GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:25
Tarih:28.11.2024

YÜKSEL SELÇUK TÜRKOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri, devriiktidarınızda bir torba kanunu tutturdunuz, içine ne tıkıştırırsanız öylece gidiyor. Adı "Köy Kanunu" ama memlekette köy var mı? Köy yok. Ne var? Mahalle var, kırsal mahalle var. Mahalle olurken demiştiniz ki: "Köyden kurtulacaksınız, efendim, bununla birlikte size hizmet gelecek." Ne geldi peki? Fatura geldi. "Bununla birlikte siz ihya olacaksınız." dediler. Ama, ne oldu? O köylülerin meralarına, ortak mallarına, mülklerine, köy evlerine, traktörlerine, su motorlarına, her şeyine el koydunuz ve sonra da satmaya başladınız. O yüzden, gerçekten köyle ilgili yapılacak bir şey var mı ortada? Bu teklifte de zaten bu torba kanunda da yok.

Diğer taraftan, efendim, bu ek 11'inci madde niye değişiyor? Anayasa Mahkemesi burada yazan görevlerin Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yerine getirilemeyeceğine hükmetti. Siz de şimdi yüksek mahkemenin iptal ettiği bu hükümleri kanunla düzenlenmek istiyorsunuz. Ama, aslında bu teklifle ne yapıyorsunuz biliyor musunuz? Bu ek maddeyle Türkiye haritasını Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat Kurum'un önüne koyuyorsunuz "Dile bizden ne dilersen." diyorsunuz. Malum, Türkiye Cumhuriyeti'nin, vatanın bütün toprakları kupon arazi zihniyetiyle görüldüğü için bunun yasal zeminini de tabii ki hazırlamak lazım. Ne var biliyor musunuz burada? Mesela, mülkiyeti kamuya ait arsa ve araziler üzerinde yapılacak her türlü yapıya ilişkin imar planları düzenleme ve değişikliklerini resen yapma, yaptırma, onaylama, ruhsatlandırıp yapı kullanma iznini Bakanlığa veriyorsunuz. Gecekondu, kıyı alanları, kıyı tesisleri, orman ve mera dışına çıkarılan alanlar dâhil, kentsel ve kırsal alan ve yerleşimlerde yapılacak iyileştirme, yenileme, dönüşüm uygulamalarında idarelerce uyulacak usul ve esasları belirleme yetkisini de yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığına veriyorsunuz. Finans ve ticaret merkezleri, fuar ve sergi alanları, eğlence merkezleri, şehirlerin ana giriş düzenlemeleri gibi şehirlerin marka değerlerini artırmaya ve şehrin gelişmesine katkı sağlayacak özel proje alanlarına dair her tür ve ölçekte etüt, harita, plan, arazi ve arsa düzenlemeleri ve yapı projelerini yapma, yaptırma, onaylama, kamulaştırma, ruhsat ve yapım işlerinin gerçekleştirilmesi ve kullanım izinlerini de veriyorsunuz. Toplu Konut Kanunu ile Gecekondu Kanunu uyarınca yapılan uygulamalara ilişkin her türlü ve ölçekte etüt, harita, plan, arazi, arsa düzenlemelerini ve daha bunun gibi aşağı yukarı -teşbihte hata olmasın- Allah'ın, peygamberine vermediği bütün yetkileri veriyorsunuz.

Şimdi, bakın, ben size Bursa'dan bir örnek vereyim de... Allah gecinden versin, bir deprem olsa ve bütün Bursa yıkılsa yıkılmayacak bir tane yer var, orası da şimdi 100 bin metrekare, şehrin tam, en merkez göbeğindeki Carrefour arazisinin olduğu yer. Burayı "Katılımevim" diye bir firma aldı, şimdi orada bir imar değişikliği oluyor. Oraya şimdiden 3 bin konut, AVM, hastane falan yapılacak. İlginç olan şu: Yirmi beş yıldır taş gibi ve Bursa'nın en sağlam yeri -hatta Allah muhafaza, deprem olursa burada toplanırız çünkü 70 bin metrekaresi otopark- denilen yer bir anda bir de baktık Çevre ve Şehircilik Bakanlığından çürük raporu almış. Ne demek bu? 0,50 emsali artıralım, muafiyetleri alalım, yeni imarları değiştirelim. Allah gözünüzü doyursun.

Heyeti saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)