Konu: | Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 111 |
Tarih: | 28.07.2024 |
ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, 2004'te bir kanun çıkarılmış; 2021, 2024'te tekrar aynı kanun teklifleri geliyor. Belediyelerin yıllardır yapamadığı bir şey var; otopark paraları topluyorlar, biliyorsunuz, inşaat yapıldığı zaman ve yükümlülüklerini yerine getirmediği için Türkiye'deki tüm yerel belediyelerde şu anda ilçelerde de dâhil olmak üzere otopark sıkıntısı var, belediyelerin yükümlülüğü.
Eski Tarım Bakanı buradaydı. Gerçi, yine her zaman yaptığınız gibi dönem kapanırken gecenin 02.33'ünde -bu uykulu gözlerde hülya olmuyor ama- nasıl sıkıştırdınız, ben de onu anlayamadım.
Şimdi, değerli arkadaşlar, 50 bin civarında Türkiye'de veteriner var, veteriner teknikerleri var. Topyekûn bir kısırlaştırma, artı kuduz aşısıyla ilgili kampanya yapılabilir mi Türkiye'de? Yapılabilirdi, siz bunu hiç gündeme getirmediniz, zamana yayılması gereken şeyler vardı.
MEHMET DEMİR (Kütahya) - Hayvanlara da sormak lazım...
ALİ FAZIL KASAP (Devamla) - Türkiye'deki garip olan şey şudur arkadaşlar: Bakın, bir ülkenin geri kalmışlıklarının örneklerinden biri nedir biliyor musunuz? O ülkede köpek orijinli, köpek kökenli kuduz vakasının olmasıdır. Kuzey yarım kürede, Amerika ve Avrupa ülkelerinde şu anda köpeklerden kaynaklanan, kedilerden kaynaklanan kuduz vakası hemen hemen yok ama "Türkiye'de 2 tane var." diyorsunuz, yanlış. Brusella var mı Türkiye'de? Var. Siz nerede... Tarım Bakanı buradaydı, iki buçuk yıl, üç yıl Tarım Bakanlığı yaptı.
MUSTAFA HAKAN ÖZER (Konya) - Avrupa'da köpek yok.
ALİ FAZIL KASAP (Devamla) - Lütfen, dinle! Benden sonra çıkıp konuşabilirsiniz.
Türkiye'de kuduz vakası görülüyor mu? Görülüyor. Siz, iki buçuk yıl Bakanlık yapmış bakanlar, yirmi yıldır buradasınız, yirmi küsur yıldır iktidardasınız; sokak hayvanlarını aşıladınız mı? Hayır. Bir tedbir aldınız mı? Hayır. Bakanlıklar uyuyor mu? Evet. Veterinerleri çalıştırabiliyor musunuz? Çalıştıramıyorsunuz. Kısırlaştırma yaptınız mı? Yapmadınız. Ya, ne diye bakıyorsunuz ki yaptığınız hiçbir şey yok. Türkiye için yüz kızartıcı bir şeydir kuduz vakasının görülmesi. Ya, burada veteriner hekimlikleri, tarım il müdürlüklerini çalıştırmıyorsunuz.
En garibi ne biliyor musunuz? Ya, insanların sağlığıyla ilgili şey... Bakın, beşerî ilaçlarda gidip eczaneden rastgele ilaç alamıyorsunuz ama veteriner ilaçlarını alıyorsunuz, çiftçimiz kendisi yapıyor ve o hayvanın etini siz yiyorsunuz, biz yiyoruz.
Ya, siz insan sağlığını koruyamadınız, hayvanların sağlığından bahsediyorsunuz ve dönemin en son konuşması, en son kanun teklifi bu. Bu geri kalmışlığın sebebi sizin yirmi yıllık iktidarınızdır, vurdumduymaz iktidardır.
Diyorum ki gelin, bu kanun teklifini geri çekin. 3 tane kanun teklifi çıkardınız; içeriği, hiçbir şey yok. Gündem mi değişiyor? İçerikte bir şey yok. Topyekûn kısırlaştırma kampanyaları yapılabilir, hayvanlara oldukları yerde, bu şekilde, peyderpey, beş on yıllık zaman zarfında, insani bir şekilde gereken yaşam şartları sağlanabilir ama siz ona gitmediniz.
Ben kuduzdan ölen bir çocuk gördüm -aşı da dâhil olmak üzere, sokaktaki hayvanların hiçbiri aşılanmıyor- 17 yaşında, Mardin Gercüşlü bir çocuğu İzmir 9 Eylül Üniversitesinde öğrenciyken gördüm ve o zamandan sonra bu aşılara başlandı -rekombinant DNA aşısı vesaire- ama -şu anda Bakan Bey gerçi yok burada, eski Bakanımız- ne yaptınız iki buçuk yılda veya yirmi yılda? Sokak hayvanları aşılandı mı? Aşılanmadı.
Şimdi, Kanada'nın 2 tane eyaletinde -biri Ontario, bir tanesi de Kaliforniya- bu hayvanlarla ilgili şeylerde öyle ciddi sıkıntılar var ki, kısıtlamalar var ki... Bizde maalesef bunlarla ilgili bakanlıkların yaptığı hiçbir şey yok, belediyelerin yükümlülükleriydi. Şunu da söyleyeyim: Yıllardır bu belediyelerin hemen hemen çoğu sizdeydi. Bundan sonraki aşamalarda... Siz gerçi tüm kaynaklarını kısmaya çalışıyorsunuz ama bunun topyekûn olarak... Şöyle söyleyeyim, hani sözlerin hepsini dinleyip en güzeline tabi olacaktınız ama hiç istişare kültürünüz yoktu ve komisyonlarda dediğinizi yapmaya çalıştınız, dinlemediniz; bir tek virgül bile çoğu şeyde değişmedi.
Hayvanları öldürmeyin, daha insani bir şekilde; gelin, insanımıza bile yeterli sağlık hizmetinin sunulamadığı bu ülkede siz bu kanun teklifini geri çekin ve ekim ayında hepimizi dinleyerek buradaki istişare kültürünü daha da geliştirelim ve daha güzel bir kanun teklifi çıkaralım diyorum, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)