Konu: | Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 110 |
Tarih: | 27.07.2024 |
HAKAN ŞEREF OLGUN (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; buradan iktidara bu kanunla gaddarca topladığınız vergilerden hiç olmazsa -emeklilere vermiyorsunuz- adaletin teminatı yargı mensuplarını bari biraz göz önünde bulundurun diyoruz.
30 Mart 2023'te çıkarılan torba kanunla Hâkimler ve Savcılar Kanunu'na ek zam maddesi eklenmişti. Yargıtay ve Danıştay üyelerine 40000 bin, birinci sınıf hâkim ve savcılar içinse 15000 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayıyla çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık ek zam ödenmesi kabul edilmişti. Bu şekilde sadece Yargıtay ve Danıştay üyelerinin maaşlarında iyileştirme yapılmış, Yargıtay ve Danıştay üyelerinin maaşı Anayasa Mahkemesi üyeleriyle eşitlenmiş, diğer yargı mensupları bu zamdan mahrum bırakılmıştı. Bir hâkim ek zam düzenlemesine karşı Ankara 27. İdare Mahkemesine dava açmıştı. İdare Mahkemesi baktığı bu davada yargıya ek zam düzenlemesini Anayasa'nın hukuk devleti, yargı bağımsızlığı, eşitlik ilkeleri ile çalışma barışının sağlanması kurallarına aykırı olduğu ve iptali talebiyle Anayasa Mahkemesine taşımıştı. Peki, Anayasa Mahkemesi ne yaptı? 11 Ekim 2023'te, yargıya ek zam düzenlemesini eşitlik ilkesine aykırı bularak iptal etti. Anayasa Mahkemesi "Anayasa'da güvence altına alınan hâkimlik teminatı bakımından farklılıkları bulunmayan, birinci sınıf hâkim ve savcılar ile Yargıtay ve Danıştay üyeleri arasında çalışma barışını bozacak düzeyde olduğu ve söz konusu farklılığın makul ve orantılı olmadığı sonucuna ulaşılmıştır." dedi. Anayasa Mahkemesinin vurguladığı gibi, adalet hizmetlerinde çalışan her hâkim ve savcı için uygun ve adil bir maaş düzenlemesi elzemdir.
Değerli milletvekilleri, bir ülkedeki yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının en önemli güvencesi hâkim ve savcılara sağlanacak mali imkân ve teminatlardan geçer. Adaletin mülkün temeli sayılıp ekmek, su ve hava gibi bir ihtiyaç olduğu bir durumda adalet adına hareket eden yargı mensuplarına ödenecek ücretlerin en üst seviyede olması gerekir. Bir yargı mensubu, deyim yerinde ise ay sonunu düşünmeden ve iktisadi sıkıntı çekmeden mesleki faaliyetlerini yerine getirebilmeli yani maddi kaygı duymamalıdır.
Hâkim ve savcı, devlet memuru veya kamu görevlisi değildir. Dolayısıyla mali haklarının en yüksek devlet memurunun aldığı ödemeler kıstasıyla oransal şekilde belirlenmesi isabetli değildir. Türk Ceza Kanunu'nun 6'ncı maddesi de ceza kanunlarının tatbikinde "kamu görevlisi" ile "yargı görevi yapan" kavramlarını ayrı tanımlamıştır. Aylık ödenek ve diğer özlük hakları konusunda ayrı bir yasal düzenlemeye gidilmeli, hâkimlerin ve savcıların bu durumu memur ve kamu görevlilerinden ayrı değerlendirilmelidir.
Hâkim ve savcılarımızın nöbet ücreti, fazla mesai ücreti gibi ek gelirleri bulunmamakta, sadece kuru maaşla geçinmek zorunda kalmaktadırlar. Üstelik, özellikle büyükşehirlerde lojman sorunu yaşayan yargı mensupları yüksek kira ödemek zorunda kalmakta ve bu durum da yaşam kalitelerini olumsuz etkilemektedir. Hâkim ve savcılar, gelir düzeylerinin, devletin diğer iki erki olan yasama ve yürütmeyle eşit düzeyde olmasını bekliyorlar. Mesai saatinin en az yarısı kadar fazla mesai yapan ama mesai ücreti almayan, terör bölgesinde çalışan ama terör tazminatı almayan, keşfe görevlendirdiği bilirkişiden daha az keşif ücreti alan, işine ayırdığı zamanın yarısını bile ailesine ayıramayan, içlerinden birisinin bir hukuksuzluğu ortaya çıkınca topyekûn sosyal lince uğrayan, hiç ilgileri, bilgileri ve temasları olmamasına rağmen bazı kesimlerce "Hâkimi, savcıyı ayarladım." iftiralarına maruz kalan yargı mensuplarının ekonomik kaygılarını ortadan kaldırmak ilk yapılacaklar listesinde en ön sırada olmalıdır. Örneğin, yıl içerisinde sonlandırdığı dosya sayısına göre ek ödeme düzenlemesi de değerlendirilebilir.
Değerli milletvekilleri, tüm bu noktaları göz önünde bulundurarak hepinizi hâkim ve savcılarımızın hak ettikleri değeri görmelerini sağlayacak adımları atmaya davet ediyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Olgun, lütfen tamamlayın.
HAKAN ŞEREF OLGUN (Devamla) - Mesleğe yeni başlamış ve asgari yirmi yıl gibi uzun bir kıdem sonucunda ancak terfilerini tamamlayarak yüzde 86 kıstas aylığı almaya hak kazanabilecek düşük gelirli büyük çoğunluğa 7500 ilave gösterge karşılığı 6.800 TL gibi bir iyileştirmeyle 75 bin TL gibi bir gelire karşılık, cüzi bir azınlığı teşkil eden yüksek yargı ve birinci sınıf yirmi yıllık yargı mensuplarına 25000 ilave gösterge karşılığı 22.500 TL iyileştirmeyle 140 bin TL ek zam yapılmasını adil ve hakkaniyetli bir tutumla izah etmek mümkün değildir.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)