| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 11 |
| Tarih: | 23.10.2024 |
CHP GRUBU ADINA EYLEM ERTUĞ ERTUĞRUL (Zonguldak) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Bugün gerçekleşen hain saldırıda hayatını kaybeden şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı ve yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyorum. “Güçlü ordu, güçlü Türkiye!” diyoruz ancak AKP iktidarları hariç hiçbir devlet, ordusunu askerî sağlık sisteminden mahrum bırakmamış durumda. 15 Temmuz darbe süreci bahanesiyle dünyanın en köklü ve tecrübeli hastanelerinden olan GATA ve askerî hastaneleri kapatıp personelini de dağıttınız, askerî sağlık sistemimizi bitirdiniz. Değerli milletvekilleri, şu anki işleyişte karşılaşılan en önemli problemlerden biri heyet işlemleridir. Bu işlemlere hâkim olmayan sivil hekimler tarafından yapılan hatalarla bazı uygun olmayan kişiler “Askerliğe Elverişli” raporu almakta, uygun olanlar da “Askerliğe Elverişli Değildir” kararları alabilmekteler. Sistem lağvedilmeden önce askerlik şubelerinde askerî doktorlar muayeneleri gerçekleştirip hızlı ve doğru bir şekilde askerliğe elverişlilik durumunu karara bağlıyorlardı ancak günümüzde personel eksikliği nedeniyle bu konularda da hatalı kararlar verilebilmektedir. Ayrıca şu an görevde olan personellerde de sınıf görevleriyle ilgili heyet raporlarında sıkıntılar yaşanmakta; örneğin, görev yapabileceği hâlde “Komando Olamaz” raporu verilmesi nedeniyle bu kişiler görev yapamamakta ve operasyonel personel zaafı ortaya çıkmaktadır. Ayrıca devlet hastanelerinde muhtemel SGK geri ödeme sorunu nedeniyle askerî personele özellikle ameliyat konusunda sıkıntılar yaşatılmakta ve bu kişiler sanki hâlâ varmış gibi eski GATA hastanelerine yönlendirilmekte ve bu da bu hastanelerde aşırı bir yoğunluğa sebebiyet vermektedir. Sayın milletvekilleri, bedelli askerlik uygulamalarından önce Silahlı Kuvvetlerde tabur seviyesinde muvazzaf askerî doktorlar ve sağlık astsubayları vardı. Ancak günümüzde tabip subayı karşılama oranı yüzde 10 civarına kadar düşmüş durumdadır. Diğer yandan, yurt içi ve yurt dışı operasyonlara katılan ya da seyre çıkan deniz birliklerinde doktor bulundurmak neredeyse imkânsız bir hâl almış, dalış ve uçuş hekimliği gibi özel nitelik gerektiren doktor sayısı da neredeyse sıfırlanmış durumdadır. Tabip ihtiyacının karşılanması için sivil doktorların birliklerde görevlendirilmesi gibi çözümler denenmiş ancak kıtalardaki sağlık hizmetlerinin, askerlik mesleğinin doğasını ve şartlarını bilmeyen, bunlara vâkıf olmayan personelle yürütülmek zorunda kalınması hem hastalıkları hem de harekât koşullarında personel zayiatını artırmıştır. Bu durum da askerî personelin moral ve motivasyonunu olumsuz olarak etkilemektedir. Yapılan bir çalışmada 6 bin yaralanma vakası incelenmiş ve kayıpların büyük bölümünün çatışma sahasından profesyonel sağlık hizmetine erişene kadar olan sürede gerçekleştiği tespit edilmiştir ve aynı çalışmada, bu yaralanmaların gerçekleştiği andan itibaren uygun sürede profesyonel müdahale edilebildiğinde bu kayıpların yüzde 30 oranında önlenebilir olduğu da tespit edilmiştir. Bu da çatışma anında işinin ehli sağlık personelinin bulunmasının önemini ortaya koymaktadır. Sayın milletvekilleri, mevcutta sivil eğitim araştırma hastanelerinde 360 saat teorik ve uygulamalı eğitim, sonrasında da sıhhiye simülasyon eğitim merkezlerinde yaklaşık 60 saat eğitim alan ve hiçbir sağlık geçmişi olmayan personele dört yıl geçerli olmak üzere “muharip sıhhiye” ünvanı verilmekte ve bu şekilde bu açık kapatılmaya çalışılmaktadır. Bu personelin de müdahalede ne kadar etkin olduğu ve başarılı olduğu şüphelidir. Her ne kadar bu merkezlerin kapasiteleri son dönemlerde artırılsa da personellerinin azimli çalışmalarına rağmen mevcut yönetmelik nedeniyle yetersiz kalınmaktadır. Operasyon sahasındaki ilk müdahalenin ardından askerî sevk sisteminin olmaması nedeniyle de yaralıların sevkiyle ilgili problemler yaşanmakta, yaralılar için yoğun bakım yatağı bulmakta zorlanılmakta ve devlet hastanelerindeki zafiyetler nedeniyle de tedavileri boyunca güvenliklerinin sağlanması noktasında sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Bir başka problem de gazilerimizin ortez ve protez ihtiyaçlarının karşılanmasında yaşanmaktadır. Mevcut laboratuvar askerî hastane dönemine göre yetersiz olup üretilen protezlerin kalitesinde düşme vardır ve ayrıca gazilerimiz defaatle bu iş için heyetlere girmek zorunda kalıp uzun süre beklemek zorunda kalmaktadırlar. Bu laboratuvarların da eski kalitesine ulaştırılması şarttır. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Buyurun. EYLEM ERTUĞ ERTUĞRUL (Devamla) - Askerî sağlık sisteminin lağvedilmesi nedeniyle şu anda Sağlık Bilimleri Üniversitesine bağlı Gülhane Tıp Fakültesinde Silahlı Kuvvetler adına tıp eğitimi alan öğrenciler kariyer olarak önlerini göremedikleri için sivil eğitim veren tıp fakültelerine yatay geçiş yapmayı tercih etmek zorunda kalmaktalar. Her ne kadar GATA “Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi” adı altında eğitim vermeye devam ediyor olsa da Sağlık Bakanlığına bağlanması sonrasında akademik ve tıbbi kadrosunda ciddi kayıplar yaşanmıştır. Askerî hastanelerin kapatılması kriz ve savaş durumlarında askerî sağlık personelinin süratle görevlendirilmesine yönelik esnekliğini kaybettirmiştir. Bu durum bir bütün olarak Silahlı Kuvvetlerin harbe hazırlığını sekteye uğratmaktadır ki depremde bunu gördük, yabancı ordular gelip ülkemizde sahra hastaneleri açarken Silahlı Kuvvetler bu konuda yetersiz kalmıştır. Bu da bu konunun örneklerinden biridir. Sonuç olarak, kısa vadede bu sonuçlar uzun vadede ordumuzu daha da sıkıntıya sokacaktır. Gelin, bu sorunları tespit edelim, giderelim ve ordumuza, güçlü ordumuza hak ettiği sağlık hizmetini verelim. Saygıyla selamlıyorum Genel Kurulu. Sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)