Konu: | Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 27 |
Tarih: | 04.12.2024 |
TURAN YALDIR (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti Grubum adına söz almış bulunuyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Gazze'de Türk milleti başta olmak üzere tüm insanlığın vicdanını derinden yaralayan katliam devam etmektedir. Ancak bu kürsüde Gazze'yle birlikte dünyanın dört bir yanında zulme uğrayan tüm mazlumları da anmak boynumuzun borcudur; Gazze, Doğu Türkistan, Türkmeneli ve daha nicelerini.
İsrail'in Gazze'de orantısız güç kullanımıyla kadın, yaşlı, çocuk demeden masum insanların üzerine bomba yağdırması soykırımcı Nazi Almanyası zihniyetini yaşatmaktadır. Bu durum uluslararası hukukun ve insan haklarının açık bir ihlalidir. Benzer bir muameleye Doğu Türkistan'da soydaşlarımız yıllardır maruz kalmaktadır. Uygur Türkleri Urumçi'den Kaşgar'a kadar kültürel, dinî ve etnik kimliklerini koruma mücadelesi verirken zulüm, asimilasyon ve toplama kamplarıyla karşı karşıyadır. Aynı şekilde Türkmeneli'de de soydaşlarımız topraklarını koruma ve kimliklerini savunma mücadelesi verirken türlü baskılarla yüzleşmektedir. Uluslararası toplumun Gazze, Urumçi ve Türkmeneli'de yaşanan trajedilere sessiz kalması kabul edilemez. Unutulmamalı ki Gazze'de, Doğu Türkistan'da, Türkmeneli'de akan her damla kan insanlığın ortak vicdanında derin yaralar açmaktadır.
Sayın milletvekilleri, keşke engellilerin ihtiyaçlarının devlet tarafından tam anlamıyla karşılandığı, yaşam şartlarının iyileştirildiği bir Türkiye'den bahsedebilseydim ancak bugün engellilerimiz 2.800 ile 4 bin TL arasında bir maaşla "Ölme ama sürün." anlayışına mahkûm edilmişlerdir. DMD, SMA, serebral palsi gibi ağır hastalıklarla mücadele eden aileler yalnızca temel ihtiyaçlarını değil, aynı zamanda fizik tedavi, tıbbi cihaz ve ilaç masraflarını karşılayamaz durumdadırlar. Sosyal devlet anlayışıyla devletimiz farklılıkları olan bireylere yalnızca cep harçlığı gibi maaş desteğiyle değil, en az asgari ücret kadar aylık maaş verip tedavi ve ilaç giderlerine de tam destek sağlamalıdır.
Sayın milletvekilleri, bugün Türkiye'de 16 milyondan fazla emeklimiz açlık sınırının altında bir gelirle hayatta kalma mücadelesi veriyor. Emeklilerimiz yıllarca alın teri dökerek bu ülkeye hizmet etmiş, emekli olduktan sonra ise hak ettikleri yaşam koşullarından mahrum bırakılmaktadırlar. En düşük emekli maaşının açlık sınırına dahi yaklaşmaması kabul edilemez bir durumdur. Emeğin karşılığını almanın bir insanlık ve onur meselesi olduğu apaçık ortadadır. Dünyanın geri kalanında enflasyon düşerken ülkemizde gıda fiyatlarının yüksekliği, emeklilerimiz başta olmak üzere vatandaşlarımızın sırtına ağır bir yük bindiriyor. Bir düşünelim, emeklimiz 12.500 TL maaşıyla hem gıda hem kira hem sağlık harcamalarını nasıl karşılayacak? Domates, patlıcan, patates, peynir, tavuk gibi temel gıdalar el yakarken emekli bunlara dahi muhtaç hâle gelmiş durumdadır. Emeklilerimizin yaşam standartlarını yükseltmek, maaşlarını yaşanılabilir bir seviyeye çekmek, emeklilerimizin sağlık ihtiyaçlarının tamamını devlet güvencesi altına almak Hükûmetin boynunun borcudur.
Dünya genelinde enerji ve gıda fiyatlarında düşüş yaşanırken Türkiye'de gıda fiyatlarının en yüksek seviyede olması sizce ne kadar makul? Emeklilerimiz bu koşullarda geçimlerini nasıl sağlayacak? Hükûmetin emekli maaşlarını artırarak gıda enflasyonu karşısında eriyen alım gücünü telafi etmesi şarttır çünkü emekliye layık görülen bu yaşam ne insanca ne de hakça bir düzendir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Yaldır.
TURAN YALDIR (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.
Hükûmet tarafından sadece seçim dönemlerinde hatırlanıp hatırı sorulan emeklilerimizi maaş zammında unutmamanızı vicdanın ve ahlakın bir gereği olarak sizlere hatırlatmak istiyorum.
Teşekkür ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)