GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:15
Tarih:06.11.2024

TURAN YALDIR (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Adalet sisteminin suçlulara caydırıcılığı sağlayamamasından dolayı dışarıda her geçen gün bir kadın daha katledilirken, bir çocuk daha karanlık ve utanç verici bir istismarın pençesine düşerken, dışarıda masum insanların yaşam haklarına saldırılırken biz milletvekilleri olarak bu vahşetleri neden kınamaktan ya da anmaktan öteye gidemiyoruz? Lafa gelince hep birlikte “Cezalar caydırıcı olmalı.” diyoruz ama soruyorum size: Bu kanunları çıkaran biz milletvekillerinin, kanunları uygulayan hâkim ve savcılarımızın ya da nüfuzlu büyüklerin başına mı gelmeli ki böylesi elim olaylar, bu tabloyu değiştirecek adımları hep birlikte atabilelim? Sokaklarımızda sicilleri kabarık suç makineleri kol gezerken, bu ülkenin kadınları, çocukları ve masum insanlarımız korkuyla yaşarken biz milletvekilleri sadece seyirci mi kalacağız? Suçluların sokaklarda rahatça dolaşmasına izin veren bir düzene göz yummak bu vebale ve günaha ortak olmak değil midir? Polisin yakaladığını adliyenin serbest bıraktığı bir sistem bu memlekete yapılmış bir kötülük değil midir? Eğer burada caydırıcı yasalar çıkarmıyorsak, eğer mahkemelerde bu suçlara gereken cezaları veremiyorsak bu topluma karşı görevimizi yapmıyor, hatta bu suça ortak oluyoruz demektir. Cezaların caydırıcı olmadığı bir ülkede adalet suçlulara hizmet eder hâle gelir; mağdurlar, katledilenler ve istismara uğrayan kadın ve çocuklar ise yalnızca istatistik olarak anılır; bu, bizim utancımızdır. Adalet toplumun vicdanıdır ama o vicdan katillere ve istismarcılara cesaret veriyorsa burada bir eksik, bir yanlış yok mudur? Bu eksikliği gidermek, bu yanlışları düzeltmek, başta iktidar milletvekilleri olmak üzere bizlerin görevi değilse kimin görevidir? Sayın milletvekilleri, çıkardığımız kanunlarla kadınların, çocukların ve insanımızın güvenliğini sağlamak bizim namus borcumuzdur. Bizler milletin vekilleriyiz ve millet bizden adalet bekliyor. Tıpkı gelişmiş toplumlardaki gibi her bir vatandaşımız devletin onları koruyacağına inanmalı ve bu güveni hissetmeli. Başta kadınlarımız ve çocuklarımız için gerçek bir güven ortamı kurmak zorundayız. Bu kürsüden Narin için, Özgecan Aslan için, taksici Oğuz Erge için, şehit Polisimiz Şeyda Yılmaz için yüreği yanan bir evlat, bir baba, bir kardeş ve nicelerinin sesi olarak sesleniyorum: Biz burada yasaları çıkarmakla yükümlüyüz ama yetmez, cezalar sadece kâğıt üstünde kaldığında adalet yerini bulmuş olmuyor. Suçlular mahkemelerde “iyi hâl” adı altında ödüllendirilirken bir annenin feryadı sokaklarda yankılanıyor; bu, adalet midir? Biz milletvekilleri olarak mağdurların sesi, milletimizin vicdanı olmalıyız. Kanunları öyle çıkarmalıyız ki bir daha hiçbir kadın kâbusla, hiçbir çocuk korkuyla, hiçbir vatandaşımız da kaygıyla yaşamamalı. Göz göre göre gelen bu acıların önüne geçmek için buradayız. Caydırıcı cezalar için gerçek bir adalet seferberliğini, bu milletin hakkını savunmak için bu milletin oyuyla milletvekili seçilen bizler başlatmalıyız; bu bizim onurumuz, bu bizim sorumluluğumuz. Aziz milletimiz bizden merhamet değil güçlü bir adalet bekliyor. Adalet öyle işleyecek ki bu toplumdaki her birey suçluların cezasız kalmayacağına ve masumların hakkının her koşulda korunacağına inanacak. Laf değil, icraat zamanı. Kıymetli milletvekilleri, malum partinin eş başkanı, bin yıllık Türk devletini vatan hainleriyle, Saitlerle Rızalarla tehdit etme gafletinde bulunmuştur. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Buyurun, tamamlayın. TURAN YALDIR (Devamla) – Buradan açıkça ilan ediyorum: Hendek operasyonlarında Polis Özel Harekât ve Jandarma Özel Harekât ne yaptıysa, ASALA’yı bitiren astsubaylarımız ne yaptıysa, devlete isyan ve ihanet edenlere Sabiha Gökçen ne yaptıysa biz de aynılarını yapacağız; siz merak etmeyin. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Karabekir Paşa içimizde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ruhumuzdadır. Devlete isyan ve ihanet edenlere Sabiha Gökçen ne yaptıysa -dediğim gibi- bizler de aynısını yapacağız. Size bu vatanda yaşayan yüce Türk milletini böldürtmeyeceğiz, kutuplaştırmayacağız. Teşekkür ediyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)