GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRKİYE DEMİRYOLU ULAŞTIRMASININ SERBESTLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:94
Tarih:18.04.2013

MHP GRUBU ADINA ALİ HALAMAN (Adana) - Sayın Başkanım, teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 441 sıra sayılı Devlet Demiryollarının -yani "TC"si şu an kalkmış- serbestleşmesiyle ilgili kanunun biri'nci bölümü üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Türkiye Büyük Millet Meclisini saygıyla selamlarım.

Ben bundan önce de geçen hafta seçim çevremiz Adana'ya gitmiştim. Adana'nın tren istasyonu var Sular mevkisinde. Genelde yüz elli yedi yıldır bu Sular'da, tren istasyonunda, bu kara tren hikâyesi anlatıldığı gibi inen, binen, oturan çok olur. Dolayısıyla, bana "Mecliste ne yapıyorsunuz?" diyerek soru sordular, ben de bu hafta buraların serbestleşmesi -orada sosyal tesisler de var- özelleşmesi, dolayısıyla satılmasıyla ilgili bir kanunun görüşüleceğini söyledim. Kendileri şöyle söyledi: "Ya, on senedir `Biz bu tren hatlarını geliştireceğiz, hızlı tren yapacağız, dolayısıyla demir ağlarla Türkiye'yi öreceğiz.' dedilerdi, bundan dolayı da oy verdik ama şimdi sen buranın özelleştirileceğini, serbestleştirileceğini söylüyorsun. Buraları alan bir Adanalı çıkar mı, devletin yapamadığı böyle bir hızlı treni yapabilir mi?" dediler, dolayısıyla bundan haberiniz olsun.

Şimdi, sayın milletvekilleri, yüz elli altı yıllık geçmişi ve geleceği olan, Osmanlı ve cumhuriyeti birbirine bağlayan -daha çok Abdülhamit'in izleri taşınır- milletimizin devasa kültürünün oluşmasında ve sosyal hayatın her karesinde izi olan T.C. Devlet Demiryolları, beş yıllık süre içerisinde anonim şirket olarak, beş yıl sonra da satılığa çıkarılacak. Satılığa çıkarılmasının sebebi "Hantal, yorgun, bürokratik, ağır işleyen, zarar eden kurum." denilmesi. "Zararın neresinden dönülürse kâr." diyerek yüz elli altı yıllık müessese parçalanarak özelleşecek.

Son on yıldır, ülkemize uygun olmadığını düşündüğümüz, küresel güç olarak kabul ettiğimiz Amerika Birleşik Devletleri'ne, Avrupa Birliğine göre, dış politikada, ekonomide, siyasal yapımızda sürekli değişimler yapılıyor. Satma, kiraya verme, özelleştirme, iktidarın on yıldır olmazsa olmazı. Şimdi, zengin olmuş, parayı bulmuş, sermayesine göre düzen kurmuş ülkeleri, devletleri bu ülke ölçü alıyor ve kanunlarını, bu zenginleşen kapitalist ülkelere göre hem ekonomik hem sosyal yönden tanzim ediyor. Şimdi, onlar şöyle söylüyorlar: "Bizim söylediklerimizi yaparsanız sizler de bizim gibi zengin olursunuz. Her şey bizde var. Komşu değil miyiz? Yeniden üretmenize, yapmanıza ne gerek var? Bizlerden isteyin, biz sizlere veririz." Böyle dedikleri için Türkiye'de bu satım işleri devam ediyor.

Şimdi, gübre fabrikaları bu özelleştirme, serbestleşme adına satıldı yani TÜGSAŞ'ından İGSAŞ'ına kadar. Bugün, tarımın ihtiyacı olan bütün gübreleri temin etmek için, Tarım Kredi Kooperatifleri başta olmak üzere, bütün Tarım Bakanlığı, özel sektör, ülke ülke geziyorlar.

Yine, SEKA'yı sattınız. SEKA'nın yeri arsa oldu. SEKA'nın bütün ürettiği ürünler yurt dışından geliyor, yüksek fiyatla satılıyor. Yeni SEKA'lar mı oluştu?

TELEKOM'u sattınız. "Tekeli kıracağız, tekeli ortadan kaldıracağız." dediniz, ama TELEKOM Türkiye'de tekel oldu, tek oldu.

Yine, Türkiye'de bu özelleşme furyasıyla doğal gaz işletmeciliğini tahsilatına kadar özelleştirdiniz. Yani, bundan, bu özelleşmelerden bu toplum mutlu mu oldu? PETKİM'i, limanlar'ı, şeker fabrikalarını, demir-çeliği, TEKEL işletmelerini, köy hizmetlerini tasfiye ettiniz. Karayolları araç istasyonlarını sattınız. Bak, son günlerde Karayollarının satışı değişik değişik itirazlardan dolayı ileri tarihe atıldı.

İktidarınızda on yıldır 100-125 tane özelleştirme yapıldı. "Toplam, bundan, 50 milyar para kazandık, aldık." dediniz. Bunlar bütçe açığını kapatmaya yetti mi? Türkiye'nin 549 milyar dolar borcu var. İç-dış borcu 160-170 milyar dolar oldu on yılın içerisinde. Bu açıklar kapandı mı? Sokakta gezen insanların, evinde, tarlasında, iş yerinde olan insanların yüzde 95'i borçlu hâle geldi. Siyasi yapıda "Ver kurtul.", ekonomide "Sat kurtul." işletmede, üretimde "Devret kurtul." nereye kadar gidecek?

Devlet Demiryolları, Türkiye'ye, uzun yıllar hizmeti olan, yüz elli senedir malı mülküyle marka olmuş bir kuruluş. Marka olmayı ticari hayatta önemserken bu marka olmuş kurumları parçalayıp parçalayıp özelleştirmeyi niye düşünüyorsunuz? Özelleştirdiğiniz an, bu verdiğiniz insanlar bu memlekette T.C. Devlet Demiryolları mı yapacak ya? Bunları sattığınız kurumlar, kuruluşlar, sermaye sahibi olması dolayısıyla, en önce bireysel isteklerine, kendi kazançlarına bakıyorlar; toplumun hiçbir ihtiyacına bakmıyorlar. Bu kadar değer satılmasına rağmen Türkiye ekonomisi rayına mı girdi, iki yakası bir araya mı geldi? Raydan çıktı, sürekli ekonomik, sosyal kazalar devam ediyor. Mal satmak, mülk satmak, sürekli gözden çıkartmak, bireyselleşme ve özelleşme adına, Türk devletinin emekle, terle, gözyaşıyla kurduğu, her insanımızın emeği olan kurum ve kuruluşları emek düşmanı kapitalist bir anlayışa göre tanzim etmek doğru değil.

Bu kanun beş bölüm, dolayısıyla -Komisyonda da söylemek istediklerimizi söyledim- çıkacak ama her şeye rağmen, Türk milletine iyi şeyler getireceği ümidiyle hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Hepinizden Allah razı olsun diyorum. (MHP sıralarından alkışlar)