GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:25
Tarih:28.11.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Ekranları başında bizleri izleyenleri saygıyla selamlıyorum.

Bundan dokuz yıl önce hepimize bir gözdağı olarak katledilen Tahir Elçi'nin adını onurumuz olarak taşıdığımızı ve bu gözdağına cevabımızı örgütlü mücadelemizle verdiğimizi hatırlatmaya ihtiyaç duyuyorum. Tahir Elçi ve faili meçhullerle katledilen bütün insanlar bizim değerimiz; hesabını illaki soracağız, adaleti illaki sağlayacağız.

80'lerin sonu, 90'ların başından itibaren bu ülkede neoliberal politikalar hız kesmeden uygulanmaya başlandı, özelleştirmeler çok büyük bir hızla uygulanmaya başlandı ve birçok kamu iştiraki peşkeş çekilmiş şekilde özel sermayeye devredilmiş oldu. AKP iktidarı, 2002'den bu yana yani yirmi iki yıldır bunun yılmaz savunucusu; nerede ne bulsa özelleştiriyor, nerede ne bulsa peşkeş çekiyor. Şeker fabrikaları bunun bir örneği, TEKEL fabrikaları bunun bir örneği, en bilinenleri ya da maden sahaları, doğa alanları. Ne bulsa satıp savdı, kendini güçlendirdi fakat her özelleştirme girişimi görkemli işçi direnişlerini de davet etti. Bunlardan unutamadıklarımızdan bir tanesi, iktidarın da kâbusu olan bir tanesi TEKEL direnişi örneğin. Yine, işçi sınıfının direniş tarihinden bir örnek vermek gerekirse -bence vermek gerekir- 4-8 Ocak Büyük Madenci Yürüyüşü'nde -bunun yıl dönümüne çok az kaldı- 150 bin işçi Ankara'ya yürüdü, jandarmayla yolları kesildi, hava şartlarına rağmen bu özelleştirme politikasına karşı yürüdüler. Ve o gün işçilerin söylediği bir söz günceldir, tekrar etmek istiyorum: "Halkımız, iktidar yalan söylüyor; çarptık, böldük, hesap tutmuyor." İşçiler bunu dedi, bugün hâlâ günceldir. İktidarlar değişti; neoliberal politikalar değişmedi, özelleştirme politikası değişmedi; halk düşmanlığı, işçi düşmanlığı değişmedi.

Yirmi iki yıldır işçi direnişleri var, yirmi iki yıldır özelleştirme politikaları var. Özelleştirme politikaları ne demek? Bunu Soma'da gördük, İliç'te gördük, Şirvan'da gördük; özelleştirilen bütün madenlerde, sermayenin yönettiği madenlerde... FERNAS Holdinge bağlı madenlerden birinin -FERNAS Holdingin şu an sözde sahibi olmayan Ferhat Nasıroğlu sizin milletvekiliniz- maden işçileri Soma'dan gelip burada günlerce Kurtuluş Parkı'nda beklediler; şiddet gördüler, gözaltına alındılar. Onlara tekrar saygılarımı sunmak istiyorum; ciddi bir şey yaptılar, bu iktidarın sermaye iktidarı olduğunu tekrar hatırlatmış oldular.

Özelleştirme politikalarınız, doğaya talan demek. Akbelen'de gördük, dağları dümdüz ediyorsunuz. Yeşil Afyon'da gördük; Afyon yeşil değil, dağları dümdüz ediyorsunuz. Cudi'yi gördük; artık bir tane yeşil yok, doğa yok, döngü yok. Özelleştirme politikalarınızı 301'de gördük, özelleştirme politikalarınızı katledilen her işçide gördük; özelleştirme politikalarınızı haksız, hukuksuz, işsiz bırakılan TEKEL işçilerinde gördük.

Bugün de diyorsunuz ki: "Biz Çayırhan Termik Santrali'nde işçilerin bütün haklarını vereceğiz." Hayır, siz sadece lojmandan nasıl çıkartılacaklarını planlıyorsunuz, sadece bunu dert ediyorsunuz. Bugün 500 işçi madende bekliyor, yerin altında ve onlara destek olmak için diğer madenciler yürüyüşe geçtiler, Hazine ve Maliye Bakanlığına yürüyorlar Nallıhan'dan, Çayırhan Termik Santrali'nden buraya, karda kışta yürüyorlar ve şunu söylüyorlar: "Biz geleceğe dair de bir şey yapıyoruz. Biz kazanırsak bundan sonraki başka yerlerde de özelleştirme olmayacak, özelleştirmelere engel olacağız."

Biliyoruz ki Çayırhan Termik Santrali'nde çalışan işçilerin söylediklerini duymamak için kendinizi paralıyorsunuz; kulaklarınız sağır, gözleriniz kör ama bizim dilimiz onların sözünü buraya taşımaya devam edecek. Özelleştirme politikalarıyla katlettiğiniz, hakkını çaldığınız, geleceksiz bıraktığınız her işçinin hesabını bu kürsülerden dillendirmeye devam edeceğiz, duymamak istediğiniz gerçekleri söylemeye devam edeceğiz.

Son olarak şunu söylemek istiyoruz: İşçilerin mücadelesi, amasız fakatsız bizim mücadelemiz fakat bu mesele konuşulurken şu boş sıralar da sizin patron iktidarı olduğunuzun göstergesi.

Teşekkürler. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)