GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:25
Tarih:28.11.2024

İYİ PARTİ GRUBU ADINA RIDVAN UZ (Çanakkale) - İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.

Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; İYİ Parti adına söz almış bulunuyorum. Meclisimizi ve yüce Türk milletini saygıyla selamlıyorum.

Bu vatanın kara bağrında ter döken, canını dişine takarak çalışan madencilerimiz ve onların hakları için sesimi yükseltmek istiyorum. Adil olmak ve adaletle hükmetmek devleti yönetenlerin şiarı olmalıdır. Bu ülkenin madenleri, patronların kâr hanesine yazılacak rakamlardan ibaret değildir. Maden ocaklarında alın teriyle, göz nuruyla çalışan işçilerimizin umutları, hayatları paradan daha değerlidir. Madencilerimizin hakları, mevzuatta yer almasına rağmen, kâğıt üstünde karşılık bulamamaktadır. 5 metre yerin altına değil, 500 metre derine inen kara yüzlü, altın kalpli işçilerimizin hakları üç kuruşa indirgenemez. Türkiye Cumhuriyeti, maden işçisini bir maaşa sığdırmamalıdır çünkü bu ülkede her bir yirmi dört saatte 4 işçi hayatını kaybetmektedir.

Kıymetli milletvekilleri, Kaz Dağları'nda yürütülen maden projesinden de kısaca bahsetmek isterim. Geçtiğimiz yıllarda Anagold Şirketi Kaz Dağları'nda 923 bin ağaç kesti. Şimdi de Cengiz Holding 1 milyon ağaç keserek Kaz Dağları'nı talan ediyor, "siyanürle altın arama faaliyeti" adı altında binlerce ağacı katlediyor, bu cennet toprakları zehirle kirletiyor. Peki, madenler kimin cebini dolduruyor? "Yerli ve millî" diyorsunuz ama Kaz Dağları'nda millî olan tek şey katledilen ormanlarımız, yok edilen ekosistemimizdir. Şimdi size soruyorum: Millî serveti korumak değil yabancı şirketlere teslim etmek midir yerli ve millîlik?

Gelelim Çayırhan'a. Nallıhan'da yer altına inip direnen işçilerimiz ne istiyor? İş güvencesi, insanca çalışma şartları, hak ettikleri bir yaşam. Peki, ne alıyorlar? Kocaman bir hiç. Patronlar için özelleştirme, işçiler için işsizlik; işte AK PARTİ'nin ekonomik vizyonu budur. Yer altında canını veren madencinin adı "şehit" ama yer üstünde hakkını arayan işçinin adı nedir, sormak isteriz.

Kıymetli milletvekilleri, bizim medeniyetimiz "İşçinin alın teri kurumadan hakkını verin." diyen bir peygamberin sözleriyle yoğrulmuştur ama bu sistem, alın terini patronların cebine akıtmayı marifet sayıyor. AK PARTİ'nin maden politikası patronu kutsayan, işçiyi yok sayan, çevreyi talan eden bir politikadır. Bu mudur adalet? Bu mudur sosyal devlet?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

RIDVAN UZ (Devamla) - Sayın Başkan... Sayın Başkan...

BAŞKAN - Kusura bakmayın.

Sayın Uz, lütfen tamamlayın.

RIDVAN UZ (Devamla) - Ben de zaten birbirinden kıymetli 266 AK PARTİ milletvekiline seslenmekten mutluyum da... (İYİ Parti ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Buyurun.

RIDVAN UZ (Devamla) - Şimdi, Kaz Dağları'nda kesilen milyonlarca ağacın hesabını nasıl vereceksiniz? Çayırhan'da direnen madencilerin alın terinin karşılığını nasıl ödeyeceksiniz? Çocuklarına "Babanız şehit oldu." demekten başka bir gelecek sunamayan bir sistemi nasıl savunacaksınız? Cevabını biliyorsunuz ama sizin açınızdan kocaman bir sessizlik. Ama biz susmayacağız, bu milletin alın terini, emeğini, toprağını, doğasını savunmaya devam edeceğiz. Kaz Dağları'nda 1 ağaç daha kesilmesin, Çayırhan'da 1 işçi daha haklarını yer altında kaybetmesin diye buradayız.

Bu vesileyle, İliç'te de kefensiz yatan 9 işçimize ve hayatlarını kaybeden tüm işçilerimize tekrar yüce Allah'tan rahmet diliyorum.

Meclisimizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti, CHP ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)