecileri bir kez daha düşünmeye davet ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ederim. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)