GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE MERSİN MİLLETVEKİLİ ALİ RIZA ÖZTÜRK'ÜN; AVUKATLIK KANUNU İLE HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ, SİVAS MİLLETVEKİLİ HİLMİ BİLGİN VE ÇANKIRI MİLLETVEKİLİ İDRİS ŞAHİN İLE 8 MİLLETVEKİLİNİN; 1136 SAYILI AVUKATLIK KANUNU, HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU VE 3568 SAYILI SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ, ERZURUM MİLLETVEKİLİ OKTAY ÖZTÜRK'ÜN; HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU İLE AVUKATLIK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ SS444
Yasama Yılı:3
Birleşim:93
Tarih:17.04.2013

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; ben özellikle konuşmamda eksik kalan, zamanımızın yetmemesi nedeniyle eksik kalabilen bazı konuları tamamlamak istiyorum.

İhtisas mahkemelerinin kuruluşuyla ilgili bir değişiklik yapılıyor. İhtisas mahkemelerinin kuruluşu, her hâlükârda Anayasa madde 142 çerçevesinde kanunla olması gerekirken bir değişiklik getiriliyor ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna ihtisas mahkemelerini kurma yetkisi veriliyor. Bu şekilde olduğu takdirde, ihtisas mahkemelerini Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kendiliğinden belirleyebildiğinde, işte o zaman, davalara göre yargıçların belirlenmesinden ve doğal yargıç ilkesine aykırı bir şekilde özel yetkili hukuk mahkemelerinin olacağından kaygı duyuyoruz. Bugün nasıl terör mahkemeleri çerçevesinde özel yetkili mahkemeler var ise ve oralara doğrudan doğruya yapılan atamalarla insanlar özgürlüklerinden yoksun bırakılıyorsa,  her türlü haklarından yoksun bırakılıyorsa, doğal yargıç ilkesine aykırı bir durum varsa, bu sefer, Anayasa madde 142'ye aykırı olarak kanunla kurulması gereken mahkemelerin Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu eliyle konularına göre kurulabilmesi durumunda, işte, burada da doğal yargıç ilkesinin zedelenebileceğini düşünüyoruz. O nedenle bu maddelerde yapılan değişikliğin yerinde olmayacağını düşünüyoruz.

Bunun yanında, bugün Anayasa Uzlaşma Komisyonunda bazı konular konuşulmuş. O konuda da sizlerle görüşlerimi paylaşmak istiyorum. Anayasa Uzlaşma Komisyonunda bugün ilk 4 madde üzerinde çeşitli görüşmeler yapılmış. İlk 4 maddenin değiştirilemeyeceğini, değiştirilmesinin dahi teklif edilemeyeceğini biz baştan beri ifade ettik. Ancak, AKP'nin önergesinde ve BDP'nin önergesinde ilk 4 maddenin değiştirildiğini ve değiştirilmesi için de her türlü çabanın sarf edildiğini, hatta Komisyonda önerilen önergelerde de 4'üncü maddenin, değiştirilmezlik maddesinin bile ortadan kaldırıldığını gözlemliyoruz. Yani, o zaman bu maddeler istediğimiz zaman, istediğimiz şekilde değiştirilebilir gibi bir anlam çıkıyor.

Neden ilk 4 madde değiştirilemez diyoruz sevgili arkadaşlar? Burada hukukçular var mutlaka. Yani, Avrupa ülkelerinde dahi eğer anayasanın tümüyle ilgili ya da önemli maddeleriyle ilgili değişiklikler varsa, büyük oranda değişiklikler yapılacaksa mutlaka bir kurucu meclisin kurulması gerekiyor. Kurucu meclis nasıl kuruluyor? Anayasa değişikliğine karar verdiğiniz takdirde, öncelikle o meclis fesholuyor ve sadece anayasa değişikliğini yapmak üzere bir meclis oluşturuluyor. Anayasa değişikliğini yapmak üzere oluşturduğunuz bu meclis tarafından da bazı maddeler, değiştirilmek istenen maddeler ya da anayasa maddeleri gündeme getiriliyor, ardından da yeniden referandum yapılıyor. Bu, Avrupa'daki pek çok ülkede böyle. Ancak, bu Meclis, Türkiye Büyük Millet Meclisi oluşurken "Anayasa'nın şu şu şu maddelerini değiştireceğiz, tümünü ortadan kaldıracağız." gibi bir şey söylediniz mi arkadaşlar? Böyle bir yetki aldı mı bu Meclis? Böyle bir yetkiyi almamıştır. O nedenle de kurucu meclis değildir. "Türk vatandaşlığı kavramını çıkaracağız.  Bölge meclislerine yetkiler vereceğiz. Ana dilde eğitimin yapılmasını sağlayacağız." dediniz mi siz? Bu konularda yetki alınmış mıdır arkadaşlar? Bu konularda yetki alınmamıştır. Değiştirilmez maddelerimiz nedir bizim? Dilimizin Türkçe olması, bu ülkenin bölünmez bütünlüğünün korunması, cumhuriyet değerlerinin korunması; bunlar için bize yetki verildi, sizler burada bunun için yemin ettiniz ama yemin ettiğiniz şeyi, şimdi, değiştirmeye çalışıyorsunuz.

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Kim değiştirmek istiyor?

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - Anayasa'nın "laiklik" ilkesi de dâhil olmak üzere, "Din esasına dayalı devlet oluşturulamaz." ilkesini dahi ortadan kaldırmaya ve içini boşaltmaya çalışıyorsunuz.

Egemenlikle ilgili şu var sevgili arkadaşlar, deniyor ki BDP'nin önergesinde: "Egemenlik, Türkiye Büyük Millet Meclisine ve bölge meclislerine aittir." Aynı şekilde, aynı günlerde her ne hikmetse Sayın Başbakan da diyor ki: "Türkiye'de eyaletler sistemi neden olmasın?" Ondan sonra da bu düşünceleri anlatmak üzere, bu bölünme projesini anlatmak üzere akil adamlar Anadolu'ya çıktıklarında şunlar söyleniyor: "Nereden çıkartıyorsunuz siz bölünme olacağını? Nasıl olacakmış bu bölünme?" İşte, böyle olacak sevgili arkadaşlar: Bölünme, bölge meclislerine yasa yapma yetkisini verirseniz, idari özerkliğini verirseniz, güvenlik yetkisini verirseniz, eğitim yetkisini verirseniz bunun adı bölünmedir, ister "bölge meclisi" deyin?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - ?ister "yerel yönetimleri güçlendirme" deyin, ne derseniz deyin. Bunun farkında mısınız? Sizlere, özellikle sizlere soruyorum, sizlerin içindeki vatansever milletvekillerine soruyorum.

Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)