GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:11
Tarih:23.10.2024

TURAN YALDIR (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; milletimiz ağır vergi yükleri altında ezilirken bazı kesimler bu fedakârlıklardan muaf tutulmaktadır. Hükûmet geçtiğimiz günlerde kredi kartı limitleri üzerinden vergi kesintisi yapmayı planlamıştı, 100 bin TL ve üzeri kredi kartı limitine sahip vatandaşlardan 750 TL kesinti yapılacağı açıklandı, ancak gelen yoğun tepkiler üzerine bu karar bir anda rafa kaldırıldı. Buradan Hükûmete soruyorum: Bu millet zaten ağır bir yükün altında ezilirken daha adil bir çözüm neden düşünülmedi? Eğer bu ülke için bir fedakârlık yapılacaksa bunu önce Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, kaymakamlar ve üst düzey bürokratlar yapmalıdır. Bu milletin vergileriyle rahat yaşam süren kesimlerin fedakârlığı önce kendilerinin yapması gerekmez mi? Savunma sanayimizi kalkındırmak adına bu imtiyazlı kesimin yılda bir maaşını Savunma Sanayii Destekleme Fonuna aktarmasını öneriyorum. Ülkenin güvenliği ve geleceği için önce bizler elimizi taşın altına koymalıyız. Bu fedakârlığı kendimiz yapmadıkça milletimizden istemek ne kadar hakkaniyetlidir? Değerli milletvekilleri, AK PARTİ hükûmetlerinin övünerek sunduğu eğitim sistemimizdeki çöküşün bir örneği de Aksaray Üniversitesinde yaşandı. Fen Bilgisi Öğretmenliği Bölümü’ne bu yıl sadece 2 öğrenci yerleştirildi, 40 kişilik kontenjana sadece 2 öğrenci. Bu durum gençlerimizin artık öğretmenlik gibi kutsal bir mesleği tercih etmediğini gösteriyor. Peki, neden? Çünkü gençlerimiz mezun olduklarında iş bulmakta zorlanacaklarını biliyorlar, atanamama korkusu eğitim sistemimizi âdeta bir bataklığa sürüklüyor. Son yıllarda sayısız üniversite açıldı ancak bu, ne eğitimde bir devrim yarattı ne de işsizliği azalttı. İktidar, işsizliği düşürmek için üniversite sayısını 78'den 208'e çıkardı fakat bugün üniversite mezunu gençlerimiz işsizliğin pençesinde kıvranıyor. Eğitim politikalarındaki bu yanlışlıklar nedeniyle Türk milletinin evlatları artık kıymetli mesleklerden uzak duruyor, bu meslekler sığınmacıların eline bırakılıyor, benim için beka sorunu işte tam da budur. Üniversite bitiren bir Türk genci iş bulamayacaksa dört yılını neden heba ediyor? Üniversitelerin hangi bölümleri açacağına, mezunlarını hangi alanlarda istihdam edeceğine karar verecek yer Hükûmetin ta kendisidir ama bu Hükûmet gençlerin geleceğini umursamayan bir sistem yaratmıştır. Üniversitelerde dirsek ve hayat çürütmesine rağmen iş bulamayan, atanamayan gençlerimizin veballeri bu Hükûmetin boynunadır. Değerli milletvekilleri, bugün adaletsizliğin, küreselleşmenin ve teknolojik devrimin getirdiği ahlaki çöküş sadece bireyler arası ilişkilerde değil, devletin ve kurumların işleyişinde de kendini göstermektedir. Liyakatsizlik, haksızlık ve adaletsizlik vatandaşlarımızın devlete olan inançlarını zayıflatmıştır. Mevcut sistem bireysel çıkarları ön plana çıkarırken toplumsal sorumluluk, etik ve hak kavramları unutulmuştur. Millet olarak ahlaki değerlerimiz aşınıyor, birlik ve beraberlik ruhumuz zayıflıyor. Eğer bu çürümeye “Dur!” demezsek geleceğe bırakacağımız miras sadece bozulmuş bir toplum olacaktır. Yabancı hayat tarzları, bencil, yüzeysel ve köksüz yaşam anlayışları da sosyal medya aracılığıyla insanımıza aşılanmaktadır. Gençlerimiz âdeta bir yabancı kültür bombardımanına tutulmuş, millî kimliklerinden uzaklaşmaya başlamıştır. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Buyurun. TURAN YALDIR (Devamla) - Eğer bu çürümeye “Dur!” demezsek, gelecek nesillerimize bırakacağımız miras yalnızca zayıflamış bir toplum ve yıkılmış bir devlet olacaktır. Bu sosyal erozyona karşı sessiz kalmak Türk milletine yapılacak en büyük kötülük olacaktır. Hep birlikte bu yozlaşmanın karşısında durmalı, millî ve manevi değerlerimizi canlandırmalıyız. Unutmayalım ki herkes Türk’ün topraklarına sığınabilir ama sen ey Türk milleti kimseye sığınamazsın. Teşekkür ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)